İşte Antalya'nın gizemli mekanları
Antalya'nın pek bilinmeyen ve keşfedilmeyi bekleyen mekanlarına ayrıntısıyla bakmaya ne dersiniz?

Oluşturma Tarihi: 2020-03-20 12:44:35

Güncelleme Tarihi: 2020-03-20 12:44:35

Türkiye'de turizm denince ilk akla gelen yerlerden biri şüphesiz sıcağı, denizi ve yemyeşil doğasıyla Akdeniz'in incisi turistik Antalya. Tabi bilinen turistik mekanların ötesinde Antalya, adını belki de hiç duymadığımız ve keşfedilmeye hazır çok sayıda gizli güzelliğe de sahip. Antalya gezilecek yerler açısından ülkemizin en güzel şehirlerinden birisi.

Peki Antalya'nın pek bilinmeyen yönleriyle en önemli mekanlarına göz atmaya ne dersiniz?

1. Uçansu Şelaleleri

Antalya'ya 60 km mesafedeki Akçapınar Köyü'ndeki Uçansu Şelaleleri, adeta gizli bir cennet. Kış ve bahar mevsiminde kar sularıyla beslenen şelaleler, doğaseverlerin beğenisini topluyor. Toplamdaki iki şelaleden biri 70 metreden akarken, diğeri de 51 metreden akıyor. Hıristiyanların hac yolu olarak bilinen ve ülkemizdeki en uzun rotalardan biri olan Aziz Paulus Yolu üzerinde bulunan Uçansu Şelaleleri civarında, çam ve sandal ağaçları arasında yürüyüş yapmak, safari etkinliklerine katılmak iyi bir fikir olabilir. Şelalelerin serin sularında yüzmek de pek keyifli.

2. Sapadere Kanyonu

Antalya'nın Alanya ilçesindeki Sapadere Kanyonu, yaklaşık 360 metre uzunluğu ve 400 metre yüksekliğiyle oldukça etkileyici bir doğa harikası. Kanyonun tabanından akan dereyle muhteşem bir görüntüye sahip olan yerde, iç kısımlardan geçebilmek için görselliği bozmayacak şekilde köprüler bulunuyor. Kanyonun sonundaki şelale ve döküldüğü yerdeki dev kazanının soğuk suları, yaz mevsiminde ziyaretçilerini rahatlatıyor. Yakın zamana kadar yalnızca yöre halkının bildiği Sapadere Kanyonu, şimdilerde açılan dinlenme tesisleriyle doğa tutkunlarının ilgi odağında.

3. Çakırlar ve Geyikbayırı Köyü
Antalya merkeze 36 dakika mesafede bulunan Çakırlar Köyü, ziyaretçilerine bu bölgede bulabileceğiniz en güzel köy pazarı ve kahvaltısını sunuyor. Burası, sosyete pazarı, bin bir çeşit reçelleri, leziz gözlemesi ve bazlaması ile tatlı çeşitleriyle gelenler için oldukça baştan çıkarıcı. Geniş parkıyla çocuklara hitap ederken, tavla, masa tenisi ve közde kaynayan semaverleriyle yetişkinlerin de keyifli vakit geçirmesini sağlıyor. Buradan çıkınca gidilebilecek Geyikbayırı Köyü'nde bulunan alabalık tesisi, doğayla iç içe lezzetli bir yemek isteyenlerin tercihi olmalı. Antalya turistik yerler arayanlar için gerçekten de çok şey sunuyor.

4. Kızlar Sivrisi
Kızlar Sivrisi, 3086 metrelik yüksekliğiyle Bey Dağları'nın en yüksek doruğu. Sedir ormanlarıyla kaplı dağ, tırmanışçıların sevdiği rotalardan biri. Spil Dağı, Uludağ ve Ilgaz gibi dağların ardından yüksekliği arttırmak isteyen dağcıların geçiş ve alıştırma olarak gördükleri Kızlar Sivrisi'ne tırmanmak, o kadar da kolay değil. Özel araçlarla da çıkılabilen dağın eteklerinin yemyeşil manzarası görülmeye değer. Burada bulunan gölün kıyısından girilen dağ yolunda ayrıca çok sayıda kamp alanı ve misafirhane bulunuyor. Kış tatili için bir tarafa not edin.

