Türkiye yabancı sermayenin çekim merkezi
YASED Başkanı Sargın, 'YASED’in 40 yılı şüphesiz üyelerinin Türkiye’ye gösterdiği bir bağlılık ve güvenin bir kanıtıdır. Tüm bu zaman boyunca, Türkiye hep samimi bir yatırım istikameti oldu. Gerçekten, bizim için ikinci bir ev.' değerlendirmesini yaptı.

Oluşturma Tarihi: 2020-12-07 18:50:28

Güncelleme Tarihi: 2020-12-07 18:50:28

Uluslararası şirketlerin Türkiye'deki verimliliğini ve ülkenin yatırım cazibesini artırmak için düzenlenen Uluslararası Yatırım Zirvesi başladı.

Uluslararası Yatırımcılar Derneğinin (YASED) açıklamasına göre, Türkiye'ye gelen doğrudan uluslararası yatırımların yüzde 85'ini temsil eden, 30 ülke ve 15 sektörden üyeleri olan YASED, 40'ıncı yılında dünyanın önde gelen uluslararası yatırımcılarını ilk defa düzenlediği online Uluslararası Yatırım Zirvesi'nde bir araya getirdi.SOCAR Türkiye'nin ana sponsorluğunda SAP, Boeing, Fiat, Kale Grubu, OYAK Renault Otomobil Fabrikaları ve PepsiCo'nun sponsorluğunda 7 Aralık cuma gününe kadar sürecek olan Uluslararası Yatırım Zirvesi, küresel yatırım ortamının değerli ve tanınmış isimlerinin katılacağı panel ve konuşmalar ile alanında gerçekleşen en önemli zirvelerinden biri olacak.

Yabancı sermaye ekosistemi

YASED Uluslararası Yatırım Zirvesi'nde üst düzey devlet temsilcileri, çok uluslu ve uluslararası şirketlerin üst düzey yöneticileri, akademisyenler ve fütüristler bir araya gelerek, küresel yatırım ortamında karşılaşılacak zorlukları, küresel tedarik zincirlerini, dijitalleşmeyi, etki yatırımlarını ve girişimci ekosistemini yorumlayacaklar.

YASED Başkanı Ayşem Sargın, her yatırımın istikrar ve öngörülebilirliğe ihtiyaç duyduğunu dile getirdi. YASED'in 40 yıl gibi uzun bir süre önce kurulduğunu anımsatan Sargın, "YASED'in 40 yılı şüphesiz üyelerinin Türkiye'ye gösterdiği bir bağlılık ve güvenin bir kanıtıdır. Yatırımları Osmanlı dönemine uzanan üyelerimiz dahi var. Tüm bu zaman boyunca, Türkiye hep samimi bir yatırım istikameti oldu. Gerçekten, bizim için ikinci bir ev." ifadelerini kullandı.

Sargın, "Türkiye, büyüyen ekonomisi, genç ve yetenekli iş gücü, gelişmiş iş kültürü ve kilit pazarlara ulaşımı ile bize kayda değer imkanlar sağladı. Ve Türkiye'nin uluslararası şirketleri olarak, yüksek katma değerli üretim, iş imkanlar, ihracat ve Ar-Ge ile Türkiye'nin büyümesine katkı sağladık. Türkiye'nin güçlü potansiyeline inanmaya devam ettik ve önümüzdeki yıllardaki başarısına katkı sağlamayı sabırsızlıkla bekliyoruz." açıklamasında bulundu.

Küresel pazar ve imkanlar

Birleşmiş Milletler'in yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınını "küresel ekonomi ve uluslararası doğrudan yatırım için bir arz, talep ve politika şoku" olarak tanımladığını anımsatan Sargın, şunları kaydetti

"Yatırımcılar ilk defa bu büyüklük ve sürede bir küresel şok ile yüz yüzeler. Bu, 2020'nin ilk yarısında küresel uluslararası doğrudan yatırımlara yüzde 49 düşüş olarak yansıdı. Şimdi, bu şokun küresel ekonomide uzun süreli değişim yaratacağını görüyoruz. İş dünyası, karar alıcılar, denetleyiciler ve sivil toplum, daha iyiye doğru bir dönüşüm için hiç olmadığı kadar inovatif olmalı. Salgın ya da iklim değişikliği gibi ortak zorlukların küresel iş birliği gerektirdiğini öğrendik. Sürmekte olan salgın, bir kez daha dünyadaki tüm ülkelerin birbirine bağlı olduğunu hatırlattı.

Oyunun kuralları değişiyor ve yatırımcılar salgın sonrası süreçte rekabetçi kalmaya hazırlanırken bugünün değişen dinamiklerini yakalamaya çalışıyorlar. Uluslararası doğrudan yatırım için, düşüş eğiliminin en az birkaç yıl daha devam etmesini bekliyoruz. Fakat, diğer her şey gibi, uluslararası doğrudan yatırım da dönüşecek ve iyileşecek. Bölgeselleşme, yatırımların ülke içine taşınması, üretimin ulusallaşması ve küresel tedarik zincirinin yeniden şekillendirilmesi gibi bazı trendlerin yükselmesini öngörüyoruz. Tüm bu değişimlere rağmen, küresel pazarın yatırımcılara yeni imkanlar sunmaya devam edeceğini biliyoruz."