Bosna Hersek'in Mostar şehrindeki Neretva Nehri'nde bulunan, bir kemer köprü olan Mostar Köprüsü 24 metre yüksekliğe ve 30 metre uzunluğa sahip. Orjinal hali ünlü mimar Mimar Sinan'ın öğrencisi Mimar Hayreddin tarafından 1566'da inşa edilen bu köprü, 1993'te Boşnak-Hırvat savaşı sırasında Hırvatlar tarafından yıkıldı. Köprü tekrar 2004'te inşa edilerek hizmete girdi. 2005'te ise UNESCO Dünya Mirası listesinde yerini aldı.
Mostar Köprüsü ilk olarak 1992 yılında Bosnalı Sırplar tarafından iç savaşta saldırıya uğradı. 9 Kasım 1993'e gelindiğinde ise Hırvat tankları köprüye çok daha büyük zararlar veren saldırılara başladı. Kasım ayının son zamanlarında köprü yıkıldı. Taşları nehrin sularına gömüldü. Mostar Köprüsü yıkılana dek 427 yıl ayakta kalmıştı ve hoşgörünün, kültürel çeşitliliğin sembolüydü. Mostar şehrinde Hırvatları ve Müslümanları birbirine bağlıyordu. Mostar köprüsü yıkılınca çok uluslu miras da reddedilmiş oldu.
Savaş bitince İngilizler yıkılan Mostar Köprüsü'nün yerine geçici olarak demir köprü inşa etti, çünkü şehirdeki bütün köprüler tahrip edilmişti ve nehrin iki yakasını birleştirecek bir köprüye ihtiyaç vardı.
Mostar Köprüsü (TİKA) UNESCO ve Dünya Bankası'nın desteğiyle 1997'de eski haline uygun olarak inşa edilmeye başlandı. Macar ordusundaki dalgıçlar yıkılan köprünün taşlarını nehir yatağından vinçle çıkardı. Temel, beden duvarları ve zemin güçlendirmesini ise ER-BU isimli Türk bir şirket üstlendi.
Nehrin içerisindeki taşlar bombardımandan etkilendiği ve zaman içerisinde suyun içerisinde deformasyona uğradığı için köprünün yapımında kullanılamadı. Fakat orjinal taşların çıkarıldığı taş ocağı tekrar açıldı ve yine oradan köprü için taş çıkarıldı.
Mostar'da savaş döneminde başlayan bölünmeler hala devam ediyor. Hırvatlar nehrin batısında, Müslümanlar ise doğusunda yaşıyor. Savaş sırasında şehri terk eden Sırplar ise bir daha Mostar'a geri dönmedi.
Mostar Köprüsü'nün hikayesi
Bosna Hersek'in meşhur köprüsü Mostar Köprüsü cesur sporcular tarafından atlama platformu olarak kullanılıyordu. Şehrin erkekleri geleneğe göre nişanlılarına cesaretlerini ispatlamak zorundaydı ve bu yüzden düğünden önce Mostar Köprüsü'nden atlıyorlardı.