15 Temmuz darbe girişimi ve Gezi Parkı olaylarına ilişkin dava ertelendi
17 sanığın '15 Temmuz darbe girişimi' ile 'Gezi Parkı olayları'na ilişkin iddialar kapsamında yargılanmasına devam edildi. Heyet, firari sanıklar hakkındaki yakalama kararlarının infazının beklenilmesine hükmederek, duruşmayı 22 Nisan'a erteledi.

Oluşturma Tarihi: 2022-03-21 11:44:59

Güncelleme Tarihi: 2022-03-21 11:44:59

Anadolu Kültür AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Osman Kavala, firariler eski CIA danışmanı Henri Barkey ve Can Dündar'ın da aralarında bulunduğu 17 sanığın "15Temmuz darbe girişimi" ile "Gezi Parkı olayları"na ilişkin iddialar kapsamında yargılanmasına devam edildi.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada sanıklar esas hakkındaki mütalaaya karşı savunma yaptı.

Tutuksuz sanık Can Atalay, mütalaaya karşı beyan vermeden önce usule ilişkin söyleyecekleri olduğunu belirtti.

Yargılamayı uzatmadıklarını, Gezi'yi savunmaya devam edeceklerini dile getiren Atalay, "Bir düğmeye basıldı, Gezi davası bozuldu. Bir düğmeye basıldı, Yargıtay 16. Ceza Dairesi kendi dosyasında bulunmayan, Gezi'yle değerlendirilmesi gerektiğini belirterek Çarşı davasını bozdu. 30. Ağır Ceza Mahkemesi alelacele dosyayı size gönderdi. Bir üyenizin şerhiyle dosyalar birleştirildi, bir düğmeye basıldı, esas hakkında mütalaa açıklandı. İstinaf kararı gerekleri yerine getirilmeden nasıl hükme gidiyorsunuz? Yargıtay 16. Ceza Dairesi'nin bozma kararı ne oldu?" ifadelerini kullandı.

Sanık avukatları ise kovuşturmanın genişletilmesi talebinde bulunarak, bazı tanıkların dinlenilmesini ve delillerin getirtilerek incelenmesini istedi. - "Casusluk suçundan tutuklanmam hukuk dışı"

Tutukluluğa dair talebi sorulan Osman Kavala, beraat etmesinin ardından 2 senedir tutuklu olduğunu belirterek, "Önce resen tahliye edilmiş olduğum 15Temmuz'dan, sonra da casusluk suçlamasından tutuklandım. Casusluk suçlaması ve Henri Barkey ile görüşmeye dair herhangi bir somut bilgi, belge ortaya konmadı. Mütalaada casusluk suçlamasından bahsedilmediği gibi benim casusluk suçundan tutuklu bulunmamın hukuk dışı olduğu tamamen aleni hale gelmiştir." dedi.

Kavala'nın avukatlarından İlkan Koyuncu, deliller toplanmadan mütalaa verildiğini öne sürerek, "Müvekkil casusluk suçlamasıyla 2 senedir tutuklu olmasına rağmen iddia makamı mütalaasında Kavala'nın casusluktan cezalandırılmasını da beraatini de isteyememiştir. Casusluk suçlaması başka bir suça unsur da yapılmamıştır." diye konuştu.

Avukat beyanlarının alınmasının ardından duruşmaya kısa bir ara verildi.

Ara sonrası yeniden toplanan heyet, oy çokluğuyla sanık Osman Kavala'nın tutukluluk halinin devamına hükmetti. Bir üye hakim, tutukluluk devam kararına muhalefet şerhi koydu.

Avukatların "kovuşturmanın genişletilmesi" taleplerini yargılamaya bir yenilik katmayacağı gerekçesiyle reddeden heyet, esasa ilişkin mütalaaya karşı savunma yapmaları için sanıklar ve avukatlarına son kez süre verdi.

Heyet, firari sanıklar hakkındaki yakalama kararlarının infazının beklenilmesine hükmederek, duruşmayı 22 Nisan'a erteledi.

 

 

 

 

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya tutuklu sanık Osman Kavala, cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemiyle (SEGBİS) katıldı. Tutuksuz sanıklar Can Atalay, Mücella Yapıcı, Yiğit Ali Ekmekçi, Çiğdem Mater ve Tayfun Kahraman ile taraf avukatları da duruşmada hazır bulundu.

Bazı milletvekilleriyle konsolosların da izlediği duruşmada cumhuriyet savcısı daha önce açıkladığı esasa ilişkin mütalaasını tekrar ettiğini söyledi.

