Konut imalatı maliyetlerinin artışı , döviz kurundaki oynaklık, yüksek faiz oranları, üretimdeki daralma ve yabancıya sarışta uygulanan minimum 250 bin dolarlık sınır konut fiyatlarının yükselmesinde büyük rol oynadı. Pandemi kaynaklı ekonomik daralma da yükselme eğiliminin cam etmesinin tuzu biberi oldu.
Geçen yıl ortasında kamu bankalarının uyguladığı düşük faiz, uzun vadeli alım kampanyasında stoklarını eriten markalı konut üreticileri için 2022 yılı zor geçecek. Ellerinde yapı ruhsatı olduğu halde maliyet hesaplamaları sürekli yukarı yönlü değişen inşaatçılar, astarı yüzünden pahalıya gelecek her türlü fiyatlamadan kaçınıyor.
Son aylarda kurdaki dalga boyunun yükselmesi, fırsatçı ev sahiplerinin mülklerinin fiyatını sürekli yukarı çekmesi, yabancılara sarış yapan acentaların en az yüzde 10-15 kazanç sağlama hırsı birinci elde olduğu gibi ikinci el konutlar da anormal şekilde fiyatlandı.
Sektörün önde gelen markalarının patronlarıyla yaptığı sohbet toplantılarında bu konuya değindiklerini söyleyen Timetürk Ekonomi Müdürü Mehmet Canıtatlı, böyle giderse önümüzdeki aylarda beklenin aksine radikal fiyat artışlarının görüleceğine dikkat çekti. İstanbul'daki bir çok semtte site içerisinde 500 bin liraya 1+1 daire satın almanın zorlaştığını söyleyen Canıtatlı, farklı semtlerde 10'dan fazla emlakçıya haber verdiği halde ‘o fiyata artık daire yok' cevabını aldığını kaydetti. Aynı şekilde sektör temsilcileri de konutlarda yıl sonuna kadar yüzde 10-15, 2022 yılı 3. çeyreğine kadar da yaklaşık yüzde 20 fiyat artışı öngördüklerini dile getiriyor. Şu anda imkanı olan vatandaşlar için konut almada en doğru zamanın olduğunu söyleyenler de var. TOKİ DEVREYE GİRMELİ
Son iki yıldır birikimleri ev satın almayı planlayan vatandaşların şaşkınlığını yerinde bulan Canıtatlı, “Vatandaşlar kadar konut geliştiren firmalar da ne yapacağını şaşırmış durumda. Tüketiciler bütçesine uygun ev bulmakta zorlanırken, firmalar inşaat maliyetlerindeki artıştan şikayetçi. Kimse dün satın aldığını bugün aynı fiyata bulamıyor. Demirden çimentoya kadar birçok malzemede son 1 yılda yüzde 100'ü aşan fiyat artışları yaşandı. Stoklarını bitiren firmalar, maliyet artışını fiyatlara yansıtmaya başladı. Konut fiyatlarında yukarı yönlü bu hareketlilik ev hayali kuranlar için artık bir kabusa dönüşüyor. Bunu önlemenin tek yolu kaldı. O da TOKİ'nin devreye girmesidir. Bu olmazsa bile devlet hazine arazileri üzerinden inşaat firmalarına uygun maliyetli arsa vererek yeni ve satın alınabilir projelerin inşasına fırsat vermelidir. İnanıyorum ki, böyle bir planlamaya onlarca inşaat firması destek verir” dedi.
Piyasanın dengesinin pandemi sonrası bozulduğunu dile getiren Canıtatlı, tespitlerini şöyle sürdürdü: TALEP VAR UYGUN FİYATLI EV YOK
Türkiye'de her yıl ortalama 600 -700 bin genç evleniyor. Geçen yıl pandemiden dolayı bir çok gencimiz evliliğini ertelemişti. Talebin ötelenmesi sıkışıklığa neden oldu. Ancak geçen yıl 500-600 bin liralık birikimi ile 2+1 tipi daire almayı planlayanlar, bu yıl aynı parayla 1+1 tipi daire bulmakta bile zorlanıyor. Hele hele son dönemde döviz kurunda yaşanan hareketlilik ve inşaat malzeme fiyatlarının artışı bu şansın da kaybolmasına neden olabilir. Üretici cephesinde ise bu denli hareketli piyasada yeni bir projeye başlamak kolay değil. Ama talep projelerin başlaması gerektiğini de gösteriyor” dedi. ÖZELLER DE CESARET VERMELİ
2022'de biriken taleple piyasanın hareketleneceğini belirten Boysanoğlu, “Böyle bir ortamda kamu bankalarının kredi faizlerinde yaptığı indirimin kısmen de olsa satışlara olumlu yansıyacaktır. Özel bankaların da aynı fırsatı sunması tüketicilerin alım psikolojisine olumlu etki yapar ve onları cesaretlendirir. Ancak tecrübe edilen gerçek şu ki; kredi faizleri yüzde 1'in altına inince tüketici alıma yöneliyor. Bugün 1 milyon TL altı için yüzde 1.29, 1 milyon lira üzerindeki tutarlarda yüzde 1.34 faiz oranları uygulanıyor. Eğer 0.90 bandına inerse etkisi daha net görülebilir.” İfadelerini kullandı.