İddiaya göre, bir kadın oyuncu, eşcinsel bir işadamını "heteroseksüel" göstermek için kullanılan bir PR çalışmasında yer aldı. Bu oyuncunun Serenay Sarıkaya olduğu iddia edilirken, operasyonu yöneten menajerin Ayşe Barım olduğu konuşuluyor. "Gezi'de ne yaptıysam şimdi daha iyisini yapacağım" dediği iddia edilen Barım'ın, sektördeki gücünü kaset arşivine dayandırdığı ileri sürülüyor.
GEZİ PARKI EYLEMLERİ VE AYŞE BARIM BAĞLANTISI
Ayşe Barım'ın adı, ilk kez 2013 yılında Gezi Parkı olaylarında duyuldu. "Taksim Meydanı'nda isyana çağrı yapan oyuncu grubu Barım tarafından yönlendirildi" iddiası, Barım'ın siyasi olaylarda etkili bir isim olarak görülmesine neden oldu. O dönemden bu yana Barım, her kritik olayda gündeme gelmeye devam etti.
Bazı yapım şirketlerinin ve kast ajanslarının, sektördeki projeleri kontrol ederek rekabeti engellediği iddiaları uzun süredir konuşuluyor. Barım'ın yönettiği oyuncu grubu dışında kalan isimlerin iş bulmakta zorlandığı, birçok oyuncunun bu baskılar nedeniyle mesleğini bırakmak zorunda kaldığı belirtiliyor. "Bu sistem artık çürümüş durumda" diyen oyuncular, sosyal medyada seslerini duyurmaya çalışıyor.
"OYUNCULAR İSYANDA: SİSTEM ÇÜRÜDÜ!"
Son günlerde birçok oyuncu, sektördeki zorbalık ve tekelleşme düzenine karşı tepkilerini sosyal medyada dile getirdi. Oyuncu Başak Daşman, durumu "O'nunla ters düşersen işin rast gitmez" sözleriyle özetlerken, Melisa Sözen ise sektörün sadece belli bir zümre için döndüğünü belirtti. Oyuncuların açıklamaları, mağduriyetlerin boyutlarını gözler önüne seriyor.
Ayşe Barım ve sektörde faaliyet gösteren 21 şirket hakkında Rekabet Kurulu tarafından soruşturma başlatıldı. Ayrıca İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı da Barım'ı mercek altına aldı. İddiaların odağındaki isimlerin ifadeleri alınacak.
KASET ARŞİVİ VE MAFYALAŞMA İDDİALARI
"Kuşçubaşı Eşref" adlı sosyal medya hesabının iddialarına göre, Barım'ın elinde birçok ünlünün gizli görüntüleri bulunuyor. Bu görüntülerin cinsel içerikli olduğu kadar uyuşturucu kullanımı ve şiddet içeren videolar olduğu da öne sürülüyor.
Sanat dünyasında adil rekabet koşullarının sağlanması gerektiğini belirten birçok uzman, sektördeki bu çürümüş düzenin sona erdirilmesi için harekete geçilmesi gerektiğini ifade ediyor. "Herkesin şapkasını önüne koyup bu sistemi düzeltmesi şart" diyen sektör çalışanları, çözüm için ortak hareket çağrısı yapıyor.
Menajer Ayşe Barım, hakkındaki tüm iddiaları reddederken, yasal yollara başvuracağını açıkladı. Ancak Türkiye'nin gündemine oturan bu iddialar, sadece Barım'ı değil tüm sektörü ilgilendiren büyük bir sorun olarak görülüyor. Şimdi gözler, Rekabet Kurulu ve savcılığın yürüteceği soruşturmalara çevrilmiş durumda.
Ayşe Barım Kimdir?
Ayşe Barım, 26 Temmuz 1970 tarihinde İstanbul'da dünyaya geldi. Eğitim hayatına English High School for Girls'te devam eden Barım, Boğaziçi Üniversitesi İngiliz Dili ve Edebiyatı Bölümü'nden mezun oldu. Üniversite eğitiminin ardından iletişim alanında eğitim almak üzere Londra'ya gitti ve burada iki yıl boyunca çalışarak deneyim kazandı.
1992-2001 yılları arasında Kanal D, ATV ve Hürriyet gibi kuruluşlarda promosyon direktörlüğü, Akmerkez'de reklam ve halkla ilişkiler müdürlüğü görevlerinde bulundu. Daha sonra Klan-Euro RSCG'de müşteri ilişkileri direktörlüğü, 1 Numara Hearst'te genel müdür yardımcılığı ve DMC'de genel müdürlük yaptı.
2002 yılında kendi ajansı ID İletişim'i kuran Barım, sanatçılara menajerlik ve basın danışmanlığı hizmeti sunmaya başladı. Ajansı kısa sürede Türkiye'nin en önde gelen iletişim ajanslarından biri haline geldi. Serenay Sarıkaya, Hazal Kaya, Hande Erçel, Halit Ergenç ve Bergüzar Korel gibi birçok ünlü ismin menajerliğini üstlenen Barım, aynı zamanda sosyal medya danışmanlığı, televizyon ve sinema projelerine basın ilişkileri hizmeti sunmaya devam ediyor.
Barım, yaklaşık 30 yılı aşkın kariyerinde, iletişim ve menajerlik alanında sayısız projede yer alarak sektörde güçlü bir yer edinmiştir.