Müdahil İstanbul Emniyet Müdürlüğü avukatı da şikayetlerinin devam ettiğini belirtti.

Duruşma, sanıklar ve avukatlarının esasa ilişkin mütalaaya karşı beyanlarının alınmasıyla sürüyor. - Taksim Dayanışması açıklama

Öte yandan Taksim Dayanışması grubu duruşma öncesi, İstanbul Adalet Sarayı önünde basın açıklaması yaptı. CHP ve HDP milletvekilleri ile CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu'nun da destek verdiği açıklamada, bazı katılımcılar pankart taşırken, sloganlar atıldı.

Taksim Dayanışması adına basın açıklamasını okuyan Akif Burak Atlar, ülkenin 80 kentinden Gezi'ye katılarak anayasal haklarını kullanan, demokrasiye güç veren milyonlarca kişinin bir kez daha haksızca yargılandığını savundu.

Dokuz yılda yapılan onlarca duruşmada söylediklerini bir daha tekrar ettiklerini belirten Atlar, "Yıllardır süren hukuksuzluk ve gerçekliği çarpıtma ısrarına inat tekrar söylüyoruz. Gezi direnişini suçla, terörle, darbeyle, kalkışmayla anılan bir eyleme dönüştüremezsiniz. Sipariş senaryolarınızla milyonlarca insanın demokratik hak ve talepleri için parklarda, meydanlarda, sokaklarda, özgürlük, demokrasi ve insanca yaşam için ortaya koyduğu direnişi kirletmenize izin vermeyeceğiz. Gezi, eşitlik, özgürlük, adalet ve demokrasi için bu ülkenin sönmeyecek umududur. Umut yargılanamaz." ifadelerini kullandı.

- Kavala hakkındaki ceza istemi

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, Osman Kavala ve eski CIA danışmanı Henri Barkey'in hakkında Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz'daki darbe girişimine ilişkin "cebir ve şiddet kullanarak, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya veya bu düzen yerine başka bir düzen getirmeye veya bu düzenin fiilen uygulanmasını önlemeye teşebbüs etmek" suçundan da ağırlaştırılmış müebbet, "devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından, niteliği itibarıyla gizli kalması gereken bilgileri, siyasal veya askeri casusluk maksadıyla temin etmek" suçundan da 20 yıla kadar hapis cezası isteniyor.

Kavala hakkında Gezi Parkı olaylarına ilişkin hazırlanan iddianamede de "Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep ediliyor.

Gezi Parkı olaylarına ilişkin hazırlanan iddianamede ise, diğer sanıkların da "Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçundan ağırlaştırılmış müebbet ile "mala zarar verme", "tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması", "ibadethane ve mezarlıklara zarar verme", "Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanun'a muhalefet", "nitelikli yağma" ve "nitelikli yaralama" gibi suçlardan hapisle cezalandırılması isteniyor.

Osman Kavala, Mehmet Ali Alabora, Ayşe Mücella Yapıcı ve Can Dündar'ın da aralarında bulunduğu 9 sanık hakkındaki yargılamayı yapan mahkemenin verdiği beraat kararı temyiz edildiği İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesi'nce bozulmuştu.

15 Temmuz darbe girişimi ve Gezi Parkı olaylarına ilişkin davalar, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde birleştirilmişti. - Mütalaadan

Cumhuriyet savcısı celse arasında sunduğu esasa ilişkin mütalaasında sanıklardan Osman Kavala ve Ayşe Mücella Yapıcı'nın, "cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmasını istemişti.

Mütalaada, Osman Kavala'nın dosyanın gelmiş olduğu aşama, mevcut delil durumu ve suçun sübutu halinde alması muhtemel ceza karşısında kaçma şüphesinin mevcudiyeti de dikkate alınarak, hükümle birlikte bu suçtan da tutuklanması talep edilmişti.

Diğer sanıklar Çiğdem Mater Utku, Ali Hakan Altınay, Mine Özerden, Şerafettin Can Atalay, Tayfun Kahraman ve Yiğit Ali Ekmekçi'nin ise "cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım etme" suçundan 15'er yıldan 20'şer yıla kadar hapisle cezalandırılması istenmişti.

Mütalaada, firari sanıklar Ayşe Pınar Alabora, Henry Jack Barkey, Can Dündar, Gökçe Yılmaz, Handan Meltem Arıkan, Hanzade Hikmet Germiyanoğlu, Mehmet Ali Alabora, Yiğit Aksakoğlu ve İnanç Ekmekçi hakkındaki mevcut kovuşturmanın bu dosyadan tefrik edilerek, haklarındaki yakalama kararının infazının beklenilmesi talep edilmişti.