Katılım sigortacılığı nedir?
Katılım bankacılığına paralel olarak faizsiz esaslara uygun sigortacılık da gelişiyor, büyüyor. Peygamberimiz Hazreti Muhammed (S.A.V.) döneminde de Akile Müessesesi olarak uygulanan ve Tekafül olarak bilinen katılım sigortacılığı uygulamalarına büyük güven duyuluyor.

Oluşturma Tarihi: 2019-12-26 16:57:54

Güncelleme Tarihi: 2019-12-26 16:57:54

Katılım finans sisteminin dünyada ve Türkiye'de önde gelen uygulama alanlarından biri de Tekafül. Yardımlaşma esasına dayalı olarak kurgulanan bu sistem, faizsiz finans dünyasında önemini arttırmaya devam ediyor.

Sudan'da temelleri atıldı

Literatürde İslami sigortacılıkTekafül sigortacılığı ya da faizsiz sigortacılık ismiyle anılan sistem, Körfez ülkelerinde yaygın olarak kullanılsa da 1979'da Sudan'da uygulanmaya başladı. Katılım sigortacılığının sunduğu hizmetlere bakıldığında konvansiyonel sistemlere benzediği görülse de arka plandaki prensipleri yönüyle faiz hassasiyeti noktalarında ayrımlar kendini gösteriyor.

Faizsiz prensiplere uygun

Katılım sigortacılığı hizmeti veren şirketlerin faaliyetleri iki alanda kümeleniyor. Bunlar teknik (şirket yönetimi) ve mali (fon idaresi) işlemlerden oluşuyor. Teknik işlemler kapsamında poliçe üretimi, hasar ödemeleri, acente kuruluşu, feshi ve retekafül anlaşmaları yapılıyor. Mali işlemler çerçevesinde ise toplanan fonlar faizsizlik esaslara göre kullandırılıyor.

Köklü bir tarihi var

Günümüz sigortacılığının doğuşundan evvel İslami kültür içerisinde olan risk paylaşımı konusunda örnek uygulamalar ortaya koyuldu. Bu uygulamaların bazıları zaman içerisinde kurumsallaşırken, bazıları ise örfi konular olarak yazılı olmayan uygulamalara değişim geçirdi. Akile uygulamasıyla başlayan süreç, fıkhi bir mesele olarak üzerinde içtihat edilen bir konuya dönüştü.

Yardımlaşma esaslı uygulama

Peygamberimiz Hazreti Muhammed (S.A.V.) zamanında Müslüman ve gayri müslimlerin tamamını muhatap alan Medine Anlaşması'nda Akile uygulamasına yer verildi. Anlaşmada “Müslümanlar kendi aralarında ağır mali sorumluluk altında bulunanları kendi haline bırakmayacaklar, onlara yardımcı olacaklardır” esasınca Akile müessesesi kanunlara girdi.

Dayanışma ve sosyal yardımlaşma esaslı bu uygulama zaman içerisinde katılım sigortacılığının temellerini oluşturdu.

2005 yılı dönüm noktası

Türkiye'de 1983 yılında hayata geçen özel finans kuruluşlarının 2005 yılında yürürlüğe giren Bankacılık Kanunu'yla katılım bankalarına dönüşmesinin ardından gelen süreçte Tekafül esaslarının tümünü karşılayan sigortacılık uygulamaları da başladı. Katılım bankalarının iştirakleri olan katılım sigortacılık hizmeti veren şirketlerle birlikte Türkiye'de faizsiz esaslara uygun sigortacılık gelişmeye ve büyümeye devam ediyor.

İşte öne çıkan modeller

-Mudarebe: Katılım sigortası şirketi katılımcılardan toplanan fonları poliçelendirir ve bir havuzda biriktirir. Bu fonları faizsiz esaslarla çalıştırır ve dönem sonunda, başında anlaştığı oranlarda katkı payı olarak ödemelerini yapar.

-Vekâlet Yöntemi: Bu modelde sigorta şirketi poliçe sahibine fon kullandırılması hususunda vekalet eder. Şirket, vekil ücretini poliçe tarihi başında netleştirir. Fonların kullandırılması sonucunda poliçe sahibine kar payı ödemesi yapılır.

Ürün ve hizmet zenginliği

Katılım sigortacılığı birçok alanda ürün ve hizmet sunuyor. Hayat sigortasından taşıt sigortasına, ferdi kaza sigortasından deprem ile afet sigortası olarak bilinen DASK'a kadar her alanda ürün ve hizmet alınabiliyor.