Yaklaşık 45 bin kişilik nüfusa sahip liman kenti Bar, eski çarşısında küçük tarihi dükkanlara ev sahipliği yaparken yüksek tepesinde kurulu eski şehir ve surlarıyla güzel bir manzaraya da sahip.
Dar sokaklarını renkli çiçeklerin süslediği eski kent, Arnavut kaldırımını andıran taş merdivenleriyle turistlerin en çok ilgisini çeken noktalar arasında yer alıyor.
Müslüman, Ortodoks ve Katoliklerin birlik içerisinde, mutlu ve huzurlu yaşadığı Bar, bölge ülkelerinde "örnek kent" olarak gösteriliyor.
Karadağ'da farklı dinin ve milletin en fazla yaşadığı şehirlerden biri
Karadağ İslam Birliği Bar Başimamı Muidin Milaimi, Ortodoks Kilisesi Bar Başpiskoposu Slobodan Zekovic ve Katolik Kilisesi Bar Başpiskopos Yardımcısı Don Keljmendi Spaci, AA muhabirine, kentteki huzur ve birliği anlattı.
Milaimi, "Bar, Karadağ'daki en çok farklı dinin ve milletin yaşadığı şehirlerden biri. Halkların, üç dinin bir arada yaşama geleneği devam etmekte." dedi.
Bu geleneğin, Müftü Murteza Karaduzovic (1865-1941) zamanında başladığını kaydeden Milaimi, "Müftü Karadzuzovic, Ortodoks ve Katolik Kilisesi'nin temsilcileriyle çok iyi anlaşır, her cuma kahve içip muhabbet etmek için Bar'daki eski çarşıya gelirmiş. Bu durum o kadar güzelmiş ki, bugün bile hala insanlar bunu anlatırlar." diye konuştu.
Milaimi, bu geleneğin kentte hala devam ettiğini belirterek tüm dini bayramlarda, farklı dinlerin liderlerinin bir araya geldiğini ve böyle bir şehirde yaşadığı için gurur duyduğunu söyledi.
"Müslüman ve Ortodoks kardeşlerimizle birlikte yaşamak gerçekten bir onur"
Bar kenti ve farklı din mensubu sakinlerinin yüzyıllardır birlik ve dostluk ruhunu koruduğunu vurgulayan Ortodoks Kilisesi Bar Başpiskoposu Zekovic de şu değerlendirmeyi yaptı:
"Bar, bu özelliğiyle sadece Karadağ'da değil tüm bölgede de biliniyor. Bu, büyük bir zenginlik, korunması gereken bir miras. Hem bize hem de bizden sonraki nesillere bu ortak yaşam zenginliğini korumak için büyük bir sorumluluk düşüyor."
Katolik Kilisesi Bar Başpiskopos Yardımcısı Spaci ise dinler arası ilişkilerin en iyi seviyede olduğuna işaret ederek "Burada hem Müslüman hem de Ortodoks kardeşlerimizle birlikte yaşamak gerçekten bir onur. Burada, Tanrı'nın insanların bir arada yaşamasını istediği şekilde yaşıyor ve inananlara örnek olmaya çalışıyoruz. Birbirimizi ziyaret etmek bizleri çok mutlu ediyor." ifadelerini kullandı.
Bar'da 361 yıllık cami ve 160 yıllık kilise bulunuyor
Bar kentinin eski çarşısı yakınlarında yer alan 361 yıllık Ömer Paşa Camii, asırlık servi ağaçlarına ev sahipliği yapıyor.
Zamanında, eski çarşıdaki sur kapılarının namaz vakitlerinde kapanması üzerine akşam namazına geç kalan Ömer Paşa'nın iki oğluyla, 1662'de surun dışına yaptırdığı cami, Osmanlı mezar taşlarına ve Kadı Hasan Türbesi'ne de komşuluk ediyor.
Kentin en eski camisi olarak bilinen Ömer Paşa Camii de yüzyıllardır ayakta kalmayı başarmış bir ibadethane olarak öne çıkıyor.
Bar'daki en eski ve kullanılır durumda olan kiliselerden biri, Aziz Nikolaos Kilisesi ise adeta kentin çok dinli yapısını anlatırcasına, kentin en büyüğü Selimiye Camii'nden sadece 300 metre uzaklıkta bulunuyor.
Kim tarafından yaptırıldığına dair resmi bilginin olmadığı kilisenin 1863'te inşa edildiği ve bugüne dek ibadete açık olduğu biliniyor.
Öte yandan Karadağ'da en son 2011'de yapılan nüfus sayımına göre, ülke nüfusunun yüzde 72,07'sini Ortodokslar, yüzde 19,11'ini Müslümanlar ve yüzde 3,44'ünü Katolikler oluşturuyor.
Ülkede etnik olarak en fazla Karadağlı ve Sırp bulunurken bunları Boşnak, Arnavut, Roman ve Hırvatlar ile diğer küçük etnik gruplar izliyor. AA