İstanbul’da 6 Sonbahar Rotası
Her mevsim ayrı bir güzelliğe sahip olan İstanbul’un sonbaharı da ayrı bir keyifli oluyor. Yazın sıcak günlerinin ardından mis gibi bir ferahlık getiriyor sonbahar havası. Üstümüze ince bir palto geçirip kurumuş yaprakların arasında ağaçlı yollarda yürüyüş yapmak sonbaharda yapılabilecek en güzel şeylerden değil mi?

Oluşturma Tarihi: 2020-11-24 09:13:14

Güncelleme Tarihi: 2020-11-24 09:13:14

Sonbahar döneminde İstanbul'da olacak olanlar için harika bir keşif listesi hazırladım. Hem şehrin dışındaymışsınız gibi hissedeceğiniz hem de şehrin içinde olacağınız sonbahar rotalarıma buyrun bir göz atın.

1- Polonezköy

Beykoz'da bulunan Polonezköy İstanbullular için şehirden uzaklaşmadan doğayla buluşabilecekleri bir keyif rotası. Şehrin gürültüsünden kaçış rotası da diyebilirim. Polonezköy'de sonbahar ortamını yaşayıp gördüğüm için kesinlikle gidip huzurunu keşfetmenizi öneriyorum. Polonezköy Tabiat Parkı'na aracınızla girebilir yine aracınızla dolaşabilirsiniz. Ancak 5 kilo metrelik yürüyüş parkurunu mutlaka yürümenizi öneriyorum. İşte Polonezköy'de sonbaharın tadını en iyi bu yürüyüş parkurunda çıkartabilirsiniz.

2- Atatürk Arberotumu

Atatürk Arboretumu ziyaret edilmeden sonbahar geçer mi hiç. Sanırım şimdiye kadar 4-5 defa gitmişliğim oldu. Sonbaharda bir başka güzellikte oluyor burası. Gölün çevresinde ki özellikle akça ağaç ve diğer ağaçların gölün üzerine düzen yansımaları dakikalarca oturup seyretmelik. Resmen görsel bir şölen.

Atatürk Arberotumu İstanbul Sarıyer'de bulunuyor. Mümkünse hafta içi gitmenizi öneririm. Sakinlikte doğayı seyretmek daha keyifli olacaktır. Hafta sonu giriş sırası ile karşılaşmanız olası. Aracınızı park edebilmeniz için giriş kapısının karşısında küçük bir alan bulunuyor. Orası dolu olduğunda yol boyunca park eden diğer araçları göreceksiniz. Giriş ücreti bulunuyor, tam ve öğrenci fiyatları ayrı bir şekilde.

3- Belgrad Ormanı

Sonbaharda gezilecek yerler listesinde mutlaka olması gereken bir yer Belgrad Ormanı. Bir tam gününüzü huzur depolayarak geçirebilirsiniz burada. Büyük bir ormanlık alandan oluşan Belgrad Ormanı'nda 6 kilo metreden oluşan bir yürüyüş parkuru, yemek yiyebileceğiniz masalar ve göletler bulunuyor. Tabi ki buraya da hafta içi gelirseniz daha sakin olacaktır ama büyük bir alan olduğundan dolayı hafta sonu gelirseniz de rahatsızlık oluşturacak bir kalabalıkla karşılaşacağınızı düşünmüyorum.

4- Yıldız Parkı

Yıldız Parkı son yıllarda pek bir keyifli oldu. Özellikle peyzaj düzenlemesinden sonra yakınlarında oturanların günlük doğaya kaçış rotası oldu. Beşiktaş merkez ile Ortaköy arasında bulunan Yıldız Parkı çok merkezi bir konumda bulunuyor. Her iki noktadan da yürüyerek geze geze ulaşım sağlayabilirsiniz. Hafta içi gidip sakin anını yakalayabilirseniz etrafta gezinen sincapları görebilirsiniz. Ben çocukluğumdan beri her gidişimde sincaplarla karşılaşırım. Artık Yıldız Parkı'nın simgesi oldular diyebilirim. Genellikle ağaçların üzerinde gezinirler ama ortalık sakinse yere de inerler. Fotoğraflarını çekerken peşlerinden koşturmak çok keyifli oluyor.

Yıldız Parkı İstanbullular için en merkezi ve en güzel sonbahar rotalarından birisi. Oturabileceğiniz banklar olduğu gibi Malta Köşkü, Çadır Köşkü yada Kır Kahvesi'ne girip yemek de yiyebilirsiniz. Benden Yıldız Parkı'nı aklınıza düşürmesi sizden rotanın ve planın oluşturulması.

5- Hidiv Kasrı

Böyle şehrin içerisinde nefes alınabilecek küçük ormanlık alanlara bayılıyorum. Hidiv Kasrı Beykoz Çubuklu'da bulunuyor. Yürüyüş esnasında ağaçların dallarının arasından görünen boğaz manzarası mest ediyor. Ortalama yarım gününüzü geçirebileceğiniz büyüklükte bir yer. Kasırda kahvaltı yapabileceğiniz mekan bulunuyor yani aslında buraya sadece yürüyüş için değil kahvaltı için de gelebilirsiniz. Hidiv Kasrı'na giriş ücreti bulunmuyor ancak araç ile giderseniz park ücreti ödemeniz gerekebilir. 

6- Büyükada

Büyükada en keyifli bir sonbaharda bir de ilkbaharda gezilir. Büyükada'yı yürüyerek gezenler için yazın bunaltıcı havası pişmanlık oluşturabiliyor. O yüzden yaz mevsimindense özellikle sonbaharda gezmek daha keyifli oluyor. Bir de bisiklet kiralayıp kurumuş yapraklarla dolu ağaçlı yollardan giderseniz değmesinler keyfinize. Adada bisiklet kiralayabileceğiniz gibi kendi bisikletinizi de götürüp kullanabilirsiniz. Çarşısından ayrılmadan önce atıştırmalık bir şeyler alın ilerledikçe marketlerin azaldığını göreceksiniz.

Büyükada her gittiğimde İstanbul'dan uzak bir tatil kasabasındaymışım hissi uyandırıyor. Adaya Beşiktaş, Kadıköy, Eminönü ve Bostancı'dan hareket eden vapurlarla gidebilirsiniz. İner inmez vapurların dönüş saatlerine bakıp gününüzü öyle planlamayı unutmayın.

Seyahat sever Timetürk okuyucuları, tam da şu sıralar sonbahar aylarını yaşarken hemen rotaları oluşturun. Kurumuş yapraklar yağmurlarla ıslanmadan tadını çıkartın…

Hazırlayan: Özlem Akçin (Özlem Keşifte)