Ticaret Bakanlığı, mesafeli satışlara yönelik açıklamalarda bulundu. Yapılan açıklamada, değişen teknoloji ile alışveriş alışkanlıklarında değişimlerin yaşandığı, tüketicilerin geleneksel yöntemler yerine uzaktan iletişim araçları ile kurulan mesafeli sözleşmeler ile alışverişe yöneldikleri kaydedildi.
Mesafeli satışların, geleneksel alışveriş yöntemlerine göre zaman, mekan ve fiyat yönünden hem satıcı hem de tüketicilere avantaj sağladığı belirtilirken, özellikle pandemi döneminde bu yöntemin daha çok tercih edilir hale geldiği ve işlem hacminin ciddi oranda artış gösterdiği vurgulandı.
Önemli uyarıların yapıldığı açıklamada, "Bu tür satışlar, her ne kadar birçok kolaylığı beraberinde getirse de, tüketicilerin zaman zaman yasal yükümlülüklerinin bilincinde olmayan, kötü niyetli ve fırsatçılık yapmak isteyen satıcılar tarafından stoklarında olmayan ve tedariki 30 günlük yasal teslim süresi içerisinde yapılamayacak ürünleri dahi satışa konu ederek mağdur edildiği tespit edilmektedir. Ürün bedelleri tahsil edildikten sonra, teslimlerin hiç yapılmadığı ya da teslim edilmeyen ürünlere ilişkin bedel iadesi içerikli cayma taleplerinin karşılanmadığı hatta tüketicilerin söz konusu taleplerini iletebilecekleri bir muhatap dahi bulamayarak, mağdur edildikleri görülmektedir" denildi.
Kurumsal olmayan sitelere dikkat
Kurumsal olmayan internet sitelerine karşı da vatandaş uyarılarak, "Özellikle kurumsal olmayan internet siteleri ve sosyal medya mecraları hatta cep telefonu uygulamaları üzerinden satın alma işlemi yapılıp, kapıda ödeme vb. banka hesap sahiplik bilgisi olmayan ödeme yöntemleri ile gerçekleştirilen alışverişlerde çok sayıda mağduriyet yaşanmaktadır. Bu tür mağduriyetlerin önüne geçmek için, mesafeli yöntemle alışveriş yapılırken tüketicilerimiz tarafından dikkat edilmesi gereken bazı önemli hususlar bulunmaktadır;
- Ön inceleme yapılması:
İnternet veya telefon ile alışveriş yapılmasına karar verilmesi durumunda satıcı hakkında arama motorlarında kısa ve genel bir ön inceleme yapmak, gerekirse şikayetleri incelemek fikir verecektir.
- Satın alınacak mal veya hizmetin fiyatına dikkat edilmesi:
Mesafeli yöntemin tüketicilere sağladığı avantajlardan birisi de, satın alınması planlanan malın veya hizmetin fiyatı ve niteliklerini birçok mecradan araştırabilme kolaylığı sağlamasıdır. Bu sebeple mal veya hizmetin diğer mecralardaki yaklaşık fiyatının öğrenilmesi ve kıyaslama yapılması, gerçekçi olamayacak kadar cazip görünen düşük fiyatlara veya indirimlere dikkatle yaklaşılması çoğu mağduriyetin önüne geçecektir.
- Satıcı bilgileri:
Alışveriş yapılması düşünülen internet sitesinde satıcının ticari unvanı, adresi, sabit telefonu, MERSİS numarası, ETBİS kaydı, güven damgası bilgisi gibi bilgilerin olup olmadığı kontrol edilerek alışveriş yapılmalıdır.
- Sahte sitelere dikkat edilmesi:
İnternet sitesinin sahte veya taklit bir site olması ihtimaline karşın site adının kontrol edilmesi gerekirse Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumunun “internet site bilgisi sorgulama” ekranından faydalanılması çoğu mağduriyetin önüne geçebilecektir.
- Sosyal medya:
Sosyal medyada gezinirken karşılaşılan tanıtım ve ilanlara karşı, bu mecralar aracılığıyla ulaşılan sitelerin sahte, taklit ve kötüye kullanılması ihtimallerine karşı, satıcının kendi sitesinden ürünün kontrol edilmesi yararlı olacaktır.
- Güvenlik ayrıntıları:
İnternet sitesi üzerinden alışveriş yapılmasına karar verilmesi durumunda SSL sertifikası, 3D Security veya sanal kartla ödeme gibi detaylara dikkat edilmesi faydalı olacaktır.
- Ön bilgilerin incelenmesi:
Ödeme yapmadan önce, tüketiciye iletilmesi yasal zorunluluk olan ön bilgilerin okunması da çoğu mağduriyeti önleyecektir. Satıcının ticari unvanı, adresi, sabit telefon numarası gibi iletişim bilgileri, mal veya hizmetin ödenecek toplam tutarı, cayma hakkına ilişkin ayrıntılar ve hak arama yolları bu bilgilerden bazılarıdır" ifadeleri kullanıldı.
Tüketici mahkemeleri devrede
Mağduriyet yaşanması durumunda yapılması gerekenler ile ilgili olarak da, "Tüm bu hususlara dikkat edilmesine karşın tüketicilerimizin mesafeli sözleşmeler ile ilgili olarak yaşadıkları uyuşmazlığın çözülmesinde 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında 10 bin 390 TL'nin altında olan uyuşmazlıklar için Tüketici Hakem Heyetlerine, bu tutarı aşan uyuşmazlıklar için de Tüketici Mahkemelerine başvurabilmesi mümkündür" bilgisi verildi.
Ayrıca, Bakanlık tarafından tüketici mağduriyeti doğuran satıcılara ilişkin olarak denetimlerin yapıldığı, tespit edilen aykırılıklara ilişkin de idari yaptırımların uygulandığı kaydedildi.
Tüketicileri aldatıcı ve yanıltıcı ifadelere yer verilen ya da haksız ticari uygulama niteliği taşıyan satış ve pazarlama yöntemlerinin Bakanlık bünyesinde bulunan Reklam Kurulunca incelendiği ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu kapsamında suç teşkil eden eylemlere ilişkin olarak da Cumhuriyet Başsavcılıklarına suç duyurusunda bulunulduğu bilgisi paylaşıldı.
Bu kapsamda 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un yürürlüğe girmiş olduğu 2014 yılı ile 2020 Ekim ayı arasındaki dönemde, mesafeli yöntemle satış yapan 75 şirket nezdinde yapılan denetim sonucunda tespit edilen aykırılıklar için toplam 216 milyon 68 bin 467 TL idari para cezasının uygulandığı duyuruldu.