5. Güver Uçurumu

Güver Kanyonu olarak da bilinen uçurum, Antalya'nın Döşemealtı ilçesinde bulunuyor. Karstik kayalar üzerinde oluşmuş vadi, 2 km uzunluğa, yaklaşık 30 metre genişliğe ve 115 metre yüksekliğe sahip. Tahminen 1 milyon yılda oluştuğu düşünülen kanyonun içinden toplamda 3 ayrı çay akıyor. Burada, 4044 hektarlık alana kurulan Güver Kanyonu Tabiat Parkı ve Düzlerçamı Yaban Hayatı Geliştirme Sahası, alageyiklerin dünyada doğal olarak yaşadıkları tek yer. Konaklama yeri bulunmayan kanyonda, çok sayıda seyir noktası var. Bu alandan görülebilen muhteşem bitki örtüsü ve hayvan çeşitleri, fotoğraf tutkunlarına nefis kareler sunuyor.

6. Çığlıkara

Sedir ağaçlarının orman biçiminde bulunduğu nadir yerlerden olan Çığlıkara Ormanları, Batı Torosların yüksek noktalarında korunuyor. Etrafında hiç yerleşim bulunmayan bu alana sadece özel izinlerle girilebiliyor. Kızlar Sivrisi'nin karşıdan görülebildiği bu yerdeki çukurlarda bulunan Dokuz Göller bölgesi, her mevsim yeşilini korumayı başaran yerlerden. Efsanelerin yanı sıra, Lübnan'ın bayrağına ve parasına simge olan Sedir ağaçları, yayılmaya başladıkları yerde tahrip edilerek bitme noktasına gelse de, burada hala çok geniş bir alanda büyümeye devam ediyor. Çığlıkara, doğa ve hayvanlarla baş başa kalmak isteyenler için en uygun yerlerden biri.

7. Tilkiler Mağarası

Antalya'da pek fazla bilinmeyen gezi alanlarından biri olan Tilkiler Mağarası, ilk olarak Oymapınar Barajı çalışmalarında keşfedilmiş. Toplamda 7 km uzunluğundaki yer, yeni yeni adını duyurmayı başaran doğal güzelliklerden. İlkbahar aylarında su seviyesi yükselen alanın konglomera içinde gelişmiş olması, buraya bilimsel bir değer de katıyor. İçindeki sarkıt ve dikitleriyle oldukça etkileyici olan bu mağara, yeni yerler keşfetmeyi sevenlerin yeni gözdesi durumunda.

8. Üçoluk Yaylası

Antalya'nın Konyaaltı ilçesine bağlı Üçoluk Köyü'nde bulunan yayla, Torosların eteklerinde yer alıyor. Burası serin esen rüzgarı sayesinde yaz döneminde çevre bölgelerden çok sayıda ziyaretçi ağırlamasının yanı sıra, Kemer, Göynük, Beldibi, Konyaaltı ve Antalya merkezde yaşayanların da yaz döneminden Eylül'e kadar konaklamayı tercih ettiği bir yer. Bu dönemde ekonomik ve sosyal olarak hareketlenen köyde konaklama için çadır götürmek iyi fikir. Kamp severler bu güzelim yaylayı rotalarına eklemeli.

