Başkent Beyrut'ta Cumhurbaşkanı Mişel Avn liderliğinde toplanan Yüksek Savunma Konseyi, ülkedeki güvenlik ve yaşamsal meselelerin yanı sıra ilaç ve akaryakıt sıkıntısı gibi birçok konuyu ele aldı.
Cumhurbaşkanlığından yapılan yazılı açıklamada, ülkenin güneyi ve kuzeyinde yer alan petrol tesislerindeki kimyasal maddeler ile Beyrut'taki Uluslararası Refik Hariri Havalimanı'na yakıt ikmal konularının da görüşüldüğü toplantıda, sorunların çözümü için kamuoyuyla paylaşılamayan bir dizi karar alındığı ifade edildi.
Toplantıya katılanlardan Enerji Bakanı Gacar, basına yaptığı açıklamada, "Bugünlerde elektriğe en muhtaç olduğumuz dönemi yaşıyoruz. Elektrik ihtiyacımız 3 bin megavata ulaşırken, temin edilen yakıta göre üretimimiz 750 megavatı geçmiyor." dedi.
Merkez Bankası Başkanı Riyad Selame'nin akaryakıtı artık sübvanse edemeyeceklerini Yüksek Savunma Konseyine ilettiğini aktaran Gacar, "Çözüm önerisi ise Lübnan Elektrik Kurumunun yakıt temini için Meclisin bir ödenek taslağını onaylamasıdır." ifadelerini kullandı.
Bakan Gacar, devletin akaryakıta sağladığı sübvansiyonun kalkması halinde serbest piyasada fiyatlarda istikrarın görüleceğine işaret etti.
Lübnan'da döviz likidite sorunu nedeniyle elektrik santrallerine akaryakıt temin etmekte zorluk yaşanırken ülke genelinde haftalardan beri günlük elektrik kesintileri 20 saati buluyor.
Başkent Beyrut'tan sonra Lübnan'ın en büyük ikinci kenti olan kuzeydeki Trablusşam Belediye Başkanı Riyad Yamak, bugün düzenlediği basın toplantısında, devlet kurumu ve kentte hizmet veren yaklaşık 500 jeneratörden yapılan elektrik kesintileri nedeniyle zor günler geçirdiklerini belirtti.
Lübnan'ın diğer bölgelerinde bulunmasına rağmen Trablusşam'da jeneratörlerde kullanılan mazotun bulunamadığını dile getiren Yamak, konuyu yetkili makamlarla günler önce konuşmalarına rağmen hiçbir adım atılmadığını, hatta kentteki petrol tesislerinden bugün 1 milyon litreden fazla yakıtın diğer bölgelere sevk edildiği bilgisi aldıklarını söyledi.
Ülkenin güneyindeki bazı belde sakinleri de elektrik jeneratörlerine yakıt bulamadıkları gerekçesiyle Zahrani bölgesinde yer alan petrol tesislerine girmeye çalıştı.
Farklı din ve mezheplere dayalı siyasi bölünmeler açısından oldukça kırılgan bir yapıya sahip Lübnan ekonomisi, 1975-1990 yıllarındaki iç savaştan bu yana en büyük krizi yaşıyor.
Yerel para birimi Lübnan lirası, Merkez Bankası kuru sabit tutsa da bankalarda ve karaborsada büyük değer kaybıyla farklı fiyatlardan işlem görüyor.
Mezhepsel siyasi grupların, istifa eden Hassan Diyab hükümetinin yerine bir yılı aşkın süredir yenisini kurma konusunda anlaşamadığı için kriz her geçen gün farklı sektörleri vurmaya devam ediyor.
İlaç, akaryakıt ve gıda başta olmak üzere temel ihtiyaç ürünlerini bir yılı aşkın süredir sübvanse eden Merkez Bankasının rezervleri de günden güne eriyor.
AA