Eğitim konu olduğunda Realizm ve İdealizm arasındaki farklar nelerdir?
Eğitim, tarih boyunca insanların kendi bilgiyi elde etme tarzlarına inanmalarına zemin hazırlayan ve insanlık için var olması gereken en önemli alanlardan biridir. Bu temel üzerinden, eğitime birden fazla yaklaşımın neden var olduğunu anlamak oldukça kolaydır. Tarih boyunca karşılaşabileceğimiz altı geniş felsefe okulu vardır, bu bağlamda felsefenin, bilim adamlarının eğitim için kendi anlayışlarını oluşturmalarına yardımcı olduğu savunulabilir. Tam da bu noktada idealizm ve realizm oldukça merak edilen iki ana felsefe okulu olarak bilinmektedir. Halkın bu konular hakkında pek çok bilgisinin olmaması, her iki okulunda kendi içerisinde bağlamsal farklılık, fayda ve sonuçlarının olmasıdır. Peki idealizm ve realizm nedir? İdealizm ve realizm arasındaki farklılıklar nelerdir? Eğitim bu iki okulda nasıl temellendirilmiştir? Realist ve idealist eğitimin felsefesi nedir?

Oluşturma Tarihi: 2021-10-07 06:59:30

Güncelleme Tarihi: 2021-10-07 06:59:30

Eğitim, tarih boyunca insanların kendi bilgiyi elde etme tarzlarına inanmalarına zemin hazırlayan ve insanlık için var olması gereken en önemli alanlardan biridir. Bu temel üzerinden, eğitime birden fazla yaklaşımın neden var olduğunu anlamak oldukça kolaydır. Tarih boyunca karşılaşabileceğimiz altı geniş felsefe okulu vardır, bu bağlamda felsefenin, bilim adamlarının eğitim için kendi anlayışlarını oluşturmalarına yardımcı olduğu savunulabilir. Tam da bu noktada idealizm ve realizm oldukça merak edilen iki ana felsefe okulu olarak bilinmektedir. Halkın bu konular hakkında pek çok bilgisinin olmaması, her iki okulunda kendi içerisinde bağlamsal farklılık, fayda ve sonuçlarının olmasıdır. Peki idealizm ve realizm nedir? İdealizm ve realizm arasındaki farklılıklar nelerdir? Eğitim bu iki okulda nasıl temellendirilmiştir? Realist ve idealist eğitimin felsefesi nedir? İşte bu yazıda İdealizm ve Realizm felsefelerinin neler olduğu ve bu felsefe ekollerini her birinin temsilcilerinden örnekler vererek eğitimsel yönlerini detaylarıyla bulabilirsiniz.

İdealizm nedir?

Öncelikle İdealizm, günümüz eğitimi doğrultusunda birçok konuya ışık tutan en eski felsefelerden biri olarak bilinmektedir. İdealizmin kendisi için çeşitli görüşler olmasına rağmen, bu felsefedeki bilim adamlarının asıl ve odak noktası, gerçeği fiziksel dünyadan tamamen bağımsız bir şekilde tasarlamaktır. Açıklığa kavuşturmak gerekirse, bu felsefenin gerçeğe ulaşmada kullandığı en ideal yol, aklın işlevini ön planda tutmak; hatta bu okulun savunucularının ısrar ettikleri tek şey bilinmeye değer olmaktır. Bu bağlamda İdealizmin temel savunucularından biri olan Sokrates'in: “Bilginin ölümsüzdür ve keşfedildiği kadar ortaya çıkmaktadır.” sözünü göz önünde bulundurmak gerekmektedir.

Realizm nedir?

Realizminde İdealizme kıyasla oldukça uzun bir geçmişi olmasına rağmen, büyük oranda İdealizme aykırı bir düşünce sistemine sahip olduğu görülmüştür. Realistlere göre bilgiye ancak bilimsel araştırma ve keşif yoluyla ulaşılabileceğini açıklığa kavuşturmak gerekmektedir; ayrıca bu tür bilgi realistler için oldukça değerlidir çünkü realistler bilimsel araştırmaları, insanların hayatlarını başarılı bir şekilde sürdürmeleri için bir araç olarak görürler. Aristoteles ve Realizmin diğer temsilcileri, gerçekliğin, insanlara duyuları, deneyimleri vb. yoluyla gerçeği arama fırsatı veren maddi dünyayı doğrudan ilgilendiren gerçekler olduğuna inanırlar.

