Bin Muhteşem Güneş romanı kimin? Bin Muhteşem Güneş konusu nedir? Taliban'ın yıllar sonra yeniden Afganistan'ı ele geçirmesi Bin Muhteşem Güneş adlı kitabı yeniden gündeme getirdi. Uçurtma Avcısı adlı kitabıyla tüm dünyada ünlenen Afganistan kökenli Amerikalı yazar Halit Hüseyni'nin ikinci romanı olan "Bin Muhteşem Güneş" ile doğduğu toprakların hikayesini okuyucu ile buluşturuyor.
ABD güçlerinin Afganistan'dan çekilmesiyle Talibab güçleri çok kısa süre içinde ülke kontrolünü yeniden ela aldı. Taliban'ın yeniden yönetime gelmesi ülkede büyük bir kaosa neden oldu. Taliban'dan kaçan yüz binlerce kişi ölümü göze aldı. Afganistan'da yaşanan dram dünya basınının da gündeminde. Bin Muhteşem Güneş adlı roman da son günlerde yeninden gündeme geldi. Küçük yaşta evlendirilen kızlar, çocuğu olmayan kadınlar, babaya ya da çocukluk arkadaşına duyulan, geçmişe gömülmüş aşklar…
Bin Muhteşem Güneş romanı kimin?
Bin Muhteşem Güneş, Afganistan kökenli Amerikalı yazar Halit Hüseyni'nin (Khaled Hosseini) yazmış olduğu ve 2007 yılında öz dilinde yayınlanan roman türündeki kitap. Bin Muhteşem Güneş, Türkiye'de 23 Ekim 2008 tarihinde Türkçe olarak basılmaya başlanmıştır. Bin Muhteşem Güneş, ilk romanı Uçurtma Avcısı'yla tüm dünyada inanılmaz bir başarı yakalayan Hosseini'nin ikinci romanı. Yazar bu romanında da yine doğduğu toprakları anlatıyor. Bu kez iki kadının kesişen yaşamları ve dostlukları üzerinden…
Bin Muhteşem Güneş konusu nedir?
Kitap, Afganistan'da yaşanan şiddetli rejim değişikliklerinin gölgesinde yaşayan iki kadın olan Meryem ve Leyla'nın hayatlarını konu almaktadır. Meryem'in annesi Nana, çalıştığı evin üç eşli beyi olan Celil ile yaşadığı yasak ilişki sonucu Meryem'i dünyaya getirmiştir. Celil, her perşembe Meryem'i Nana ile beraber yaşadığı Herat dışında yer alan kulübede ziyaret etmektedir. Nana'nın intihar sonucu ölümü sonrası Celil, Meryem'i eşi ve çocuklarını kaybetmiş orta yaşlı bir ayakkabı imalatçısı olan Raşit'le evlendirir. Meryem, Raşit tarafından evliliği boyunca çeşitli fiziksel ve psikolojik şiddete maruz bırakılır. Hamilelik sürecinde gördüğü fiziksel şiddet yüzünden bebeğini kaybeder ve bir daha çocuk sahibi olamaz; bu yüzden Raşit tarafından sürekli suçlanır.
Leyla, Meryem ve Raşit'in komşuları olan bir ailenin tek genç kızıdır. Çocukluk aşkı olan Tarık ismindeki genç bir delikanlı olan komşusuyla gizli bir ilişkisi vardır. Leyla, Afganistan'da Taliban tarafından gerçekleştirilen rejim değişikliği sırasında patlak veren iç savaş sırasında evlerinin bombalanması sonucu ailesini kaybeder ve Meryem ile Raşit'in evine sığınır. Bu evde yaşarken Raşit'le mecburen evlenerek ikinci eş olmayı kabul eder ve biri Raşit'ten saklanan Azize adındaki kız çocuğu ve Zalmay adındaki erkek çocuğu olmak üzere iki çocuk sahibi olur. Roman, savaş sırasında yaşanan bir patlamada öldüğü düşünülen Tarık'ın dönmesiyle Meryem ve Leyla'nın hayatlarıyla beraber farklı bir yöne evrilir.