Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri, Kuveyt, Mısır, Katar ve Ürdün vatandaşları, Doğu Karadeniz Bölgesi'ni mesken tuttular. Trabzon başta olmak üzere Rize, Artvin, Ordu ve Giresun şehir merkezleriyle yaylalarını ziyaret eden Arapların bu bölgeyi tercih etmelerinin en önemli nedenleri, serin ve yağmurlu iklim ile doğal güzellikler.
İLK DURAK UZUNGÖL
Majed Alabdali, Suudi Arabistan'da devlet memuru. Ailesiyle birlikte son 20 yıldır Türkiye'ye tatile geldiğini, bu yıla kadar İstanbul, Bursa, Yalova'ya gittiğini anlatıyor:
"Trabzon'a ilk kez bu yıl geldik. Özellikle Uzungöl'ü çok sevdik. Türkiye gerçekten çok güzel bir ülke. Rize'ye gittik. Ayder Yaylası'nı da gördük ama Uzungöl farklı. Türkiye'de insanlar cana yakın. Zaman zaman dil problemi yaşıyoruz ama bir şekilde anlaşıyoruz. Avrupa'ya göre burada daha rahat ediyoruz. Trabzon'da bir daire alıp, kendi evimizde kalmak istiyoruz."
SUUDİ ARABİSTAN BAŞI ÇEKİYOR
Trabzon Valiliği'nin Al Jazeera'den Güray Ervin'e verdiği bilgiye göre, sadece son iki yılda Arap ülkelerinden kente gelen 1081 kişi, 1271 konut aldı. Suudi Arabistanlı Abdulrahman Al Secait onlardan biri. Al Secait, emekli olduktan sonra ailesiyle beraber geldiği Trabzon'u çok beğendiğini anlatıyor:
"Bu bölgenin halkını çok sevdik ve Trabzon'u yaşanacak yer olarak gördük. Biz yağmuru ve serin havayı seviyoruz. Burada doğanın sunduğu imkânlar çok fazla. Gezilecek, görülecek çok yer var. Bu evde şimdilik tatillerde kalacağız. Daha sonra devamlı kalmayı düşünüyoruz. Bizimle burada çok güzel ilgileniyorlar. Yabancı dil bilen esnaf sayısı çok az. Sadece bu konuda sıkıntı yaşıyoruz. Akıllı telefon uygulamalarıyla veya beden diliyle anlaşıyoruz."
EMLAK SEKTÖRÜ HAREKETLİ
Trabzon'da, Suudi Arabistan vatandaşları başta olmak üzere Kuveyt, Katar, Ürdün'den gelenlere rastlamak mümkün. Turizmle birlikte emlâk sektörü de hareketli günler yaşıyor. Şehrin birçok yerinde Arapça emlâk ilânlarına rastlanıyor.
Trabzon'da gayrimenkûl danışmanlığı yapan Ömer Saka, Arap müşterileri için broşür bastırdı, ofisinin camında yazılı Türkçe ilânların yanına da Arapça karşılıklarını ekledi. Arap müşterileri ile rahat anlaşabilmek için tercüman da çalıştıran Saka, Arapların özellikle Havaalanı ve Yomra bölgesine ilgi gösterdiklerini anlatıyor:
"Araplar, alacakları evin deniz manzaralı olmasını ve yeşillik görmesini istiyorlar. Site içinde ve güvenlikli olması da ayrıca önemli. Ev fiyatları büyüklüğüne ve yerine gore 250 bin lira ile 1 milyon lira arasında değişiyor. Bazı müşterilerimiz evi aldıktan sonra dekorasyon işini bize bırakıp gidiyorlar."
"MAHMEREMİYETE ÖNEM VERİYORLAR''
Trabzon'da, turizm seyahat acentası sayısı beş yılda 53'ten 114'e çıktı. Kemalettin Yiğiter, bir acentada operasyon sorumlusu olarak çalışıyor. Bölgeye yönelik ilginin artmasında Suudi Arabistan'ın Riyad ve Cidde şehirlerinden Trabzon'a direkt uçuş yapılmasının etkili olduğunu söylüyor.
