Suriye'de Beşşar Esed rejimine bağlı askerler ve rejim yanlısı yabancı terörist grupların kuşatmasındaki Halep'ten kaçarak örgütlerden temizlenen Türkiye sınırındaki güvenli bölgelere gelen Suriyeliler, sivil toplum kuruluşlarının desteği ve kendi imkanlarıyla kurdukları çadırlarda zor koşullarda da olsa bombardımansız, huzurlu günlere uyanmanın mutluluğunu yaşıyor.
Fırat Kalkanı Harekatı kapsamında IŞİDden arındırılan Cerablus'a yakın boş arazide kurulan çadırlarda yaşayan Halepliler, Türkiye'den gelen yardımlarla hayatlarını devam ettirmeye çalışıyor.
Soğuk kış günlerinde altyapısı, elektriği ve suyu olmayan bölgelere kurulan derme çatma çadırlarda kalan Suriyeliler, çevreden topladıkları odun ve atıkları yakarak ısınıyor. Çadırlarda aileleriyle kalan çocuklar, çamurlu yollarda yalın ayak oynayıp zaman geçiriyor.
Ülkelerinde mülteci konumuna düşen ama her şeye rağmen hayatta kaldıkları için şükreden Suriyeliler, şartlarının kısa sürede iyileşeceğine inanıyor.
"DAHA NASIL ŞİKAYET EDEBİLİRİZ?"
Yaklaşık bir ay önce bombardımanda kaçarak, ailesi ve çok sayıda yakınıyla bölgeye gelip kendi imkanlarıyla yaptıkları derme çatma çadırda kalan Abdülaziz Mezin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yaklaşık 20 gün önce bölgeye geldiklerini belirtti.
Havalar soğuk, sürekli yağmur yağıyor, çadırlarımıza su girdi. Çocuklar geceleri üşüyor, elektrik yok. Burası güvenli bölge olduğu için binlerce insan buraya akın etti dolayısıyla yardımlar yetmiyor. Tüm bunlara rağmen nasılsınız derseniz, çok iyiyiz çünkü onca bombardımana rağmen hayatta olduğumuz için şükrediyoruz. Daha nasıl şikayet edebiliriz? İnşallah bu zor günler biter ve tüm Suriye özgürlüğüne kavuşur."
"HAYATTAYIZ YA ELBETTE BUGÜNLER DE GEÇER"
Fattuma el-Ubeyd de Halep'e yakın köylerinin uçak bombardımanında yerle bir olduğunu belirterek, bu nedenle birçok tanıdığıyla güvenli bölgeye göç ettiklerini söyledi.
Burada yardımlarla hayata tutunduklarını anlatan Ubeyd, "Soğuk havalar nedeniyle zorluk çekiyoruz, özellikle çocuklar çok üşüyor. Suriye'nin birçok yerinden insanlar güvenli olduğu için buraya akın ediyor. Şu anda çevremizde yüzlerce aile var. İnsan sayısı çok olduğundan yardımlar da yetmiyor ama her şeye rağmen, ailemizle birlikte hayattayız ya elbette bugünler de geçer. Yavaş yavaş işlerin yoluna gireceğine ve sıkıntılarımızın sona ereceğine inanıyoruz." diye konuştu.