Vakıf Katılım Bankası AŞ; Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumunun 2015 tarihli izniyle kurulurken 2016'da faaliyet izni aldı.
Sermayesinin tamamı Vakıflar Genel Müdürlüğü, Bayezid Han-ı Sani (II.Bayezid) Vakfı, Mahmut Han-ı Evvel Bin Mustafa Han (I.Mahmut) Vakfı, Mahmut Han-ı Sani Bin Abdulhamit Han-Evvel (II.Mahmut) Vakfı ve Murat Paşa Bin Abdusselam (Murat Paşa) Vakfı'na ait. Ödenmiş sermayesi 3 milyar 220 milyon lira.
TOPLUMSAL FAYDA ODAKLI
Katılım bankacılığı sektörünün en genç üyelerinden olan Vakıf Katılım, yüzyıllardır kültürümüzün önemli bir parçası olarak günümüze gelen ve bugün ana kurucusu Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından yaşatılan “Vakıf Kültürü”nün önemli bir kurumu olarak faaliyetlerini sürdürmekte. Vakıf Kültürü ile faizsiz bankacılık ilkelerini bir araya getiren Vakıf Katılım, bu şekilde üstlendiği önemli misyonla çalışmalarını sadece ortakları ya da müşterileri için değil tüm topluma faydalı olma ilkesi çerçevesinde yürütmeyi hedefliyor.
REEL SEKTÖRE 34,5 MİLYAR DOLARLIK KAYNAK SAĞLANDI
2020 yılı ilk yarı finansal sonuçlarını açıklayan Vakıf Katılım, reel sektöre nakdi ve gayri nakdi 34.5 milyar TL finansman desteği sağladığını duyurdu.
Vakıfların paylaşım kültürünü ve kamunun gücünü birleştirerek katılım finans sektörüne yeni bir soluk getiren Vakıf Katılım, 2020 yılı ilk yarı finansal sonuçlarını Kamuoyu Aydınlatma Platformu (KAP)'na bildirdi. Kurum, bu doğrultuda 2020 yılının ilk yarısında 283 milyon TL kâr elde ettiğini açıkladı.
2020 yılı ilk yarı aktif büyüklüğü bir önceki yıla göre yüzde 44,1 artışla 43,7 milyar TL'ye, toplanan fonları ise yüzde 41,4 artışla 32.4 milyar TL'ye ulaşan Vakıf Katılım, gerek güçlü fonlama kaynakları gerekse öz kaynakları ile reel sektöre desteğini artırarak nakdi ve gayri nakdi toplamda 34.5 milyar TL fon kullandırdı.
Vakıf Katılım Genel Müdürü İkram Göktaş konuyla ilgili yaptığı açıklamada, ‘'Bu büyüklüğe ulaşırken hem teknolojik imkânlarımızdan istifade ettik, hem de mesai arkadaşlarımızın büyük desteğini gördük'' dedi.
Kuruluş felsefeleri gereği her zaman toplumun yanında olduklarını belirten Göktaş, pandemi sürecinde de bu bakış açısıyla hizmet verdiklerini ifade ederek, “Vakıf kültürünün önemli bir temsilcisi olan Vakıf Katılım, tüm çalışanları ile parçası olduğu topluma hizmet etmeyi şiar edinmiştir. Son yaşadığımız koronavirüs salgınında da sorumluluk aldık ve elimizi taşın altına koyduk. Bu kapsamda Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından pandemi sürecinin ülke ekonomisine etkilerini bertaraf etmek adına açıklanan ve birçok sektöre can suyu olan Ekonomik İstikrar Kalkanı paketinde Vakıf Katılım ailesi olarak aktif rol aldık” değerlendirmesini yaptı.
FARKLI PAKETLER DEVREYE ALINDI
Göktaş, salgınla mücadele kapsamında uygulanan finans destek paketleri hakkında da bilgi vererek, “Gerçek ve tüzel kişi işletmeler ile bireysel müşterilerimiz için farklı paketler oluşturduk. Gerçek ve tüzel kişi işletmeler için Hazine Destekli KGF kefaleti ile ‘İşe Devam Finansman Desteği' ve ‘Çek Ödeme Destek Finansmanı' ürünlerimizi devreye aldık. Bireysel müşterilerimize ise yine KGF garantörlüğünde ‘Bireysel İhtiyaç Desteği Finansmanı' ürünümüzle yaklaşık 3.5 milyar TL finansman desteği sağladık. Pandemiden en fazla etkilenen kesimlerden olan KOBİ'lerimiz için de finansman imkânı oluşturarak; başta imalat, toptan ve perakende ticaret, tarım, inşaat olmak üzere birçok sektörün yanında olduk” ifadelerine yer verdi.
KOBİ'LERE 3,3 MİLYAR LİRALIK DESTEK
Göktaş, başta ‘Ekonomik İstikrar Kalkanı Paketi' olmak üzere Hükümet tarafından çıkartılan paketlerle ve Vakıf Katılım'ın özel gayretleri ile yaklaşık 4.5 milyar lira destek sağladıklarını söyleyerek, “Büyük emek harcayarak son dönemde ekonomimize 4.5 milyar lira kaynak ayırırken, bu kaynağın 3.3 milyar TL'sini sadece KOBİ olarak tanımladığımız küçük ve orta büyüklükteki işletmelerimize aktardık. Bunu yaparken de temel hedefimiz ekonomideki çarkların dönmesi, ticaretin devam etmesi, imalat sanayinin, ihracatın büyümesi idi. Ancak bu desteği sağlarken bizden destek alan firmaların ülke ekonomisine katkı sunmalarını, istihdamda gerileme yolunu seçmemelerini istedik. Bunun için de her bir müşterimizle temas kurduk, bizi her zaman olduğu gibi en önemli ortakları olarak görmelerini sağlayarak kendilerine destek verdik. İstikrar ortamının sürmesinin temini için üzerimize düşeni fazlasıyla yerine getirmekten asla kaçınmadık” dedi.
KONUT PİYASASINA CAN SUYU
Türkiye'de son dönemde durgunluk dönemine giren ve pandemi sürecinden de olumsuz etkilenen konut piyasasına da destek olduklarını söyleyen Göktaş; 1 yıl ödemesiz, uzun vadeli konut finansmanı sağladıklarını ifade ederek şu değerlendirmeyi yaptı:
“Sahip olduğumuz dayanışma ruhu ile hem inşaat sektörüne hem de ev sahibi olma hayali kuran vatandaşlarımıza destek olduk. Ödeme kolaylığını önceleyen konut finansmanı ürün paketlerimizle vatandaşlarımızın konut sahibi olmaları için çaba sarf ettik. Vatandaşlarımızın hayallerinin gerçek olmasını sağlarken, cazip konut finansmanı oranlarımız ile inşaat sektörüne de can suyu olarak bu süreçte onların da nefes almasını, önlerini görmesi sağladık”.