Aktay: Abdullah Gül boşuna umutlanmasın
AK Parti Genel Başkan Danışmanı Yasin Aktay, 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün YSK kararına yönelttiği eleştirilere tepki gösterdi. Aktay, “YSK kararını 367 kararına benzetmesi dahi bu yarım yamalak dramı tam bir drama çeviremez, boşuna umutlanmasın” ifadelerini kullandı.

Oluşturma Tarihi: 2019-05-11 19:21:53

Güncelleme Tarihi: 2019-05-11 19:21:53

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) seçimlerinin iptal edilmesi sonrasında, adı yeni parti tartışmaları ile sık sık gündeme gelen 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül de karardan rahatsızlığını dile getirmişti. Gül, CHP'li Ekrem İmamoğlu için YSK tarafından verilen kararı eleştirerek, AYM'nin 2007'de 367 kararına atıfta bulunmuş ve o gün ne hissettiyse aynısını hissettiğini ve ‘bir arpa yol alınamadığını' savunmuştu.

Abdullah Gül'e AK Parti Genel Başkan Danışmanı Yasin Aktay cevap verdi. Aktay, Yeni Şafak'ta “Yarım yamalak bir dram içinde bir arpa boyu yol alamayanlar” başlığıyla yayımlanan yazısına şöyle dedi:

“11. Cumhurbaşkanı Sayın Abdullah Gül'ün YSK kararını 367 kararına benzetmesi dahi bu yarım yamalak dramı tam bir drama çeviremez, boşuna umutlanmasın. Ama sayın Gül'ün kendi hikayesi ile İmamoğlu hikayesi arasında kurduğu paralellik her bakımdan ibretlik bir hadise olarak kayda geçecektir. 367'deki apaçık zulmü bugün kendi haklarını arayanlara atfetmenin hiçbir vicdanla telafisi yok.

Sayın Gül, ‘bir arpa boyu yol alamamışız' diyerek bu özdeşleştirmeyi yaparken aslında sadece artık kimlerle ağladığını, kimlerle güldüğünü, kimlerle de yol yürüdüğünü iyice aşikar etmiş oluyor. 367 gibi bir dehayı üreten cin fikirli cellatlarıyla yürünen yol insana ne hissettirir, doğrusu ben bilemiyorum. Allah onların yolundan uzak tutsun. O yol gaflet ve delalet yoludur. Her gün defalarca o yoldan uzak kalalım diye dua ediyoruz.

Sayın Gül de ediyor diye biliyoruz, ama hangi ara AK Parti'nin çok açık bir durumdaki hak arayışını kendisine yapılan bu dalaletle özdeşleştirecek noktaya gelmiş, hayret doğrusu?”

AYM'NİN 367 KARARI NEDİR?

Anayasa'nın 102. maddesine göre cumhurbaşkanı seçilebilmek için, ilk iki turda nitelikli çoğunluk (367 oy), sonraki iki turda ise salt çoğunluk (276 oy) alınması şarttı. Eski Yargıtay Başsavcısı Sabih Kanadoğlu, 367'nin yalnızca karar yeter sayısı olmadığını, aynı anda toplantı yeter sayısı olduğu görüşünü savunmuştu. 27 Nisan 2007 tarihinde yapılan Cumhurbaşkanlığı ilk oylamasında toplam 357 oy kullanılırken, Abdullah Gül 352 oyun sahibi olmuştu. Oylamanın arkasından CHP ‘367 iddiasıyla' seçimi Anayasa Mahkemesi'ne taşımıştı. Aynı günün akşamı Genelkurmay Başkanlığı resmî İnternet sitesine, daha sonra “e-muhtıra” olarak nitelendirilecek bir basın açıklamasında bulunmuştu. Anayasa Mahkemesi, 1 Mayıs tarihinde verdiği kararın ardından, cumhurbaşkanlığı seçimi esnasında Meclis Genel Kurulu'nda en az 367 milletvekilinin bulunması gerektiğine hükmetti ve TBMM'deki birinci tur oylamasında iptal kararı verdi. Türkiye daha sonra erken seçime gitti.