Akıncı Üssü davasında tanık ifadeleri alınıyor
FETÖ'nün 15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminde komuta merkezi olarak kullandığı Akıncı Üssü'ndeki eylemlere ilişkin 474 sanıklı davaya tanık beyanlarıyla devam edildi. Duruşmanın öğleden sonraki bölümünde 7,5 yıl ceza verildiği için Kayseri'de hükümlü olan, darbe girişiminin yaşandığı dönemde Akıncı Üssü 142. Filo Komutanı görevinde bulunan eski binbaşı Nail Bülbül, SEGBİS vasıtasıyla tanık olarak dinlendi.

Oluşturma Tarihi: 2018-11-29 20:24:14

Güncelleme Tarihi: 2018-11-29 20:24:14

Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesince, Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'ndeki salonda görülen duruşmada sanıklar ile taraf avukatları hazır bulundu.

Bülbül, 15 Temmuz'da yıllık izinde olduğunu ve kayınpederinin Bodrum'daki yazlığında ailesiyle tatil yaptığını söyledi.

Darbe sanığı general Almanya'ya kaçma planı yapmış

DEVRE ARKADAŞININ EŞİNE ALÇAK UÇUŞLARI SORDU

Akşam saatlerinde 11. Hava Üs Komutanlığında devre arkadaşı da olan Hasan Kaptanoğlu'nun eşini arayıp Ankara'da F-16'ların alçak uçuş yaptığını söylediğini bildiren Bülbül, daha sonra da durumun ne olduğunu eşinin vasıtasıyla kendisine sorduğunu söyledi.

Eşinin sorması üzerine "Muhtemelen harekat uçuşu vardır." dediğini belirten Bülbül, ardından televizyonu açtığını ve İstanbul'daki köprünün kapatıldığını gördüğünü dile getirdi.

 İhraç edilince FETÖ elebaşından talimat beklemişler

"BİZİM FİLOYU KAPATTIK"

Bülbül, filoya kendi yerine vekaleten bakan harekat subayı Ömer Dolay'ı arayıp 142. Filo'dan uçan olup olmadığını sorduğunu, onun da "Komutanım bizim filoyu kapattık. Ben dışarıdayım." dediğini söyledi.

Dolay'ın eşi ve çocuğunu almak için Sincan YHT Garı'nda olduğunu, bu yüzden Akıncı'daki lojmanlara dönüşte üsse de bakıp haber vermesini istediğini anlatan Bülbül, tren seferinin iptal olduğunu ancak lojmana dönen Dolay'ın arayıp üsten birden fazla uçağın kalktığını söylediğini kaydetti.

Bülbül, olayları sınır ötesi harekat olarak değerlendirdiğini ancak Dolay'ın üsse girmek istediğinde nizamiyeden alınmamasına şaşırdığını ifade etti.

İstanbul'daki köprünün kapatılmasını da terör eylemi olarak değerlendirdiğini ve bunun için önlem alındığını düşündüğünü savunan Bülbül, "Eğer bir harekat varsa, benim filomu ilgilendirmiyorsa ben bilmeyebilirim ancak üsse giriş çıkışların sınırlandırılması beni endişelendirdi." diye konuştu.

Bülbül, televizyonda da Genelkurmay Başkanlığının basıldığı ve başkanın rehin alındığı yönünde haberler olduğunu, bunun üzerine başkanın iletişim danışmanı olan eşinin karargahı aradığını ancak telefonlarına cevap verilmediğini belirtti.

"EVE GİT" DİYE EMRETMİŞ

Kayınpederinin bunun bir darbe girişimi olabileceğini söylemesi üzerine bunu ilk kez düşündüğünü dile getiren Bülbül, Ömer Dolay ile görüşüp "Sana emrediyorum, bu bir emirdir. Hemen o bölgeden uzaklaşıyorsun, evine gidiyorsun, bütün filoya bu emri yay. Mümkünse ikişerli, üçerli gruplar halinde oturun. Kim ararsa arasın mesaiye gitmeyeceksiniz." dediğini kaydetti.

Başbakan Binali Yıldırım ve ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın açıklamalarıyla durumun netleştiğini vurgulayan Bülbül, TSK'daki emir komuta bütünlüğünün bozulduğunu düşündüğünü söyledi.

Bülbül, bunlar yaşanırken o dönem Akıncı'da uçaksavar tabur komutanı olan ve destek grup komutanlığına vekalet eden Yarbay İbrahim Galin'in, filosundaki Muhammet Cihan Aydın'ın telefonundan aradığını ve durumunu sorduğunu, ona "Filom kesinlikle bu işin içinde olmayacak." dediğini bildirdi.

Cihan Aydın ve kendisini arayan Ömer Lütfü'ye de evlerine gitmelerini emrettiğini anlatan Bülbül, 01.00 civarında Hava Kuvvetleri Komutanlığıda görevli Tuğgeneral Ersen Eser'i aradığını, onun da İzmir'deki kampta olduğunu öğrendiğini ifade etti.

Bülbül, neler olduğunu onun da bilmediğini belirterek, sabah tekrar görüştüğünde Eskişehir'deki Birleştirilmiş Hava Harekat Merkezi'ni (BHHM) aradığını, onların darbecilerden yana olmadığını ilettiğini kaydetti.

Aradığı BHHM'de telefonu açan İsmail Ünel Albay'a kendisini tanıtıp emirlerini sorduğunu dile getiren Bülbül, onun da Korgeneral Hasan Hüseyin Demirarslan'dan aldığı 'Acele etmeden yavaş yavaş birliğinin başına dönmesine yönelik emri' ilettiğini söyledi.

Ankara'ya döndükten sonra buradaki çalışmalara katıldığını, bilirkişi olarak da görevlendirildiğini belirten Bülbül, ilerleyen aylarda gözaltına alındığını anlattı.

Duruşmaya yarına kadar ara verildi.