9. Koru Sahili Doğal Havuzlar Koyu
Gazipaşa ilçesinde bulunan Koru Sahili Doğal Havuzlar Koyu, denizin içindeki doğal havuzlarıyla ilgi topluyor. Halk arasında “yalı taşı” olarak adlandırılan kayaların şekillendirildiği koyun denizi için en güzel zamanlar, Mayıs, Haziran ve Eylül ayları olarak biliniyor. Tüm plajların kumluk olduğu bölgede, yaklaşık 2 km uzunluğundaki Koru Plajı yaklaşık 150 metrelik bir genişliğe de sahip. Caretta Caretta'ların doğal koruma ve yumurtlama alanı olan sahil, gelenlere oldukça keyifli kareler sunuyor. Çevresinde çok sayıda gezilecek alan ve tarihi Orta Çağ'a uzanan bir kale bulunan koy, çok güzel gün batımı manzarası sunuyor.

10. Sazak ve Ceneviz Koyları
Antalya'daki Musa Dağları'nın eteklerinde yer alan ve arka arkaya sıralanmış koylardan ikisi olan Sazak ve Ceneviz, pembe-mor çiçekleriyle görenleri kendine hayran bırakıyor. Dik bir yamacın arkasında kalan bu koylar, manzarayı tepeden seyretmek isteyen ve doğa yürüyüşü yapmak isteyenler için oldukça keyifli. Burada muhteşem manzaranın yanı sıra, soyu tükenmekte olduğu için koruma altına alınan Akdeniz fokları da rahatça gözlemlenebiliyor. Konaklamanın bulunmadığı bu yer, yıldızların altında kamp kurarak, telefonların fazla çekmemesinden dolayı biraz olsun teknolojiden uzak kalmak isteyenlerin yeni gözdesi. Buradan Adrasan, Kemer ve Olimpos'a geçilebilir.

11. Oymapınar Gölü
Manavgat ilçesinin 20 km uzağında bulunan Oymapınar Baraj Gölü, son dönemlerde oldukça ilgi çeken yerlerden. Rengârenk doğası, tekne turları, dağ gezileri ve rafting yapılabiliyor olmasıyla ilgi odağı haline gelen göl, aynı zamanda huzurlu ve keyifli bir dinlenme alanı. Gölün çevresindeki oteller ve restoranların artmasıyla yeni yerler görmek isteyenlere davetiye çıkaran mekan, çevredeki piknik alanlarıyla da doğayla iç içe kalmak isteyenlere hitap ediyor. Ayrıca buranın, Manavgat Nehri, Demre Kuş Cenneti ve Beldibi Mağarası gibi turistik alanlara yakınlığı, her geçen gün ziyaretçi sayısını artırıyor.

12. Alabalık Vadisi
Manavgat'a 25 km mesafede bulunan Alabalık Vadisi, sırf yol üzerindeki nefis manzarasıyla bile gelenlerin beğenisini topluyor. Manavgat Nehri'ni besleyen en önemli kaynaklardan olan vadi, gelenlere yemyeşil ormanların içinde keyifli bir doğa yürüyüşü ve derede balık tutma olanağı sunuyor. Daha çok trekking için tercih edilen alanda pek fazla tesis bulunmadığı için gelenlerin yanında piknik sepetlerini bulundurmasında fayda var.

13. Yalan Dünya Mağarası
Antalya'nın Gazipaşa ilçesinde bulunan Yalan Dünya Mağarası, ihtişamlı görüntüsüyle oldukça etkileyici. Sarkıtlar, dikitler, oyuklar, odacıklar ve tünellerin çok sayıda olduğu mağarada, 4 km boyunca serin bir gezinti yapılabiliyor. Sıcaklığın hep 28 derece olduğu bu yer, yazın bölgeye gelen ziyaretçilerin en sevdikleri kaçış noktalarından birisi. 5 milyon yıldan uzun zamandır oluşmakta olan mağara, günümüzde de değişmeye ve gelişmeye devam ediyor. Geçmişte yöre halkı tarafından dahi çok kullanılmayan alan, şimdilerde ışıklandırılmış haliyle epey ilgi topluyor.