Dolar

34,3061

Euro

37,1912

Altın

3.018,65

Bist

8.885,00

AYM'den iki yıla kadar olan hapis cezalarıyla ilgili yeni karar

Anayasa Mahkemesi, ilk derece mahkemelerinin görevine giren ve kanunda üst sınırı 2 yıla kadar hapis cezasını gerektiren suçlar ve bunlara bağlı adli para cezalarına ilişkin her türlü bölge adliye mahkemesi kararlarının temyiz edilemeyeceğini öngören düzenlemeyi Anayasa'ya aykırı buldu.

6 Yıl Önce Güncellendi

2019-02-15 12:14:49

AYM'den iki yıla kadar olan hapis cezalarıyla ilgili yeni karar

Anayasa Mahkemesinin Resmi Gazete'de yayımlanan kararına göre, asliye  ceza mahkemesinde yargılandığı davada beraat eden kişi hakkındaki beraat kararına  karşı cumhuriyet savcısı tarafından istinaf yoluna başvuruldu.

Bölge adliye mahkemesi ise sanık hakkında mahkumiyet kararı verdi. Bu  kararın sanık tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya, Ankara Bölge Adliye  Mahkemesi 1. Ceza Dairesine geldi. Daire, "ilk derece mahkemelerinin görevine giren ve kanunda üst sınırı  2 yıla kadar hapis cezasını gerektiren suçlar ve bunlara bağlı adli para  cezalarına ilişkin her türlü bölge adliye mahkemesi kararlarının temyiz  edilemeyeceği"ne ilişkin kuralın, Anayasa'ya aykırı olduğu kanısına vararak  iptali için Anayasa Mahkemesine başvurdu. Başvuruda, bölge adliye mahkemesi ceza dairesince mahkumiyet kararı  verilmesi halinde temyiz yolunun kapalı olmasının, ilk defa verilen mahkumiyet  kararına karşı kanun yoluna başvurulamaması sonucuna yol açtığı belirtilerek,  kuralın Anayasa'ya aykırı olduğu ileri sürüldü. Anayasa Mahkemesi, Ceza Muhakemesi Kanunu'nda yapılan değişiklikle  getirilen düzenlemeyi iptal etti.

Yüksek Mahkeme'nin gerekçesinde, Anayasa ile güvence altına alınan hak  arama hürriyeti kapsamındaki hükmün denetlenmesini talep etme hakkının, kişinin  aleyhine verilen bir hükmün başka bir yargı merci tarafından gözden geçirilmesini  isteyebilmesini teminat altına aldığı kaydedildi.

Ceza yargılamasında kanunun, ilk derece, istinaf ve temyiz olmak üzere  üç dereceli yargılama usulü öngördüğü ifade edilen gerekçede, iptali istenen  düzenlemede, ilk derece mahkemelerinin görevine giren ve kanunda üst sınırı 2 yıl  ve 2 yıla kadar hapis cezasını gerektiren suçlar ve bunlara bağlı adli para  cezalarına ilişkin her türlü bölge adliye mahkemesi kararlarının temyiz  edilemeyeceğinin öngörüldüğü hatırlatıldı. Bu kararlara karşı temyiz yolunun kapatılmasının amacının,  yargılamanın makul sürede tamamlanması ve usul ekonomisinin sağlanması olduğunun  anlaşıldığı belirtilen gerekçede, "hafif nitelikteki suçlara ilişkin  mahkumiyetlerin kesin olmasının, hükmün denetlenmesini talep etme hakkına yönelik  orantılı bir sınırlandırma olarak nitelendirilebileceği ancak hürriyeti bağlayıcı  ceza yaptırımını içeren suçların hafif nitelikte olduğunun söylenemeyeceği"  vurgulandı.

"SANIĞA AŞIRI KÜLFET YÜKLEYECEĞİ AÇIKTIR"

İtiraz konusu kuralla, ilk derece mahkemesinin beraat kararının  bozularak ilk defa verilen mahkumiyete ilişkin kararlarına karşı da temyiz  yolunun kapatıldığına işaret edilen gerekçede, şu tespitler yapıldı:

"Yargılamanın makul sürede sonuçlandırılması ve usul ekonomisinin  sağlanması amacıyla da olsa hapis cezasına ilişkin mahkumiyet hükümlerinin  denetime tabi kılınmasının sanığa aşırı bir külfet yükleyeceği açıktır.

İtiraz konusu kuralda, bölge adliye mahkemesinin sadece hükmün  denetlenmesini talep etme hakkını sınırlamayan ilk derece mahkemesinin beraat  kararının onanmasına ilişkin kararlarına değil, ilk derece mahkemesinin beraat  kararının bozularak ilk defa verilen mahkumiyete ilişkin kararlarına karşı da  temyiz yolu kapatılmıştır. Bu durumda ayrım yapılmaksızın bölge adliye  mahkemesinin kanunda üst sınırı 2 yıla kadar hapis cezasını gerektiren suçlar ve  bunlara bağlı adli para cezalarına ilişkin her türlü kararına karşı temyiz  yolunun kapalı olmasını öngören kuralın bütünüyle iptali gerekir."

Haber Ara