Öğrenciler ve bekarlar başta olmak üzere birçok meslek grubundan insanların kira ve dairenin diğer giderleriyle ilgili uzlaşma sağladıktan sonra tercih ettikleri paylaşımlı yaşam modeli maddi yükün hafiflemesini sağlıyor. Artık Avrupa ülkelerinde olduğu gibi evini paylaşmak isteyen avukat, öğretmen gibi farklı meslek gruplarından vatandaşlar ‘Acil ev arkadaşı aranıyor', ‘paylaşımlı ev', ‘aile yanında kiralık oda' başlığında ilanlar veriyor. Örneğin, "İstanbul'da merkezi bir konumda, yeni binada, doğalgaz kombili, full eşyalı dairede avukatın yanına nezih ev arkadaşı aranıyor. Kira bedeli 1700 liradır" ilanında tamamen güvene dayalı ve paylaşım esaslı bir mesaj yer alıyor. Ancak bu gibi tercihlerin suistimale açık olduğunu da bilmek gerekiyor. Bu nedenle referans olmadan, yazılı bir evraka dayanmadan ev paylaşımı yapmak sıkıntılara yol açabilir. Konuyu hukuki açıdan değerlendiren uzmanlara göre kira sözleşmenizde alt kiralama hakkı yoksa kiracı olunan evin tamamını ya da bir kısmını üçüncü kişilere kiralama imkanı yoktur. Bu durum açıkça sözleşme ihlali olur. Durumu öğrenen mal sahibi ihtar çekedilir ve ‘30 gün içinde bu duruma son ver' diçebilir. Eğer aynı durum devam ederse kiracının tahliyesini talep edebilir. Evi sonradan kiralayan kişi de peşin kira ödediyse, parasını iade alamadan mağdur olabilir.