Ankara'dan Alanya'ya bisikletle kaçan darbeci de inkarı seçti
FETÖ'nün darbe girişimi sırasında Kara Havacılık Komutanlığı Harekat Merkezi'ni işgal eden eski kurmay binbaşı Okan Kocakurt, aleyhine sanık ve tanık ifadelerine rağmen inkar stratejisini sürdürdü.

Oluşturma Tarihi: 2019-04-04 11:23:03

Güncelleme Tarihi: 2019-04-04 11:23:03

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sırasında Kara Havacılık Komutanlığı Kurmay Başkanlığı Harekat Eğitim Şube Müdürü olan eski kurmay binbaşı Okan Kocakurt, darbe başarısız olunca Ankara'dan Antalya'nın Alanya ilçesine bisikletle kaçışına ilişkin, "Şehrin kaotik ortamından kurtulup biraz sakinleşmek istedim." ifadelerini kullanıp örgütün inkar taktiğini seçti.

FETÖ'nün darbe girişiminde aktif görev alan askerler, işgal ettikleri askeri birliklerde yaptıkları yasa dışı eylemlerin tanık ve müşteki beyanlarına yansımasına rağmen gözaltına alındıklarından itibaren inkar stratejisini sürdürüyor.

Olay tarihinde Kara Havacılık Komutanlığı Kurmay Başkanlığı Harekat Eğitim Şube Müdürü olan eski kurmay binbaşı Okan Kocakurt da inkarı sürdüren isimler arasında bulunuyor.

"TSK, yönetime el koymuştur"

Kocakurt, Ankara Yenimahalle ilçesi Ostim Mahallesi'ndeki örgütün hücre evinde 13-14 Temmuz tarihlerinde yapılan darbe planlaması toplantısına katıldı.

Toplantıda Kara Havacılık personelinin yanı sıra Özel Kuvvetler Komutanlığında görevli örgüt mensubu askerler de bulunuyordu. Orada MİT, Başbakanlık ve İçişleri Bakanlığı binalarına yönelik işgalin ayrıntıları konuşuldu.

Darbe saatinin erkene alınması üzerine Kara Havacılık Komutanlığı Harekat Merkezi'ne giden Kocakurt, odada bulunan personele "TSK, yönetime el koymuştur. Şu saatten sonra buranın emir komutası bende. Şu anda TSK sıkıyönetim ilan etmiştir. Buranın emir komutası benim sorumluluğumdadır. Aksi halde duran ve davrananlarla ilgili savaş hukuku kuralları uygulanacaktır." dedi.

Harekat merkezini işgal eden FETÖ'cü Kocakurt, örgütün sözde Yurtta Sulh Konseyi üyesi Ünsal Coşkun'la görüştükten sonra Kara Havacılık Komutanı Tümgeneral Hakan Atınç'ın odasına yöneldi. Kocakurt, silahını Atınç'a doğrultarak, "Ellerinizi masanın üstüne koyun, yolun sonuna geldiniz, buraya kadardı." dedi. Ardından tümgeneralin saatini çıkartıp ellerini plastik kelepçe ile bağladı.

Karargahta bunlar yaşanırken, FETÖ'cü helikopter pilotları da Ankara'da birçok yere ateş açıyordu. Gecenin ilerleyen saatlerinde vatandaşların üzerine, polis araçlarına, dahası ambulanslara bile ateş etmekten çekinmeyen darbecilerin mühimmatı azaldı. Bunun üzerine eski üsteğmen Anıl Korkmaz'ı da yanına alan FETÖ'cü Kocakurt, helikopterle Etimesgut'taki Zırhlı Birlikler tümenine giderek, Kara Havacılık Komutanlığına ait depodan helikopter mühimmatı alıp kışlaya döndü.

Sabah saatlerinde darbecileri gözaltına almaya gelen güvenlik güçlerini gören FETÖ'cü Kocakurt, duvardan atlayarak kışladan kaçtı. Ankara'da yakalanacağını anlayınca Etlik'teki bir alışveriş merkezinden bisiklet ve kamp malzemesi alarak bisikletle Ankara'dan Alanya'ya kadar gitti. Vatandaşların ihbarı üzerine Alanya'da saklandığı çadırda gözaltına alındı.

Darbeci Kocakurt, ilk ifadesinde olay günü yarbay Mehmet Şahin'in odasına çağırdığını, orada "Dostum, askeriye içerisinde bazı hareketlilik olacak. Komutanların yeri değişecek. Bazıları görevden alınacak. Hükümette de bazı değişiklikler olabilir. Bu, Genelkurmay Başkanı'nın direkt emridir" dediğini aktardı.

Bu emre göre hareket ettiğini savunan Kocakurt, akabinde Fatih Karagöz ile birlikte Tümgeneral Hakan Atınç'ın odasına giderek "Komutanım TSK yönetime el koydu. Siz bu yönetimde yoksunuz. Bize zorluk çıkarmayın, sizi arka odaya alalım dedik. Direnmesi üzerine kelepçe taktık." diye konuştu.

Kocakurt'un evinde yapılan aramalarda FETÖ mensuplarının birbirlerini tanımakta kullandıkları 1 Amerikan doları ele geçirildi.

Şehrin kaotik ortamından kurtulmak istemiş

Cezaevine girdikten sonra mahkemede tanık ifadeleri ve kamera görüntülerine rağmen inkarı seçen Kocakurt, "Kışlamda darbeye tanık olmadım. Darbeye yönelik bir eylem ve söylem duymadım, görmedim. Ben, kışlanın terör eylemine karşı savunulduğunu düşündüm." dedi.

Kocakurt, darbenin başarısız olduğunun anlaşılmasından sonra bisikletle Ankara'dan Antalya'ya kaçışına ilişkin, "Şehrin kaotik ortamından kurtulup biraz sakinleşmek istedim. Kendi canımı kurtardım ve kimsenin canına kastetmedim." diye konuştu.

Sanıklardan eski üsteğmen Anıl Korkmaz, mahkemede verdiği beyanda, olay günü saat 22.00 civarında Okan Kocakurt'un heyecanlı bir şekilde harekat merkezine gelerek birliğe terör saldırısı olabileceğini, silahları olup olmadığını sorduğunu aktardı.

Binbaşı Kocakurt'un 10-15 dakika sonra elinde tabancayla tekrar gelerek, "Türk Silahlı Kuvvetleri yönetime el koymuştur. Normal emir komuta zinciri devam etmektedir. Direnen olursa etkisiz hale getirilecektir. Telefonlar çalarsa, telefonları açmayın." dediğini belirten Korkmaz, bilgisayar ve televizyonun kapattırıldığını, ardından odaya Kurmay Başkanı Mehmet Şahin, Okul Komutanı Ünsal Coşkun ve Albay Oğuz Yalçın'ın girdiğini ve buradan harekatı yönetmeye başladıklarını anlattı.