Dolayısıyla her iki felsefe karşılaştırıldığında, temel amaçlarının doğruyu bulmak olduğu açıkça ortadadır. Ancak bu, İdealizmin fiziksel dünyayı tamamen reddettiği veya Realizmin fikrin değeri kavramına bile sahip olmadığı anlamına gelmez. Ancak, bu iki felsefe okulu kendi eğitim ortam, sistem ve anlayışlarında birbirlerinden ayrılmaktadırlar.

İdealizm ve realizm arasındaki farklılıklar nelerdir?

Her iki felsefe ekolünün farklılıkları dikkate alındığında İdealizmde bilginin a-priori olduğu; Realistler ise bilginin aposteriori olduğuna inanırlar. Bu inanç, onların hakikate ulaşma yollarıyla ilgili iddialarını da destekler niteliktedir. Açıklığa kavuşturmak gerekirse, İdealizm aklın temel alınması gerektiğini savunurken, zaten zihinde olduğu için mutlak gerçeğe ulaşılabilir mantığına inanırken; tam tersine Realistler, bilginin gerçeklerin algılanmasına dayandığı ve doğru bilgiyi elde etmek için bilimsel yöntem veya duyuların kullanılması gerektiği fikrini temel almaktadırlar.

Tam da bu bağlamda, her iki felsefe okulu arasındaki farklılıkları anlamlandırabilmek için onların epistemoloji anlayışlarının ayrıntılarına girmek elzemdir. İdealizmin baş savunucusu olan Sokrates'ten başlayarak, kendisinin öğrenme sürecine inanmadığı görülmektedir; Sokrates'e göre eğitim bir öğrenme süreci değildir, aksine bilgiyi kendine hatırlatmak yeterlidir. Ayrıca, herkesin eğitime erişimi için uygulanan liberal görüşün destekleyicisidir. Sokrates'in "tek bildiğim hiçbir şey bilmediğimi bilmektir" şeklindeki temel ve yaygın olarak duyulan sözü, kendi kendine eğitim yoluyla bilgeliği nitelendirmiş olduğu eğitim ideolojisini destekler düzeydedir. Ancak Platon, eğitimin kurumsallaşmış eğitim modelinin bir biçimi olan devlet tarafından kontrol edilmesi gerektiğini ileri sürmüştür. Bu iki düşünürün de aynı ideolojiyi desteklediği bilinmektedir. Ancak, buna rağmen oldukça farklı düşündükleri bu temel üzerinden anlaşılabilir. Ayrıca Platon'a göre iyi bir vatandaş olmanın sadece bir yolu vardır ve bu devlete fayda sağlamaktır. Aynı şekilde, Realizmin savunucusu olan Aristoteles de eğitimin eğitim alarak vatandaşları iyi hale getirebileceğini düşünmektedir. Ancak Aristoteles öğrenme sürecini desteklemektedir çünkü onun için pratik yapmak eğitimin temel taşlarından biridir ve bu yüzden Aristotales pratik yapmayı alışkanlık haline getirmektir.

Eğitim bu iki okulda nasıl temellendirilmiştir?

Bu iki felsefe okulunda eğitim felsefelerini kıyaslamaya geçmeden önce, müfredatları, okul sistemleri, öğretmen ve öğrencilerin eğitim içerisindeki konumlarına bakmak gerekmektedir. Çünkü Realizm ve İdealizm felsefe ekollerinde bahsettiğimiz bu maddeler de oldukça değişkenlik göstermektedir.

