Kara mantar hastalığı dünyaya korku salmaya başladı. Korona virüs ile mücadele eden dünyanın yeni belası kara mantar hastalığı mı? Peki Kara mantar hastalığı nedir? Kara mantar bulaşıcı mı? Kara mantar Türkiye'de var mı? Kuzey Amerika ülkesi Meksika'da görülmeye başlanan kara mantar hastalığı dünyayı korkuttu.
Kara mantar olarak da bilinen mukromikoz hastalığı Meksika'da da ortaya çıktı. Meksika eyaletinde yer alan General Hospital de Zona 71 Hastanesi yetkilileri, 34 yaşındaki Gregorio Avendano Jimenez'de kara mantar hastalığının tespit edildiğini açıkladı.
KARA MANTAR ÖLDÜRÜR MÜ?
Yaklaşık 9 yıldır diyabet hastası olduğu ve 1 ay önce corona virüse (Covid-19) yakalanıp iyileşmesine rağmen son günlerde sağlığının kötüye gittiği söylenen hasta, geçtiğimiz cumartesi günü şiddetli baş ağrısı ve burun kanamalarının başlaması, sol tarafta yüz felci görülmesi ve glikoz seviyesinin 500 mg/dl'ye ulaşması üzerine yakınları tarafından hastanenin acil servisine götürüldü. Burada hemen hastaneye yatışı sağlanan hastanın durumu gün geçtikçe daha kötüye gitti. Doktoru tarafından yakınlarına yapılan açıklamada, hastanın enfeksiyon nedeniyle sol gözünü, burnunu ve damağını kaybettiğini, ayrıca beynin de etkilenmesinin an meselesi olduğu belirtildi. Ayrıca hastanın hayati riskinin yüksek olduğu bildirildi.
KARA MANTAR NEDİR?
Mukormikoz yani halk adıyla Kara Mantar hastalığı vatandaşları endişelendirmeye başladı. Peki Mukormikoz (kara mantar) nedir? Mukormikoz (Mucormycosis), doğada çürüyen bitkilerde ve ekmek küfünün içeriğinde bulunan normalde hastalık yapamayan (saprofit) fakat vücut direncinin bozulduğu durumlarda hastalık yapan (çıkarcı) bir maya mantarıdır. Burun ve üst solunum yollarının nekrozlu-ülserli lezyonlarının en önemli nedenlerinden biridir. Özellikle ketoasidozlu diabet hastalarında, nötropenisi olanlarda, deri yaralarının oluştuğu travmalarda ve eroin bağımlılarında önemlidir. Lenfomalar, karaciğer sirozu, böbrek yetmezliği, geniş yanıklar, beslenme bozuklukları ve organ transplantasyonları başlıca risk faktörleridir. Organizmaya sindirim ya da solunum yoluyla giren etken, özellikle üst solunum yollarında yerleşir. Burun mukozasından paranazal sinüslere ve elmacık kemiğine (zigomatik kemik) doğru genişleyen nekrotik lezyonlar oluşur; damak delinmesi (perforasyon) ile ağız boşluğuna açılabilir. Yukarıya doğru gelişen enfeksiyon göz yuvasına (orbita) ve beyine ulaşabilir (rinoserebral mukor), kafadaki sinirleri (kraniyal sinirler) etkileyebilir, beyindeki büyük toplardamar olan kavernöz sinüs'te tromboz gelişebilir. Aspergillus gibi atardamar çeperlerinin içine girerek yerel arterit oluşturabilen mantarların başında gelir. Beyin damarlarının çeperlerine girerek tromboza ve beyin infarktlarına yol açar; felçler, konuşma bozuklukları (afazi) ve epileptiform nöbetler görülür. Rinoserebral mukor'un prognozu kötüdür.
Mukor sporlarının yutulması sindirim sistemi enfeksiyonlarına yol açar. Sindirim sistemi enfeksiyonları ileri derecede beslenme bozukluğu olan çocuklarda daha sık görülür. Solunum havasıyla akciğerlere ulaşan küf sporları “hemorajik mukor pnömonisi”ne neden olur. Mikroskopla yapılan incelemede, özellikle nekroz alanlarında ve atardamarlardaki trombuslarda mantar lifçikleri görülür.