Net sıfır emisyon, insan faaliyeti nedeniyle atmosfere salınan karbondioksit, metan, azot gibi gazların miktarının yeryüzü tarafından doğal olarak emilen sera gazı miktarıyla dengelenmesi ve karbon nötr olması anlamına geliyor.
Net sıfır emisyon kavramı ilk olarak 2015'te imzalanan Paris Anlaşması'nda kullanılırken, İsveç 2017'de, 2045'te karbon nötr olma taahhüdünde bulunan ilk ülke oldu.
Paris Anlaşması kapsamında küresel sıcaklık artışını 1,5 dereceyle sınırlandırmak için verilen taahhütler kapsamında net sıfır emisyona ulaşmayı hedefleyen ülke sayısı giderek artış gösterdi.
Yaklaşık 200 ülkeden 25 bin delegenin katılımının beklendiği ve 31 Ekim-12 Kasım'da İskoçya'nın Glasgow kentinde yapılacak Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi (BMİDÇS) 26. Taraflar Konferansı (COP26) öncesi ise net sıfır emisyon taahhüdünde bulunan veya bu hedefi açıklamayı planlayan yaklaşık 135 ülke bulunuyor.
AA muhabirinin Londra merkezli düşünce kuruluşu Enerji ve İklim Bilgi Birimi verilerinden derlediği bilgilere göre, söz konusu 135 ülke küresel emisyonların yüzde 78'ine yol açıyor.
Son olarak dünyanın en büyük fosil yakıt üreticileri arasında yer alan Rusya ve Suudi Arabistan 2060'da, Birleşik Arap Emirlikleri ise 2050'de net sıfır emisyona ulaşmayı taahhüt etti.
Climate Watch verilerine göre, BMİDÇS'nin imzacısı 197 ülkeden, Avrupa Birliği, Kanada ve Birleşik Krallık'ın içinde bulunduğu 12 taraf net sıfır emisyon taahhütlerini kanunlaştırırken, ABD, Brezilya ve Avustralya'nın aralarında bulunduğu 32 taraf ise net sıfır hedefini politika dokümanı haline getirdi.
Aralarında Türkiye, Arjantin, Çin, Rusya, Suudi Arabistan'ın bulunduğu 16 imzacı ülkenin ise net sıfır emisyon hedefi siyasi taahhüt olarak açıklandı.
EMİSYONLARDA 2030'A KADAR YÜZDE 16 ARTIŞ
Net sıfır emisyon hedefi açıklayan ülke sayısı giderek artmasına rağmen, Birleşmiş Milletler verilerine göre küresel emisyonların 2030'a kadar 2010 seviyesine göre yüzde 16 artacağı hesaplanıyor.
Bu artışın nedeni ülkelerin uzak bir tarih olarak gördüğü 2050 veya 2060'a yönelik net sıfır emisyon hedefi açıklarken yakın tarihe yönelik somut planlar ortaya koymaması olarak görülüyor.
Aktivistler, yerel topluluklar ve kırılgan ülkeler "adil" mücadele istiyor
Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) herkesi iklim değişikliğiyle mücadele için hızla harekete geçmeye çağıran "Yok Oluşu Seçme" kampanyasını başlattı.
COP26 öncesi aktivistlerin hükümet liderlerine "hedefleri eyleme dönüştürmeleri" yönündeki çağrıları da artıyor. Aktivistler, dün 24 Saat Gerçeklik platformu aracılığıyla sosyal medyada "Şimdi Gerçek İklim Adaleti" kampanyasını başlattı.
Dün Londra'da fosil yakıtları finanse etmeye ve bu sektörlerde yatırım yapmaya devam eden bankaları protesto eden genç aktivistler, gelecek hafta Glasgow başta olmak dünyanın farklı bölgelerinde adil bir iklim değişikliği mücadelesi talebiyle sokaklarda olacak.
Afrika başta olmak üzere emisyonlarda daha az sorumluluğu bulunmasına rağmen iklim değişikliğinin derin etkilerine maruz kalan kırılgan ülkeler ve yerel topluluklar, iklim adaleti için COP26 sırasında seslerini duyurmaya çalışacak.