"Uzungöl, Araplar için vazgeçilmez. Hıdırnebi Yaylası, Sümela Manastırı, Ayder ve Karagöl'e turlar düzenliyoruz. Ordu'ya gidip teleferiğe binmek istiyorlar. Genellikle özel araç tercih ediliyor. Mahremiyete onlar da, biz de çok önem veriyoruz. Araçlarımızın dikiz aynaları yukarı bakar. Camları siyahtır. Yaşlı şöförleri tercih ediyorlar."
"2015 YILINDA 1.3 MİLYAR DOLAR BIRAKTILAR''
Trabzon Büyükşehir Belediyesi, tarihi ve turistik yerleri gösteren yön tabelalarına Arapça karşılıklarını yazdı. Esnafın, turistlerle rahat anlaşabilmesi için yabancı dil kursu düzenledi. 135 esnaf sertifika aldı.Trabzon Büyükşehir Belediyesi Basın ve Halkla İlişkiler Daire Başkanlığı'ndan aldığımız bilgilere göre, Trabzon'a 2010 yılında 30 bin Arap turist gelirken bu sayı geçen yıl 410 bine kadar yükseldi.
İlk yıllarda bir Arap turistin kentte ortalama konaklama süresi 1,4 gündü. 2016 yılında bu sürenin 8 güne kadar çıkması, bu yıl kentte 16 otelin daha hizmete açılması bekleniyor. Trabzon Büyükşehir Belediye Başkan Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu, turizm sezonu açılışında yaptığı açıklamada, 2015 yılında Trabzon'un Arap turistlerden 1.3 milyar dolar gelir elde ettiğini belirtti.
'SAKAL TRAŞI ÇOK ÖNEMLİ'
Trabzon şehir merkezinde berber olan Mustafa Özbektaş, Arap turistlerin sayısının artması üzerine dükkânının camına Arapça kelimeler de eklediğini anlatıyor:
"Araplar en fazla sakal traşında titiz davranıyorlar. Sakalın şekli onlar için çok önemli. Kıvrımlarına çok özen gösteriyorlar. Bazen sakal traşının, saç traşından daha uzun sürdüğü de oluyor. El yordamıyla anlaşıyoruz, anlaşamadığım zaman karşı dükkândaki Suriyeli arkadaşı çağırıp yardım istiyorum. Genellikle hepsinin eli bol."
TRABZON'U RİZE TAKŞP EDİYOR
Araplar, tur şirketleriyle gelmek yerine kendileri gelip, gezmeyi tercih ediyorlar. Otellerini, araçlarını, yemeklerini yiyecekleri lokantaları kendileri belirliyorlar. Rize'ye 2013 yılında 25 bin Arap turist gelirken bu sayı geçtiğimiz yıl 47 bine çıktı. Turist sayısını yükseltmek isteyen Rize Valiliği, ulusal ve uluslararası turizm fuarlarına katıldı. Rize'de geçtiğimiz ay yeni bir dört yıldızlı otel hizmete girdi. Önümüzdeki yıl da beş yıldızlı bir otelin açılması plânlanıyor. Rize'ye gelen turistler Fırtına ve İkizdere Vadileri başta olmak üzere Ayder Yaylası ve çevresini geziyorlar.
"ORDU'NUN DERELERİ TURİZME AKIYOR''
rdu Valiliği, Arapları bölgeye çekebilmek için "Ordu'nun dereleri turizme akıyor" ve "Milyonlar Ordu'yu paylaşıyor" adıyla iki tanıtım projesi hazırladı. Bunun yanı sıra, yüzden fazla Arap gazeteciyi davet ederek, Ordu'yu tanıttı. Ordu Valisi İrfan Balkanlıoğlu, Suudi Arabistan'dan direkt uçak seferlerinin de başlayacağını söyledi:
"Tanıtım programları sonrasında, Körfez ülkelerinden gelen işadamları Ordu'da yatırımcı olmak istediklerini belirttiler. Tatil köyleri ve yaşlılara yönelik rehabilitasyon merkezleri, golf sahaları açabileceklerini söylediler. Çaybaşı ilçemizde uygun bir yer bulundu. Gerekli izinlerin alınması için başvurdular. Ordu-Giresun Havaalanımıza 19 Haziran'da Suudi Arabistan'dan ilk sefer gerçekleştirilecek."
Ordu'da da Arap turist sayısı son iki yılda artış gösteriyor. 2013'te 14 bin olan turist sayısı, 2015'te 29 bine yükseldi. Bu yılki beklenti ise 50 bin Arap turistin Ordu'ya gelmesi.