Ripple kurucu ortaklarından Chris Larsen, blok zincir teknolojilerinin gelişmesi adına Bitcoin madencilerine bazı önerilerde bulundu.
Çin'in kripto para madencilik tesislerini yasaklaması ABD'yi Bitcoin madenciliğinde merkez olmak bakımından ilk sıraya taşıdı. ABD'de giderek gelişen madencilik sektörünün daha farklı yatırımlara yönelmesini öneren Larsen, kişisel medium hesabında yayınladığı bir makale ile Bitcoin'in İş Kanıtı (Proof of Work) adı verilen ve madenciliğe ihtiyaç duyan işlem onaylama yöntemini terk etmesi gerektiğini savundu. En az enerji harcayan kripto para birimleri arasında yer alan Ripple, İş Kanıtı yerine, Hisse Kanıtı (Proof of Stake) adı verilen bir işlem onaylama modeli kullanıyor. Hükümetin en büyük endişesi Bitcoin madenciliği
Blok zincir odaklı şirketler ve kripto para yatırımcıları bir sonraki boğa sezonunu getirecek önemli gelişmeler hakkında bazı görüşlerine dile getiriyor. Bu görüşlerden biri Bitcoin'in enerji tüketimini en aza indirmek. ABD hükümeti başta olmak üzere politikacıların ve çevreci kurumların blok zincir teknolojisi ile ilgili en büyük endişeleri bu ağların tükettiği enerjiden doğan karbon salınımı. İklim krizi nedeniyle ABD, Çin ve bazı Avrupa ülkeleri karbon salınımı konusunda anlaşmalar imzaladılar.
İş Kanıtı ile çalışan blok zincirler yaklaşık 100 milyon nüfuslu bir ülkenin yıllık enerji ihtiyacı kadar enerji tüketiyor. Ripple kurucu ortağı bu enerji tüketiminin ortadan kalması durumunda blok zincir teknolojisinin gelişiminin önündeki en büyük engellerden birinin kalkacağını ifade ediyor:
“İklim krizi kötüleştikçe, dünya birçok cephede yanıt veriyor. Hükümetler, dün Meclis'teki duruşmalarda gördüğümüz gibi eylemin sadece bir parçası – düzenleyiciler ve politika yapıcılar kriptonun karbon etkisini ciddiye alıyor. İklim tartışmalarından biri, Bitcoin'in İş Kanıtı (PoW) yönteminin eski sorunu ve muazzam enerji kullanımı olmuştur. Bu tartışma, bir zamanlar baskın bitcoin madenciliği bölgesi olan Çin'in bu yılın başlarında uygulamayı yasaklaması ile yoğunlaştı. “
Bitcoin var olan ağlar arasında en merkeziyetsiz blok zincir ağı olarak kabul edilse de yeni Bitcoin güncelleme önerileri (BIP) madencilerin onayını almadan kabul edilemiyor. Bu nedenle Bitcoin'in gelişimine fayda sağlayacak ancak madenciler için olumsuz sonuçlar doğuracak bir gelişmenin kabul edilmesi mümkün görünmüyor. Buna rağmen bazı hard fork (sert çatallanma) önerileri gelecekte bu soruna bir çözüm olarak sunulabilir.
Ethereum gibi önerilerin bir takım tarafından değerlendirildiği protokollerde güncelleme yapmak daha kolay. Bu nedenle Ethereum geliştiricileri İş Kanıtı modelini bırakarak Hisse Kanıtı modeline geçmeye karar verdi ve bu süreç şu anda işleme aşamasında.
Larsen, hard fork dışında, madencilerin kendilerini yok edecek bir güncellemeye razı olmaları için onları bu işten uzaklaşmaya teşvik edecek bir teklif sunulması gerektiğinin altını çiziyor. Madenciler bugüne kadar 18,8 milyon BTC üretti. Üretilecek kalan BTC miktarı sadece 2,1 milyon. Bu üretimin 2140 yılında tamamlanması bekleniyor. Larsen'in önerisi oldukça ilginç:
“Bitcoin 2140 yılına kadar belli oranlarda madenciler tarafından üretilecek. Eğer bugünkü üretim oranlarından bir kesit alırsak ve kalan 2,1 milyon BTC'yi bu oranlarda madencilere dağıtmayı taahhüt edersek madencilerin tesislerini kapatarak yeni iş sahalarına yönelmesini sağlayabiliriz.”
Larsen, SEC'in dava açtığı iki Ripple yöneticisi arasında bulunuyor. SEC, eski CEO Larsen ve güncel CEO Brad Garlinghouse'un XRP satışlarından haksız kazanç elde ettiğini savunuyor.
beincrypto.com