Yalova'nın Çiftlikköy Esnaf ve Sanatkârlar Odası Başkanı Ramazan Tekin, birçok esnafın çırak ve yetiştirecek eleman bulamadığından dolayı kepenk kapatma noktasına geldiğini dile getirdi.
Çeşitli mesleklerde esnafların çırak bulamama sıkıntısını dile getiren Başkan Ramazan Tekin, "Sanatkârsız milletin kalkınması mümkün değildir. Ülkemizde işsizlik var, külliyen yalan. Eğitim sisteminden kaynaklanan işsizlik mevcuttur. Ben Çiftlikköy Esnaf ve Sanatkârlar Odası Başkanı Ramazan Tekin olarak ne kadar işsiz sanatkâr varsa hepsine iş bulmayı taahhüt ediyorum. Bazı esnaflarımız çalıştıracak eleman bulamadığından dükkanlarını kapatmak zorunda kalmaktadır. Herkes devlet memuru olmak istiyor. Devlet memurluğu hem rahat, hem özel sektörden maaşları fazla. Herkesin çocukları çok kıymetli olduğundan kimse çocuğunu çıraklığa vermiyor. Anne ve babalar çocuklarına iyilik yaptığını sanıyor, hâlbuki çocuklarına en büyük kötülüğü yapıyorlar. Herkes çocuklarını üniversiteye gönderiyor. 22 yaşına kadar üniversiteye giden çocuğun askere gidip gelmesi 25 yaşını buluyor. Hiç çalışma alışkanlığı olmayan çocuklarımız 25 yaşından sonra masa başı işlerden başka iş yapamaz. Bugünlerde televizyonlarda hırsızlık, yankesicilik, dolandırıcılık, uyuşturucu bağımlılığı, mafyacılık, cinayetten başka haber izleyemiyoruz. İlerki yıllarda bu tür haberleri daha fazla izleyeceğiz, çünkü tembel bir gençlik yetişiyor. Bu haberler insanlarımızın psikolojisini bozmaktadır" dedi.
"Açık oturumlarda koca koca profesörler bu konulardan hiç bahsetmiyorlar. Öyle bir gençlik yetişiyor ki çalışmayı hiç sevmeyen kolay yoldan para kazanmayı isteyen gençlik yetişmektedir" diyen Tekin, "Üniversiteyi de bitirenler mesleğiyle ilgili uygulamaları hiç bilmemektedir. Hükümetimiz ne kadar teşvik verirse versin, çalışan sanatkâr bulunmadığı için kalkınma ve yeni buluşlar olamaz. Ülkemizi kalkındırmak, geliştirmek istiyorsak eğitim sisteminin kökünden değişmesi lazım. Gençliğe çalışma alışkanlığı kazandırmak lazım. Çalışmayan gençlikten ülkemize zarardan başka bir şey gelmez. İnşaat mühendisliğini bitiren inşaat demirini bilmiyorsa, elektrik mühendisliğini bitiren kabloyu bilmiyorsa, ziraat mühendisliğini bitiren nisan ayında ağaçlar yaprak açtığında kaysı ağacına erik ağacı diyorsa, bu üniversite mezunundan ülkemiz hiçbir şey bekleyemez. İstediğimiz kadar üniversite açalım, kalkınma olmaz. Ülkemizde bu kadar profesör var, bu kadar üniversite mezunu var. Ülkemizdeki buluşlar çok az. Ben isterdim ki her akşam haberlerde yeni buluşlar dinleyelim" diye konuştu.
Tekin, bu konudaki görüşlerini şöyle sıraladı: "Çocuklarımızın ana okuluna başladığı zaman vatan, millet, örf, an'ane, ahlak ve dinini öğrenmesi lazım. Beşinci sınıftan itibaren çocuklarımız haftada bir gün esnaflarımızın yanında zanaat öğrenmeli. Herhangi bir zanaat bölümüne gitmeyenin devlet memuru olmaması lazım. Sanat okullarını çoğaltmak lazım. Sanat okullarında pratiğe önem verilmesi lazım. Üniversiteye girerken zanaat bölümü mezunlarına ek puan verilmesi lazım. En önemlisi de çocuklarımıza çalışma alışkanlığı kazandırmamız lazım. Meslek okulları meslek odalarıyla birlikte hareket etmeli. Mesleği ile ilgili diploma alırken pratik uygulama yapmayana diploma verilmemeli."