İstanbul'daki 3 bin 200'e yakın cami, onbir ayın sultanı Ramazan'a hazırlandı. Kentteki tüm camilerde her gün mukabele okunacak, 81 camide hatimle teravih namazı kılınacak, 24 akşam da enderun usulü teravih programı düzenlenecek, 249 camide de itikafa girilebilecek.
Ramazan hazırlıklarına ilişkin açıklama yapan İstanbul Müftüsü Rahmi Yaran, camilerin temizlendiğini, mahyaların asıldığını söyledi.
Kur'an ve oruç ayı ramazana özgü özel bir ibaret olan teravihin bütün camilerde kılınacağını belirten Yaran, "81 camide ise hatimle teravih kılınacak. Her akşam Kur'an'ın bir sayfası okunarak ramazan sonunda Kur'an baştan sona okunmuş olur. Cemaat de bir hatim dinlemiş olur. Camilerin kapılarına nerelerde bu programın yapılacağı asılacak ve internet sitesinde liste olarak yayınlanacak. Ramazanda hatimle teravih kılmak isteyen bir kişi her akşam aynı camiye gitmek zorunda olmayacak." dedi.
Enderun usulü teravihin ise Osmanlı dönemine ait bir uygulama olduğunu ifade eden Yaran, musiki kabiliyeti yüksek kişilerin makamdan makama geçişler yaparak gerçekleştirdiği enderun usulü teravihin ise 24 camide kılınacağını, bazılarında devamlı, bazılarında belli günlerde veya ayda bir defa yapılacağını kaydetti.
Yaran, yine kentteki 3 bin 200'ü aşkın camide mukabele yapılacağını anlatarak, "Bazı camilerimizde birden fazla mukabele okunacak. Bayram hazırlıkları nedeniyle hatimin önce bitmesi için kadınlara yönelik mukabeleler ramazandan birkaç gün önce başlayacak. 11 camide tefsirli mukabele olacak. Burada sadece dinlemeyle geçmeyip, anlama noktasına gidilmiş olacak. Yine evlerde de mukabele okunuyor. Mukabelenin mekanı önemli değil. Varlıklı aileler buna öncülük ederler. Biz camilerimizi mukabele için açıyoruz." diye konuştu.
"İTİKAF 'HADİ MUHABBET EDELİM' YERİ DEĞİLDİR"
İtikafın da ramazana özel bir uygulama olduğunu dile getiren Yaran, şunları kaydetti:
"İtikaf için 249 camimiz var. İtikafta, Allah'ın huzurunda olduğumuzu düşünerek hayatımızı gözden geçirebiliriz. Ramazandaki itikaf peygamberimizin sünnetidir. Hazreti Muhammed, ramazanın son 10 gününde günün 24 saatini mescitte geçirmiştir. İtikaf 'hadi beraber olalım, birlikte muhabbet ederiz' yeri değildir. İtikafta, ehli için başkalarına yol göstermek manasında konuşmalar olur. 'Kendi aralarında konuşmayacaklar' diye bir şey yok ama insan kendine biraz zaman hazırlamalı, 'Allah'ın huzurunda neler yapabilirim' demeli, hayatını gözden geçirmeli, Allah'la beraber olabilme şuurunu yakalayabilmeli. İtikafa girmek isteyenler öncesinde cami görevlilerine müracaat etmeli."
İstanbul Müftüsü Rahmi Yaran ramazan dolayısıyla cezaevi, hastaneler ve mültecilerin ziyaret edileceğini, darülaceze gibi bazı yerlerde iftar programları düzenleneceğini söyledi.
İftarlarda da israf yapılmaması gerektiğini belirten Yaran, iftar ve sahurda nasıl besleneceğine ilişkin uzmanların önerilerinin dikkate alınması gerektiğini belirtti. Hastalığı bulunanların ise kendi durumlarını değerlendirmesi ve doktorlarının tavsiyelerine göre hareket etmesini isteyen Yaran, "Oruç tutunca hasta olacak, hastalığı artacak veya tedavisi gecikecekse, oruç tutmayıp daha sonra ileride kaza eder. Bunu kendileri bilirler ya da uzman doktor söylerse ona göre oruçlarını tutarlar veya tutmazlar." dedi.
"ALIŞKANLIĞIN SÜRMESİ GEREKİR"
Rahmi Yaran, ramazanın diğer günlerden farkının oruç olduğunu belirterek, şöyle devam etti:
"Ama Müslüman'ın hayatında iyi insan olmak, Allah'ın iyi kulu olmak vardır. Ramazan yıllık bakım mevsimidir. Kendimize, manevi dünyamıza bir bakım yapıyoruz. Günlük bakımımız 5 vakit namazdır. Manevi dünyamızı ibadetler temizler. Oruçla bir aylık sürede bu bakımı yaparız. İmsaktan başlarız, güneş batana kadar normalde helal olan yiyecekleri yemeyiz, içmeyiz. Ama oruç, sırf bundan ibaret değildir. Allah'ın emirlerine daha uygun, yasaklarından uzak, dürüst, iyi bir insan olmak, Allah'ın istediği, peygamberimizin gösterdiği manada daha iyi bir insan olmaktır. Ramazan bunu bir ölçüde yapar. Asıl olan ramazanda edinilen alışkanlıkların devam kazanmasıdır. Manevi temizlenmeye girmişsek, ramazandan sonra da bunu sürdürmek gerekir."
Yaran, bu yılki temanın "Gelin gönüller yapalım bu ramazan ve her zaman" olduğunu dile getirerek, her zaman bu temaya uygun davranılmasının önemine işaret etti.
Aile içi ilişkilerin gözden geçirilmesine, sevgi ve saygı içerisinde dayanışmanın önemine vurgu yapan Yaran, "Bu toplumsal dayanışmaya da bir vesile olur. Dünyanın dayanışmaya çok ihtiyacı var. İyilerin sayısının artması lazım. İslam dünyası çok perişan bir halde ramazana giriyor. Son seneler hep böyle. Allah'tan yardım isteyeceğiz. Hem kendimiz hem de dünya için dua mevsimidir ramazan. Ramazanda, dualarımızı rabbimizle olan irtibatımızı kuvvetlendirmeyi ihmal etmeyelim." ifadelerini kullandı.
Rahmi Yaran, ramazanda zekatın "Bu başkasının hakkıydı zaten diye" düşünerek verilmesi gerektiğini, sadakanın daha genel bir kavram olduğunu söyledi. Yaran, ramazan bayramında verilmesi gereken sadaka türü fitrenin de bir kişiye ait günlük mutfak masrafının altına düşmemesi gerektiğini ifade etti.
CAMİLERE ASILAN MAHYALAR
Ramazanda minareleri süsleyen mahyalar da cemaatin kalabalık olduğu, tarihi öneme sahip olan Eyüp Sultan, Süleymaniye, Sultanahmet, Üsküdar Valide Sultan, Ataşehir'deki Mimar Sinan ve Eminönü'ndeki Yeni camilerine asıldı.
"Oruç, bayram, zekat, sadaka, paylaşmak, ibadet" gibi kavramlara yer verilen mahyalardan bazıları şöyle:
"Hayırda yarışınız", "Dua ibadetin özüdür", "Ramazan paylaşmaktır", "Oruç tut, sıhhat bul", "Ey oruç tut bizi", "Dünya ahiretin tarlasıdır", "Oruç bedenin zekatıdır", "Zekat malı korur", "Sevelim sevilelim."