İnsan vücudunun günlük tuz ihtiyacı 6 gramdır. Ülkemizde ise bir kişi günde 18 gram tuz tüketiyor. Bu gerçekten çok ciddi bir miktar. Dolayısıyla da birçok sağlık problemiyle karşı karşıya kalıyoruz. Peki tuz vücudumuza ne gibi zararlar veriyor?
Fazla tuz tükettiğimizde vücudumuzda neler oluyor?
Ayaklarınız şişiyorsa veya sabah kalktığınızda gözleriniz şiş bir şekilde uyanıyorsanız bunun nedenlerinden biri fazla tuz tüketmeniz olabilir. Çünkü aşırı tuz tüketiminin sonucu olarak vücut fazla su tutar ve bu da şişkinliğe neden olur.
Tuzun içerisinde sodyum bulunur. Sodyum vücudun sıvı dengesini sağlamasına yardımcı olur. Dolayısıyla çok fazla tuz tüketince kaslar ve diğer organlar düzgün çalışamaz hale geliyor ve vücut daha fazla suya ihtiyaç duyar. Sodyum-su dengesi sağlanmaya çalışılırken daha fazla susarsınız. Normalden fazla susuyor olmanız tuz tüketiminize dikkat etmeniz gerektiğini gösterir.
Fazla tuz tüketince vücut bu fazlalığı vücuttan atmak için böbreklere yüklenir. Bu yüzden daha fazla tuvalete çıkma ihtiyacı hissedersiniz. Ayrıca sodyum fazlalığı dehidrasyona yol açar ve vücutta önemli derecede sıvı kaybı olduğu için idrar koyu sarı renk alabilir.
Sofra tuzunu çok fazla tüketirseniz böbrekleriniz onu tamamen vücuttan atamaz. Bu da kalsiyum kaybına neden olur. Kalsiyum eksikliği güçsüz kemikler, diş sorunları ve hatta uzun dönemde kemik erimesi gibi rahatsızlıklara zemin hazırlar.
Sodyum ve potasyum dengesi sağlığımız için oldukça önemlidir. Eğer çok fazla tuz tüketerek bu dengeyi bozarsanız kaslarınızda kramplar, gerilmeler ve ağrılar oluşur.
Aşırı sodyum tüketimi sonucu kanın hacmi artar. Bu durum damarların genişlemesine neden olur. Bu yüzden tansiyonunuz yükselebilir ve bu da şiddetli baş ağrılarını tetikleyebilir.
Fazla tuz tüketimi sonucu ortaya çıkan yüksek tansiyon beyninize giden arterlere zarar verebilir. Bu yüzden bilişsel problemler yaşayabilir, gün içinde işlerinize odaklanmada zorluk çekebilirsiniz. Ayrıca dehidrasyon da hafızanın zayıflamasına, kişinin kendini yorgun ve halsiz hissetmesine, tepki verme süresinin uzamasına neden olabilir.