Platon'a göre, verimli bir şekilde eğitim alabilmek için müfredatı ilköğretim ve yükseköğretim olmak üzere ikiye ayırmak gerekmektedir. Bu seviyelerde müfredat açısından soyut içerik ve disiplinler arası yaklaşımı vurgulayan bütüncül bir yaklaşım sergilenmelidir. Açıklamak gerekirse, temel düzeyde öğrencilere edebiyat, matematik, şiir vb. alanlarda temel becerileri edinmeleri gerektiği savunulurken; daha sonrasında ise gelişimleri için daha çok fiziksel yeterlilik derslerine odaklanılmalıdır. Bunun yanı sıra idealist bir eğitimcinin amacı, öğrencileri gerçeği aramaya teşvik etmektir. Öğrenme sürecinde öğrenciler doğuştan gelen yeteneklerinin farkına varmalıdır. Bu durumda, öğrencinin kendini keşfetmesi gerektiği ön plana çıkarılmıştır. Daha önce de belirttiğim gibi idealizmde amaç zihindeki gerçekleri ortaya çıkarmaktır; bu nedenle, öğretmenler bu pozisyonda bir hatırlatıcı konumuna gelir.

Bir başka açıdan, İdealizm'de de öğrencilerin, eğitimlerinin ardından herhangi bir alanda uzmanlaşmalarını sağlayacak yazma, okuma, ahlaki değerler, aritmetik gibi konularda temel düzeyde eğitime sahip olmaları gerekmektedir. İdealizme karşı, eğitimin işlevi, Realist felsefede mesleki ve tekniki okullarda profesyoneller yetiştirmektir. Yani, okullar Realistlere göre entelektüel kurumlar olarak nitelendirilmiştir. Ayrıca Realizm'de öğretmen de ana faktördür, ancak öğrenme süreci tamamen kişinin omuzlarındadır. Öğretmenler, öğrencilerin hayatlarında bilgi aktarıcıları olarak yer alırlar, bilgiyi hayatlarına aktarıp aktarmamak tamamen öğrenciye bağlıdır. Ayrıca okullar, öğrencinin akıl yürütme, gözlemleme, duygu yoluyla duyumlama vb. yeteneklerini artıran tamamlayıcı katkılar olarak görülmektedir.

Realist ve idealist eğitimin felsefesi nedir?

Ayrıca bu iki düşünce okulunun eğitim felsefelerine bakacak olursak, Daimicilik ve Özcülük teorilerinin köklerinin İdealizm ve Realizm olduğu ve bu teorilerin özne merkezli olduğu açıktır. Bu bilgiyi şu şekilde açıklamak mümkündür: bahsi geçen bu teoriler öğretmeni merkeze alan ve hem Realizmi hem de İdealizmi tanımlayan, üstelik kendi içerisinde de hiyerarşik bireysel öğrenme biçimlerini destekledikleri görülmektedir. İdealist temelde, öğrencinin bilgisini evrensel ve kalıcı olarak içselleştirmek için belirlemek; eş zamanlı olarak İdealizmin etkisi öğrencilerin entelektüel güçlerinde ilerleme sağlamasıdır. Özcülük teorisi için, Relativistlerin odak noktası, öğrencilerin kendilerini çevreleyen fiziksel dünyalarını tanımalarını sağladığı görülür; İdealizmin özü, Daimicilikteki etkisi ile aynıdır.

Sonuç olarak İdealizm ve Realizm, günümüz eğitim ortamına birçok fikir, deneyim, anlayış vb. getiren en temel eğitim felsefelerinden yalnızca iki tanesidir. Bu okullardan bahsettiğimizde, temsilcilerinden ve pedagojilerinden bahsetmek de oldukça önemlidir, çünkü ideolojiyi temsil etme ve eğitim sistemini uygulama biçimleri günümüz eğitim modellerine de çeşitlilik ve zenginlik sağlamaktadır. Aralarında doğrudan bir ilişki olmasına rağmen (Sokrates ve Platon İdealist iken, Aristoteles Realist bir filozoftur. Bu düşünürler aynı zamanda birbirlerinin öğrencisidir.) aynı konular üzerine farklı bakış açıları geliştirmiş, üstelik bu alanlarda çeşitli fikirler ileri sürmüşlerdir.