365 gün dakika dakika: Mete böyle şampiyon olmuş
Almanya'da düzenlen Dünya Şampiyonası'nın klasik yay finalinde Kanadalı Eric Peters'i 6-4 yenerek altın madalya kazanan milli okçu Mete Gazoz'un başarı hikayesi...

Oluşturma Tarihi: 2023-08-15 13:10:28

Güncelleme Tarihi: 2023-08-15 13:28:07

Hürriyet gazetesi yazarı Salim Uzun, milli okçu Mete Gazoz'un en iyi okçu olma yolunda nasıl yetiştiğini birinci ağızdan aktaran yazısında ilginç detaylara yer verdi.

METE BÖYLE ŞAMPİYON OLMUŞ

Almanya'nın başkenti Berlin'de düzenlenen Dünya Okçuluk Şampiyonası'nda erkekler klasik yay dalında dünya şampiyonu olan Mete Gazoz'la ilk kez 2019 yılında yollarımız kesişmişti.

O zamanlar Akdeniz Üniversitesi'nde 3'üncü sınıf öğrencisiydi Mete.

Yine o zaman da ülkemize altın madalya getirmiş ve başarısının sırrını, “Günde 10 saat, haftada 60 saat antrenman yapıyorum” sözleriyle anlatmıştı bana.

Dünya şampiyonluğu sonrası Mete ile konuşma fırsatım olmadı ama 13 yaşından beri şampiyonun antrenörü olan olimpik okçu Yusuf Göktuğ Ergin ile sohbet ettim.

İşte, Yusuf hocanın dilinden Mete'yi evrendeki en iyi okçu yapan hazırlığın öyküsü…

PROFESYONEL BİR EKİBİZ

“Açıkçası Mete'nin etrafında bir takım kurguladık. Planlarımız doğru işledi. Çok kalabalık bir ekiple çalıştık. Benimle 5 tane milli takım antrenörü arkadaşım var. Bir fizyoterapist, bir psikolog, bir kuvvet gelişimi antrenörü, bir diyetisyenimiz var. Bu başarılarda herkesin emeği var ama en büyük emek elbette sporculara ait.”

METE LİDER BİR SPORCU

“Bu süreç Mete için çok farklı bir aşama oldu. Mete, Tokyo'dan sonra üstlenmiş olduğu takım liderliğini çok iyi sürdürdü. Mete genç olmasına rağmen çok tecrübeli bir sporcu. Bu arenalarda çok fazla çalıştı. Bunun da dünya şampiyonasında bize çok katkısı oldu. Özgüveni doruk yapmış bir Mete'nin neler yapabileceğini çok iyi biliyordum.”

DAKİKALARINI PLANLADIK

“Ekibimizle birlikte Mete'nin 365 gününü dakika dakika planladık. Ne kadar uyuyacak, hangi antrenmanı günün hangi bölümünde yapacak. Elimizde çok büyük bir veri bankası var. Sporcularımızın her anını kayıt altına alıyoruz. Bütün günlerini kaydediyoruz. Harcadıkları enerjiyi, antrenman sırasında nabız durumlarını, hangi durumlardan daha fazla etkilendiklerini, güç durumlarını biliyoruz.”

SONUCU BİLİYORDUM

“Şu çok önemli; şampiyon olunca, ‘Zaten biliyorduk' demek kolay. Ama Mete'nin 10 yıla ait her günde attığı okun verisi bizde var. O yüzden Mete pazar günü finale çıktığında oklarının kaç santim çapında bir daireye içerisine saplanacağını biliyordum. Bunun da bize dünya şampiyonluğunu getirmeye yeteceğini biliyordum. Zaten bu sebeple tüm ekibe, ‘Ben olsam Mete'nin karşısına çıkmak istemem' demiştim.”

YANIMA 13 YAŞINDA GELDİ

“2013 yılında Mete benim yanıma geldiğinde 13 yaşındaydı. Biz onu çalışmalara dahil ettik. Çocukluğunu, ergenliğini ve şu anda da yetişkinliğini beraber yaşıyoruz. Zaman zaman birbirimize sözler verdik. Mete her aşamada hedef büyüttü. Şu anda dünyada iki olimpiyat üst üste kazanan kimse yok. Umut ediyorum ki ülkemize bu başarıyı da kazandıracak.”