Merkez Bankası’nın çekirdek enflasyon ölçütü ve politika yönetim modeli
'Enflasyonda Eylül ayında beklediğimiz yükselişin ana dayanak noktalarını daha yüksek enerji fiyatları ve zayıf lira oluşturmaktadır. Küresel çapta enerji arzında oluşan sıkıntıların maliyetleri yüksek tutmasını ve enflasyonist etkileri artırmasını bekliyoruz...'

Oluşturma Tarihi: 2021-10-01 22:55:43

Güncelleme Tarihi: 2021-10-01 22:55:43

"Merkez Bankası'nın enflasyon ölçütünü değişikliğe uğratması ve takip eden süreçte de faiz indirimi gerçekleştirmesi noktasında, manşet enflasyonun artmaya devam etmesini ve ilerleyen dönemde asıl düşüş etkisinin çekirdek enflasyon tarafında olmasını bekliyoruz."

" Eylül'de dönemsel enflasyonu %1,8 seviyesinde öngörüyoruz. Bu kapsamda da Eylül ayında %20,2 seviyesine yükselmesini beklediğimiz manşet enflasyonun, artık kısa vadeli para politikası görünümü için bir gösterge olmayacağını düşünüyoruz. Buna karşılık, artan enflasyonun Merkez Bankası'nın takip eden aylarda da faiz indirmesine engel olmayacağını ve kaydırılan odak noktası çerçevesinde çekirdek göstergenin açtığı alanın değerlendirilmesini öngörüyoruz. Bu bakımdan, Merkez Bankası'nın ortodoks olmayan bir karar alma kriteri uygulamasını bekliyoruz"

Ana dayanak noktaları

Tera Yatırım Başekonomisti Enver Erkan, "Enflasyonda Eylül ayında beklediğimiz yükselişin ana dayanak noktalarını daha yüksek enerji fiyatları ve zayıf lira oluşturmaktadır. Küresel çapta enerji arzında oluşan sıkıntıların maliyetleri yüksek tutmasını ve enflasyonist etkileri artırmasını bekliyoruz. Bu durum, üretici maliyetlerine ilk etkide yansıyacağından dolayı TÜFE etkisi açısından da gecikmeli periyodu izleme durumunda olacağız. Yani, enflasyonun ikincil etkilerinin de yüksek olmasını öngörüyoruz. Özellikle, kış aylarında buna bağlı olarak enerji tüketimi açısından da gerek sanayi maliyetlerine gerekse de mesken kullanımına yönelik fiyat artışları enflasyonu projekte edilen seviyelerin üstünde tutabilir. Hammadde teminindeki ithal ağırlığı da, sektörel enflasyonist yayılma etkisi kapsamında izlenecektir. Yani, daha yüksek kur daha yüksek enflasyon olarak bir geçişkenlik sergileyecektir. ÜFE'de de artışın devam etmesini bekliyoruz" dedi.

Yıl sonu projeksiyonları

Analizde şunlar kaydedildi: "Merkez Bankası, daha önce faiz oranlarını hem gerçekleşen hem de beklenen enflasyonun üzerinde tutma sözünü değiştirerek, odak noktasını çekirdek enflasyona kaydırdı. Dolayısıyla, bundan sonra para politikasının hedef noktasında da daha düşük ve dar kapsamlı olan enflasyon göstergesi yer edecektir. Enerji, alkolsüz içecekler, tütün ve altını hariç tutan çekirdek gösterge Ağustos ayında %16,8'e doğru geriledi, buna karşın manşet enflasyon %19,3 seviyesinde gerçekleşti. Bu bakımdan, yılsonuna doğru olan faiz indirim projeksiyonlarını buna göre yapmak gerekecektir. Temel mal ve hizmet enflasyonu bakımından, gıda ve enerjinin dışarıda bırakıldığı, bir göstergenin baz etkisinden ve bazı iç talep sınırlamalarından etkilenmesi beklenebilir. Buna karşılık, gıda fiyatlarının sapma etkisi ve enerji fiyatlarının dışsallığı ile beraber manşet enflasyon arayı açacak"

Sonraki toplantı 21 Ekim'de

Bütün bu yaklaşım değişimi ve enflasyon projeksiyonları çerçevesinde biz Merkez Bankası'nın da faizleri indirmeye devam etmesini bekliyoruz. Bu bakımdan, Eylül ayında yapılan faiz kesintisinin devamının Ekim ve takip eden toplantılarda da olması muhtemeldir. Çekirdek enflasyon odak noktası, Merkez Bankası'nın siyasi otoritenin büyüme devamlılığı açısından talep ettiği faiz indirimlerini yapmasına olanak verecek bir seviyede. Buna karşılık, tasarruf sahiplerinin dolarizasyon eğilimleri belirleyicisi bireysel harcama alışkanlıkları ve ağırlıkları bakımından manşet enflasyon olacağından dolayı biz bu politika zemininin döviz kurunu ısıtmasını çok olası görürüz. Merkez Bankası'nın bir sonraki toplantısı 21 Ekim tarihinde gerçekleşecek."