Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de elektrikli araç pazarının önümüzdeki dönemde hızla gelişip büyüyeceği tahmin ediliyor. Altyapı çalışmaları konusunda global anlamda faaliyetlere hız kazandırılırkan ülkemizde başta oto servisleri olmak üzere diğer yan sektörlerin bu konuda ne derece hazır oldukları da önemli tartışmalar arasında.

Altyapı ve donanım yeterli mi?

Motor AŞİN CEO'su Saim Aşçı da pazarda elektrikli otomobil satışlarının payı henüz düşük seviyelerde olmasına karşın elektrikli araçların sayısında artış trendinin devam ettiğini belirtti. Aşçı "Bu trendin geçişinde altyapı çalışmaları, teknik yeterlilik ve donanım çok önemli. Ekosistemin en önemli ayağında akıllarda satış sonrası hizmetlere yönelik soru işaretleri geliyor. Teknik servisler, araçların bakımının yapıldığı noktalar olması sebebi ile, yaygın bir ağın olması, sürecin gelişiminde çok önemli bir yer tutacaktır." dedi.

Uluslararası adaptasyon

Ayrıca “Her değişim projesinin olmazsa olmazı olan altyapı çalışmalarıyla sürecin tüm ayaklarının nitelikli olarak ivedilikle yapılandırılması, ülkemizin küresel olan bu trende eş zamanlı uyumluluğu noktasında son derece önemli ve aciliyet göstermektedir." yorumunda bulundu.
Satış sonrası hizmetlerde önemli bir görev üstlenen teknik servisler de bu konuda önemli adımlar atmak durumunda. Son istatistiklere göre; 25.000'den fazla araç onarımı yapan tamirhane ve servis merkezi mevcut. Bu sayının 1.500'e yakını yetkili servis, 4.000'i özel servis ve 20.000'e yakını ise tamirhane olarak hizmet sağlıyor. Özel servislerin büyük bölümünde TSE'nin belirlediği kalite standart belgeleri yok. Bu faktör gelecekte değişimi olası olan bu servisler hakkında soru işaretleri oluşturuyor.

Konvansiyonel araçlardan ayrışıyor

Elektrikli araçların servis konsepti konvansiyonel araçlara göre daha hassas ve karmaşık
Uzmanlar elektrikli araçların, geleneksel araçlara göre oldukça farkı teknolojik donanımlar barındırdığını, bu nedenle bakım ve onarımları yapılırken belirli riskleri ve teknik bileşenleri de beraberinde getirdiğine dikkat çekiyor. Elektrikli araçlar ile konvansiyonel araçlar arasındaki farklılıktan bahseden Motor AŞİN CEO'su Saim Aşçı ise, “Elektrikli araçlarda fosil yakıtlar yerine elektrikli lityum bataryalar kullanılıyor. Bu bataryalar ise akım değeri ve içerdiği yüksek voltaj ile olası tehlikeli riskler içeriyor. Diğer yandan elektrikli araçların içerdiği teknoloji ve donanım unsurları bu araçlara gereken teknik desteği vermede farklı yeterlilikleri ve önlemleri gerektiriyor.” açıklamasını yaptı.

Eğitimli personelin önemi

Tüm bu gelişmeler ışığında, özellikle yerli elektrikli aracın piyasaya yoğun adetlerle çıkacağı 2023 yılında elektrikli araçların servis hizmetlerinde kalifiye, eğitimli personellerin istihdam edilmesi ve bunların desteklenmesinin önemli bir rol oynaması bekleniyor. Verilecek desteklerle, ustalar ve çıraklar eğitilmeli, sertifika programları ve kurslarla teknik yeterlilikler sağlanmalı. Bu konuda gereken sertifika programlarına başta teknik okullar olmak üzere sektör paydaşları olan STK'lar, ticaret odaları ve ilgili kamu kuruluşları ivedilikle destek vermeli ve dönüşümün en önemli ayağı olan altyapıdaki yetkin ekiplerin oluşumu hızlandırılmalı. Bunun yanısıra elektrikli araçların ancak satış sonrası hizmetlerinin güvenceye alınıp, gelişmekte olan elektrikli araç piyasasında satış sonrası teknik servislerle güçlü bir imaj elde edilebilecek.