Siz de hafta sonlarınızı alıveriş merkezleri yerine doğada vakit geçirerek değerlendirmeyi tercih ediyorsanız işte bu yazım tam size göre. Hadi yine iyisiniz önümüzdeki bir kaç hafta sonu rotanız oluştu bile.
Aydos Ormanı:
Anadolu yakasında bulunan Aydos Ormanı Kartal ve Sultanbeyli ilçelerinin ortalarında bir konumda bulunmaktadır. Aydos Ormanı özel bir işletme tarafından işletiliyor ve otomobil giriş ücreti 25 liradır. Merkezi bir yerde olduğundan dolayı ulaşımı gayet kolay. Yolları asfalt yani her türlü araç ile gelebilirsiniz. İçeride piknik yapmak için belirlenmiş alanlar ve doğal bir göl bulunuyor. Etrafta bolca tahta masa ve oturak mevcut. Tam ailece piknik yapmalık ortam. Yanınıza yiyeceklerinizi alıp çoluk çocuk ailece akşama kadar vakit geçirmelik bir yer. Siz mangalı yakarken çocukları da salın toprakla haşır neşir olmaya. Ailece gelmeye uygun bir ortam dedim ama bir hamak bir de kendinizle de güzel kafa dinlersiniz burada. Öyle küçük bir yer değil mutlaka ki kafa dinleyebileceğiniz bir köşe bulacaksınızdır.
Ömerli:
Ömerli Barajı İstanbul Anadolu yakasında bulunuyor. Şile yolu üzerinden giderken Ömerli tabelasını görüp içeri gireceksiniz. Bir anda otobandan çıkıp iki tarafınız ağaçlarla çevrili orman yoluna dalıyorsunuz. Yaklaşık 15 dakika sonra da köye ulaşıyorsunuz. Köye geldikten sonra çok kısa daha gidip baraja varıyorsunuz. Benim bir dönem çok sevdiğim sık sık kaçtığım bir yerdi. Son zamanlarda biraz seyrelttim gitmeyi. Ördeklerin hatta birkaç ineğin etrafta dolaştığı tam bir köy hayatı olan bir yer. Oldukça doğal sessiz sakin bir ortam. Sandalyenizi ve yiyeceklerinizi getirin alabildiğine yeşil ağaçların eteğindeki baraj sularını seyrederek bütün gün keyif yapın. Köylülere rastlarsanız doğal yumurta ve süt sormayı unutmayın, ben bu şekilde bir kaç defa almıştım.
Atatürk Arboretumu:
Birçok yazıma konu olur kendileri ama hakkı var çok güzel bir yer. Hala gitmeyen kaldıysa bakın ben bu kadar yazıyorum siz de mutlaka bir kere de olsa gidin görün. Bir kere gidin zaten sonra tekrar gideceksiniz. Atatürk Arboretumu Sarıyer Bahçeköy'de bulunuyor. Yurt dışından getirilmiş çeşitli bitkilerin yetiştirildiği doğanın binbir rengini görebileceğiniz bir ortam. Bir hatırlatma yapayım buraya gelmeden önce fotoğraf çektirmelik kıyafetlerinizi giymeyi unutmayın. İddia ediyorum gölün etrafında ve yürüyüş patikalarında asla fotoğraf çektirmeden duramayacaksınız.
Ağva:
İstanbul'a ne uzak ne de çok yakın olan Ağva kesinlikle İstanbullular için huzur dolu noktalardan birisi. Huzurlu olmasının yanı sıra izole de olabileceğiniz de bir yer. Ağva'ya gittiğinizde şöyle bir dolaşıp yemek yiyip dönebilirsiniz de konaklayabilirsiniz de. Ağva'da bulunan nehrin etrafında butik oteller bulunuyor. Bence bu keyifli butik otellerde bir gece konaklayıp nehir manzaralı kahvaltı yapmak ardından da etrafı dolaşıp dönmek tam kafa dinlemeli bir hafta sonu etkinliği olacaktır. Buraya kadar gelmişken yakınlarda olan Ağva Feneri'ni de görmenizi öneririm.
Polonezköy:
Polonezköy Anadolu yakasında olup Beykoz'a bağlıdır. Herhangi bir giriş ücreti olmaması gitmek için güzel sebeplerden. Polonezköy'de 5 kilo metrelik doğayla iç içe yürüyüş parkuru var. Çocuklarınızla da gayet rahat yürüyebileceğiniz bir yol. Yolun bazı noktalarında size küçük bir ırmak eşlik ediyor. Polonezköy merkezi yerlere çok uzak bir konumda olmadığından dolayı buraya günü birlik gelebilirsiniz. Ama tabi konaklayabileceğiniz butik otelleri de mevcut. Kahvaltı yada kendin pişir kendin ye tarzı işletmeler de oldukça var Polonezköy'de. Yemeğinizi yiyebileceğiniz yürüyüş yapabileceğiniz akşamında da konaklayabileceğiniz yerleri mevcut olan Polonezköy'e gitmediyseniz mutlaka bir hafta sonu gidin derim.
“İstanbul'dan uzaklaşamam buralarda bir yerlere gidip kafamı dinlemek istiyorum” diyen sevgili Timetürk okucuları, artık bu hafta sonu nereye gideceğinizi biliyorsunuz. Öyleyse rota oluşturulsun, huzurlu bir hafta sonu dilerim.
Hazırlayan: Özlem Akçin (Özlem Keşifte)