Güney sınırını oluşturan bu güzel şehirde birbirinden farklı yerleri gezip görmeniz mümkün. Hem denize girmek istiyorum hem de medeniyetlere ev sahipliği yapan coğrafyayı tanımak istiyorum, diyorsanız Hatay'a muhakkak uğramanız gerekmektedir.
Saint Pierre Kilisesi
Hatay'a uzaklığı 35 km olan kilise Hristiyanlığın ilk kilisesi olması açısından önem taşıyor. Her yıl 29 Haziran'da Katolik kilisesi tarafından burda bir ayin düzenleniyor. Hristiyanlığın hac merkezi sayılan kilise çok önemli bir inanç merkezi olarak ziyaretçilerini ağırlıyor.
Samandağ Sahili
Merkeze uzaklığı 22 kilometre olan Hatay Samandağ Sahili 16 kilometre'lik uzunluğuyla Türkiye'nin en uzun ikinci sahili unvanına sahip. Sahil, yalnızca denize girmek isteyenler için değil sörf yapmak isteyenler için de ideal bir yer.
Titus Tüneli
Selden ve taşkınlardan korunmak amacı ile Roma imparatoru Vespasian tarafından M.Ö. 300 senesinde dağ delinerek inşa edilmiştir. Demek ki dağları delen bir tek Ferhat değilmiş. 1380 metre uzunluğa sahip tünelin bulunduğu civarda kaya mezarları da bulunuyor.
Beşikli Mağara
Titus Tüneli'nin deniz tarafına düşen girişine yakın mağara, kaya mezarlarının en ünlülerinden. Yine kayaların oyularak yapıldığı bu mağarada taş sütunlar, taş merdivenler ve kemerler göz alıyor. Mağarada 12 adet kaya mezarı bulunuyor ancak bu mezarlar kime ait bilinmiyor.
Harbiye Şelalesi
Defne Koruluğu arasından akan şelale Hatay'da görülecek yerler arasında ön sıralarda bulunuyor. Hakkında pek çok efsane bulunan şelaleyi gezerken bu efsanelerin birkaç tanesini bilmeniz gezintinize mitolojik bir hava katacaktır. Buraya uğramışken muhakkak Harbiye Kebabı'nı da tadın derim.
Arkeoloji Müzesi
Müze gezmeyi sevenler dikkat! Hatay Arkeoloji Müzesi dünyanın en büyük ikinci mozaik koleksiyonuna ve sikke koleksiyonu bakımından dünyanın en büyük üçüncü müzesi unvanına sahip. Antakya Mozaik Müzesi olarak da anılıyor. Hitit, Roma, Bizans dönemlerini de kapsayan yaklaşık 35 bin eser sergileniyor. Müzeye ek olarak yapılmış Antakya Cam Müzesi'ni de görmenizi öneriyorum.
Habib-i Neccar Camii
Cami, adını Hz. İsa'nın havarileri olan Yuhanna ve Pavlos'a ilk inanan ve ilk şehit edilen Habib-i Neccar'dan alıyor. Anadolu'da yapılan ilk cami olarak bilinmekte. Caminin avlusunda Yuhanna, Pavlos ve Habib-i Neccar'ın türbeleri yer almakta. Hem Müslüman hem de Hristiyan halk tarafından bir hoşgörü sembolüne dönüşen camiyi muhakkak ziyaret etmelisiniz.
Antakya Parkı
Asi Nehri'nin kıyısında, şehir merkezinde yer alan park, 52 bin metrekarelik alanıyla şehrin en büyük parkı durumunda. Parkın kesin bir açılış tarihi yok fakat tarihinin II. Abdülhamit'e dek uzandığı düşünülüyor. Parkta, şehrin en ünlü ağacı olan defne ağacı ilk sırada olmak üzere çeşitli ağaçlar ve bitkiler yer almakta. Birçok kafe, koşu alanı ve oda tiyatrosunun da olduğu bu park dinlenmek için eşsiz bir yer. Antakya gezilecek yerler listenizde bu park, bir mola ve soluklanma yeri olarak yer almalı.
Uzun Çarşı
İstanbul'un Kapalı Çarşı'sını andıran bu çarşı, Hatay merkezde bulunuyor. Baharatlar, peynirler, kurutulmuş sebzeler, salçalardan tutun da yöreye has el sanatları eserleri ile pek çok hediyelik ve süs eşyaları bu çarşıda bulabilirsiniz. Hatay'da yemek yenilecek yerler deyince ilk akla gelen adreslerden biri yine bu çarşı. Kasaplarda hazırlanan tas kebabı ya da yağlı kebabı denemeden bu çarşıdan ayrılmayın.
Reyhanlı Hamamat Kaplıcası
Kaplıca Hatay'ın yaklaşık 40 uzağında, Kumlu ilçesinde bulunuyor. Bölgenin en iyi kaplıcaları arasında olan bu kaplıcanın suyu çok zengin minerallere sahip olması ile biliniyor. Birçok otel ve pansiyon bulmanın mümkün olduğu kaplıca yalnızca şifa amaçlı değil, hoş bir dinlenti yeri olarak da düşünülebilir.
Hazırlayan: Özlem Akçin (Özlem Keşifte)