ABD'nin Ortadoğu ve Kuzey Afrika bölgesine uydu üzerinden yayın yapan TV kanalı El Hurra, FETÖ firarileri Arslan ve Uslu ile yaptığı röportajları yayınladı.
İki FETÖ firarisinin Türkiye aleyhindeki propagandalarını geniş bir şekilde izleyicilerine ulaştıran El Hurra, Arslan ve Uslu ile yaptığı röportajları özet video halinde Twitter hesabından da paylaştı. Söz konusu paylaşımın altına yorum yapan kişiler röportajlara tepki gösterirken, birçok takipçi FETÖ mensuplarına kanalda yer verilmesini kınadıklarını belirtti.
ABD Kongresinin fonladığı El Hurra'nın, Arslan ve Uslu'nun Türkiye aleyhindeki propagandalarını yansıtan röportajlarıyla neyi amaçladığı sorusu cevapsız kaldı.
EL HURRA: ABD'NİN ARAPÇA PROPAGANDA KANALI
ABD'nin Irak'ı işgalinden sonra Ortadoğu ve Kuzey Afrika'daki Arapça konuşan ülkelere "Amerikan bakış açısını yansıtması amacıyla" 2004 yılında dönemin ABD Başkanı George W. Bush tarafından kurdurulan ve Kongre tarafından fonlanan El Hurra, büyük bütçesine rağmen düşük izleyici kitlesine ulaşmasıyla Amerikan siyasi çevrelerinde eleştiri topladı.
Bütçesi ABD Kongresi tarafından sağlanan Uluslararası Yayıncılık Dairesi (Broadcasting Board of Governors) kontrolü altında faaliyet gösteren El Hurra, Virginia merkezli olarak 25 ülkeye uydu üzerinden yayın yapıyor.
"EN PAHALI DIŞ YAYIN PROJESİ"
Amerikan medyasında "Katar merkezli El Cezire kanalının Arap dünyası üzerindeki etkisini azaltmak" amacıyla kurulduğu iddiaları yoğun bir şekilde işlenen ve yüksek bütçesine karşın düşük verimle çalıştığı gerekçesiyle Kongrede zaman zaman eleştirilen kanal, "ABD yönetimi eliyle kurulan en pahalı dış yayın projesi" olarak nitelendiriliyor.
Örneğin, Kongre kayıtlarına göre 2017 mali yılında, ABD'nin devlet televizyon kanalı sayılan Voice of America (VOA) için toplamda 224 milyon dolar ayrılırken, El Hurra için 112 milyon dolarlık bütçe belirlendi.
İsrail-Filistin sorunu, ABD-İran ilişkileri ve Ebu Gureyb Hapishanesi ile ilgili yayınları gibi birçok başlıktan dolayı Arap dünyasında sert eleştirilere maruz kalan kanal, ABD'nin Irak'ı işgaliyle ilgili yayınlarında "işgal" kelimesini kullanmamasıyla da biliniyor.
