AİHM'den Demirtaş'ı destekleyen karar
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) Büyük Dairesi, 4 yılı aşkın süredir tutuklu bulunan eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın 'derhal serbest bırakılması' yönünde karar aldı. Büyük Daire, Türkiye'den, 'Selahattin Demirtaş'ın derhal serbest bırakılmasını sağlamak için gereken tüm önlemleri almasını' istedi. Mahkeme, Demirtaş'a toplam 60 bin 400 Euro tazminat ödenmesine de karar verdi

Oluşturma Tarihi: 2020-12-22 20:42:49

Güncelleme Tarihi: 2020-12-22 20:42:49

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) temyiz makamı ve en üst yargı merci olan Büyük Daire, Demirtaş'ı destekleyen bu kararıyla, 4 Kasım 2016 tarihinde tutuklanan ve halen Edirne F Tipi Cezaevi'nde tutuklu bulunan eski HDP Eş Genel Başkanı Demirtaş hakkında Türkiye'ye karşı açtığı davaya son noktayı koymuş oldu.

Büyük Daire, 18 Eylül 2019'da tarafların temsilcilerinin katılımıyla düzenlenen duruşmanın ardından dosya incelemesini de tamamlayarak bugün nihai kararını açıkladı.

60 bin 400 Euro para cezası

Mahkeme, "Türkiye'nin Demirtaş'a; 3 bin 500 Euro maddi, 25 bin Euro da manevi tazminat verilmesine, masraf ve harcamalar içinde 31 bin 900 Euro olmak üzere; toplam 60 bin 400 Euro ödenmesi"ne karar verdi.

Büyük Daire, "Demirtaş'ın derhal serbest bırakılması için Türk hükümetinin gerekli tüm tedbirleri almasını" da istedi. Büyük Daire'nin bu kararıyla, "Selahattin Demirtaş'ın serbest bırakılmasını içeren karar" da kesinleşmiş oldu.

7 ayrı “ihlal” maddesi

Yüksek Mahkeme, Demirtaş'ın tutuklanması ve geçici tutukluluğuyla ilgili olarak, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin (AİHS), "İfade özgürlüğü, özgürlük, güvenlik hakkı ve özgür seçim hakkı" dahil olmak üzere, bir kaç maddesinin birden ihlal edildiğinin belirlendiğini ileri sürdü.

Türk hakim Saadet Yüksel'in de görev aldığı 17 hakimli Büyük Daire, 1'e karşı 16 oyla ifade özgürlüğünü düzenleyen AİHS'in 10'uncu maddesine; 2'ye karşı 15 oyla "özgürlük ve güvenlik hakkını" düzenleyen 5/1-3'üncü maddesine; 1'e karşı 16 oyla "tutukluluğun yasallığı ve makul süresini" düzenleyen 5/4 maddesine; 1'e karşı 16 oyla "siyasi amaçlarla özgürlüğün kısıtlanmasını" düzenleyen 18'inci maddesine, 2'ye karşı 15 oyla "davalı devletin, başvuranın derhal serbest bırakılmasını sağlamak için gereken tüm önlemleri alması zorunluluğunu" düzenleyen 46'ıncı maddesine aykırı davrandığına hüküm getirdi.

Ayrıca AİHS Protokolü'nün "özgür seçme ve seçilme hakkını düzenleyen 3'üncü maddesine aykırı davranıldığı"na da oy birliğiyle karar verildi.

Oylamada Türk hakim Saadet Yüksel'in yanısıra, bazı maddelere Polonyalı hakim Kryzsystof Wojtyczek, Ukraynalı hakim Lado Chanturia ve Macar hakim Peter Paczolay kısmen karşıt görüş bildirdiler.