Cüneyt Arkın neden öldü? Cüneyt Arkın hasta mıydı? Cüneyt Arkın'ın rahatsızlığı var mıydı? Yeşilçam'ın efsane oyuncularından Cüneyt Arkın hayata gözlerini yumdu. Sineme ve sanat camiasını yasa boğan ölüm haberi son dakika olarak duyuruldu. Hafızalara kazınan karakterlere hayat veren Cüneyt Arkın'ın ölüm haberi sevenlerini üzdü. 85 yaşında olduğu belirtilen Cüneyt Arkın'ın ölüm nedeni ise sevenleri tarafından merak edilip araştırılıyor.
Türk sinemasının unutulmaz isimleri arasında yer alan Cüneyt Arkın onlarca filmde rol aldı. Malkoçoğlu, Kara Murat karakteri ile çocuk-büyük herkesin hafızasına kazınan Cüneyt Arkın'dan acı haber geldi. Romantik filmlerde kariyerine başlayan Cüneyt Arkın daha sonra toplumsal olaylara değindiği filmlerde rol aldı.
Cüneyt Arkın öldü mü?
Cüneyt Arkın 28 Temmuz 2022 yılına 85 yaşında hayata gözlerini yumdu.
Cüneyt Arkın neden öldü?
Cüneyt Arkın 85 yaşında hayatını kaybetti. Cüney Arkın'ın evinde kalbi durduğu ve hastaneye kaldırıldığı öğrenildi. Cüneyt Arkın hastanede yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı.
Cüneyt Arkın kimdir?
Arkın 1937 yılında doğdu. Kimliğinde Fahrettin Cüreklibatur yazıyordu.
İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi'ni kazandı. 1963 yılında "Artist" dergisinin düzenlediği sinema artisti yarışmasına girdi ve birincilik aldı. Kariyerindeki dönüm noktası 1963'te askerliğini yaparken 1. Hava Jet Üssü'nde yönetmen Halit Refiğ ile tanışması oldu.
Memleketi Eskişehir'de, yedek subay olarak askerliğini yaparken, Göksel Arsoy'un başrol oynadığı Şafak Bekçileri (1963) filminin çekimleri sırasında yönetmen Halit Refiğ'in dikkatini çekti. Askerliğini bitirdikten sonra Adana ve civarında doktorluk yaptı. 1963 yılında Artist dergisinin yarışmasında birinci oldu. Bir süre iş arayan Cüneyt Arkın, 1963'te Halit Refiğ'in teklifiyle sinema oyunculuğuna başladı ve 2 yıl içinde en az 30 film çevirdi.
1964 yılında oynadığı Gurbet Kuşları filminin finalindeki kavga sahnesi, Arkın'ın kariyerinde bir kırılma noktası oldu. Bir süre daha duygusal-romantik jön karakterlerini canlandırdıktan sonra yine Halit Refiğ'in önerisiyle aksiyon filmlerine yöneldi. Bu dönemde İstanbul'a gelen Medrano Sirki'nde altı ay süreyle akrobasi eğitimi aldı. Burada öğrendiklerini Malkoçoğlu ve Battalgazi serilerinde beyaz perdeye aktararak Türk sinemasına daha önce hiç örneği olmayan bir tarz getirdi. Kısa sürede avantür filmlerin en aranan oyuncusu hâline geldi. Romantik filmlerle başladığı sinema yaşantısını hareketli filmlerle sürdürse de birçok farklı türde karaktere can verdi. Kariyeri boyunca westernden komediye, macera filmlerinden toplumsal filmlere kadar değişik türde filmler çekti. Özellikle Maden (1978) ve Vatandaş Rıza (1979) filmleri, Cüneyt Arkın'ın kariyerinde özel bir yer kaplar.
12 Mart dönemi sırasında, 4. Altın Koza Film Festivali'nde (1972) jürinin ilk oylamasında Yılmaz Güney'i Baba filmindeki rolüyle en iyi erkek oyuncu seçilmesine rağmen daha sonra siyasi baskılarla Yılmaz Güney'in yerine, ilk oylamada Yaralı Kurt filmindeki performansıyla ikinci olan Cüneyt Arkın'ı en iyi erkek oyuncu seçti. Bu karara tepki gösteren Arkın ödülü reddetti.
Cüneyt Arkın sinemasına ayrı bir renk getiren, yönetmenliğini Çetin İnanç'ın yaptığı 1982 tarihli Dünyayı Kurtaran Adam zamanla bir kült film hâline geldi. 1980'li yıllarda Ölüm Savaşçısı, Kavga, Sürgündeki Adam ve İki Başlı Dev gibi aksiyon filmlerinden sonra, 1990'lı yıllarda da polisiye dizilere yöneldi.
Cüneyt Arkın, binicilik ve karatede uzman sporcu unvanına sahiptir. Oyunculuğun yanı sıra televizyon izlenceleri sunmuş ve kısa bir süre gazetelerde sağlıkla ilgili köşe yazarlığı da yapmıştır. 2009 yılında omurgasındaki sinir sıkışmasından dolayı yaklaşık üç ay hastanede tedavi gördü.