MİT tırlarının paralel örgüt militanlarınca durdurulmasına normal şartlarda en büyük tepkiyi MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin vermesi beklenir.
Hükümet, nihayetinde bu tırların Suriye'deki Türkmenlere yardım götürdüğünü açıkladı.
Bahçeli diyor ki, “Hayır o tırlar Türkmenlere değil, Suriyeli muhaliflere yardım götürüyordu."
Yahu en vicdansız faşistin bile dile getirmekten utanacağı kadar ayıp bir laftır bu!
Türkmen'e yardım edersen mesele yok, ama diğer Suriyelilere yardım edersen suçlusun.
Kusura bakmayın bu milliyetçilik falan değil düpedüz faşistliktir.
İnsafsızlıktır, vicdansızlıktır, şovenistliktir!
Güya ‘devlet refleksi' güçlü olduğu söylenen Bahçeli'nin ortadaki büyük resmi gözden kaçırarak, tırların içindeki malzemeye ve yardımın gittiği insanların kimliğine odaklanması gafletin değilse çapsızlığın belirtisidir.
Bir kere devlet refleksi güçlü olan insan, paralel çetenin değil meşru devletin safında yer alır.
Devlet refleksi güçlü olan insan, ‘devlet içinde devlete' herkesten fazla karşı çıkar.
Devlet refleksi güçlü olan insan ‘her nereye, ne götürüyor olursa' olsun Türkiye Cumhuriyeti devletine ait tırların yine devlet içindeki paralel savcı ve emniyetçiler tarafından ‘haince' el konulup, Türkiye'nin uluslararası camiada terör destekçisi ülke konumuna düşürülmesine en sert tepkiyi gösterir ve o dakikada ortalığı ayağa kaldırır.
Devlet Bahçeli, başörtülü milletvekilinin başını açtırarak ‘başörtü' hassasiyeti olmadığını daha önce göstermişti.
Öcalan'ın idam dosyasını rafa kaldırarak ‘PKK'ya karşı durma' iddiasının temelsiz olduğunu da göstermişti.
Güneydoğuda hiç varlık göstermeyip, bölgeyi fiilen PKK'ya terk etmekle ‘bölücülük' hassasiyetinin lâfta kaldığını zaten göstermişti.
Ülkücülere ‘eli kanlı katil' diyen Rahşan Ecevit'le koalisyon kurmakta beis görmemiş ve buna tepki gösteren hakiki ülkücüleri küstürerek ‘ülkücülük' hassasiyeti taşmadığını ispatlamıştı.
Türkiye'nin ilerlemesi için başkanlık sistemini şart koşan rahmetli Türkeş'in bu sözünü ayaklar altına alarak ‘Türkeş'in hatırasına' karşı hassasiyet duymadığını da gördük.
Şimdi anlıyoruz ki, Bahçeli'de zerre kadar ‘devlet hassasiyeti' de yokmuş.
MİT tırlarını durduranlara tepki göstermeyi bırakın, bilakis bu hainliği yapan paralel çetenin kollarına kendini bırakmış görünüyor.
Meşru devletin değil de, paralel yapının yanında konumlanmak MHP gibi bir partinin lideri için yeterince utanç vericidir.
HDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'a karşı tek bir kelime etmeyip, Cumhurbaşkanı ve Başbakana ağza alınmayacak ifadelerle kin ve nefret kusmak, 'nasıl milliyetçiliktir' anlamak mümkün değil.
Tabi Demirtaş da Bahçeli'nin bu muhabbetini karşılıksız bırakmıyor, diyor ki:
“AKP dışında herkesle koalisyon yapabiliriz.”
MHP-HDP koalisyonunu reddetmiyor yani..
Maşallah hayırlı olsun, Demirtaş çalar Bahçeli söyler artık.
2011 seçimlerinden önce ortaya dökülen kasetlerle MHP üst yönetiminden on kişi istifa etmek zorunda kaldığında, ‘okyanus ötesini' işaret eden Devlet Bahçeli bugün nasıl oldu da Pensilvanya'nın güdümüne girdi?
Asıl mesele budur.
Eğer gerçeklerin bir gün ortaya çıkmak gibi bir hususiyeti varsa, Bahçeli'nin paralel çete tarafından nasıl ‘ehlileştirildiği' de bir gün anlaşılır.
Bahçeli koltuğundan kalkmak için bugüne kadar aldığı 12 seçim yenilgisini yeterli görmemişti, bakalım 13.'yü yeterli görecek mi?
Selam ve Dua ile..
@misturi53
Paralel Bahçeli
10 Yıl Önce Güncellendi
2015-06-05 13:05:20
Haber Ara