ANALİZ: Suriye'de dikkat çeken Amerikan ve Rus hamleleri
Haber 7 yazarı Taha Dağlı, 'Suriye'de hem Rusya hem ABD'ye dikkat' başlıklı yazısında, Türkiye'yi tehdit eden yeni gelişmeleri paylaştı

Oluşturma Tarihi: 2021-07-30 20:21:19

Güncelleme Tarihi: 2021-07-30 20:21:19

ABD ikidir bir şey yapıyor, Suriye'de Esed rejimini veya DAEŞ'i hedef alırmış gibi yapıp, Türkiye'ye yükleniyor.

1 Temmuz'da ABD Dışişleri Bakanlığı dünyada çocukları savaştıran ülkeler ve örgütlerin listesini yayınladı.

O listeye Türkiye'yi de dahil etti.

ABD ilk kez bir NATO müttefikine yönelik bir suçlama yöneltmiş oldu.

Suriye'de Türkiye'nin desteklediği muhalif gruplardan birinin çocukları silah altına aldığını iddia etti.

1 ay geçmedi bu kez ikinci bir hamle yapıldı.

Yine Suriye üzerinden Türkiye hedef alındı.

ABD Hazine Bakanlığı yıllardır Suriye'de Esed rejimine yaptırım kararları alır.

Yeni bir yaptırım listesi açıkladılar.

Bu kez Esed rejimiyle birlikte yine Türkiye'nin desteklediği Suriyeli muhalif gruplardan biri de kara listeye aldılar.

O grubun iki liderinin Suriye'de daha önce PYD-YPG teröristlerine yönelik mücadelesini örnek gösterip, “bu iki şahıs Kürtlere saldırdı” diyerek yaptırım listesine dahil ettiler.

Suriyeli muhalif grubun Türkiye tarafından desteklendiğini de ayrıca beyan ettiler.

ABD, Suriye'de hem PKK-PYD ve unsurlarını koruma altına alıyor hem de Türkiye'yi direkt suçlayarak hedef almış oluyor.

Dahası var.

ABD çocuk savaşçı ve yaptırım listelerinde Türkiye'nin adını geçirerek, bir sabıka dosyası biriktiriyor.

Son bir ayın içerisine çocukları silah altına almak ve sivilleri öldürmek yalanı olmak üzere iki adet savaş suçu sıkıştırdılar.

Belli ki Biden yönetiminin Trump döneminden farklı olarak uyguladığı yeni bir yöntem, bu.

Yakında biriktirdikleri yalan dosyalarla, Türkiye'yi ve Suriyeli muhalif gruplar üzerinden uluslararası suçlarla itham etmeye teşebbüs edebilirler.

En azından bunları Türkiye'nin karşısında masaya oturduklarında bir koz olarak kullanacaklardır.

Suriye'de olup biten bir diğer konu da İdlib ve Dera'daki rejim saldırıları.

Esed rejimi saldırıyor onlara Rus savaş uçakları havadan, İranlı terörist ve militanlar da karadan eşlik ediyor.

Açık konuşmak gerekirse Türkiye son 3 yıldır İdlib'te büyük katliamları birkaç kez önledi.

Ama yeniden deniyorlar.

Suriye'nin değişik bölgelerindeki rejim ve terör saldırılarından kaçıp İdlib'e sığınan milyonlarca sivil var.

Şu an onlar bombalanmak suretiyle İdlib'ten kuzeye yani Türkiye sınırına itiliyorlar.

Esed rejimi, Rusya ve İran açık bir püskürtme saldırısı gerçekleştiriyor.

Sahada katliam var, onlarca kişi can veriyor, milyonlar ise ölmemek için sınıra akın edebilir.

Bu da yeni bir göç dalgası demek.

Afganistanlılar, Suriyeliler derken Suriye'den sınıra dayanan yeni bir dalga, bu süreçte Türkiye'yi sıkıştırmaya yönelik yürütülen adice ve insanlık dışı bir hamle olarak dikkat çekiyor.

Dera'daki rejim saldırılarına oradaki muhalif gruplar son 24 saatte net bir direniş gösterdiler.

Ama Rus hava desteğine karşı ne kadar dayanabilirler, orası meçhul.

Türkiye daha önce Soçi ve Astana süreçleriyle bu tarz katliamları ve katliam sonucu meydana gelebilecek göç akınlarını durdurmuştu.

Şimdi daha önce yapılan anlaşmalarla “çatışmasızlık bölgesi” ilan edilen sivil alanlar yeniden bizzat rejim ve Rusya ve İran üçlüsü tarafından hedef alınıyor.

Haber7