Dolar

34,3061

Euro

37,1912

Altın

3.018,65

Bist

8.885,00

Bahçeli: Anayasa Mahkemesi artık milli güvenlik sorunudur

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Anayasa Mahkemesi'ne sert tepki gösteren açıklamalarda bulundu.

10 Ay Önce Güncellendi

2024-02-09 17:33:14

Bahçeli: Anayasa Mahkemesi artık milli güvenlik sorunudur

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Anayasa Mahkemesi artık milli güvenlik sorunudur. Mahkeme başkanı ve mahut üyeler devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünün, toplumsal huzur ve güvenliğin muarızı haline gelmişlerdir. Böyle gidemez, böyle bir mahkeme yapısı Türkiye'de yüksek yargı organları içinde yer alamaz, almamalıdır." dedi.

Bahçeli, ATO Congresium'da düzenlenen "Milliyetçi Hareket Partisinin Kuruluşunun 55. Yıl Dönümü Kutlama Etkinlikleri Programı"nda yaptığı konuşmada, bugünün, partisinin siyasi ve fikri mücadele tarihinin bergüzarı mahiyetinde kutlu bir gün olduğunu söyledi.

Partisinin 55'inci kuruluş yıl dönümünün hayırlı olmasını dileyen Bahçeli, 55 yıllık bir tarih birikiminin itibarıyla, siyasi olgunluk çağına vasıl oldukları için bahtiyar olduklarını ifade etti.

MHP'nin, "Devlet ebed müddet, millet ebed müddet" felsefesinin, tarihin derinlerinden duyulan Kızılelma çağrısının, Turan ülküsünün ve İ'la-yı Kelimetullah davasının teslim alınamaz siyasi burcu olduğunu ifade eden Bahçeli, barış ve huzur beklentileriyle girilen 21'inci yüzyılın ana meselesinin adalet, huzur ve adil paylaşım arayışı olduğunu söyledi.

"TÜRK KUŞAĞI: TÜRKİYE'NİN BÜYÜK STRATEJİSİ"

Gazze'de katledilen bebek, çocuk, kadınların ve masum insanların, uluslararası toplumun acıklı ve aciz halini gözler önüne serdiğini dile getiren Bahçeli, küresel adaletin yerlerde süründüğünü, mazlumların feryatlarının her coğrafyadan duyulduğunu bildirdi.

Hazırladıkları "İnsanlığın Huzur Projesi" ile aslında huzurun tıpkı hürriyet gibi bir insan hakkı olduğunun belgelendiğini dile getiren Bahçeli, hedeflerinin hem toplumsal huzura hem de insanlık huzuruna hizmet edecek bir bakış açısını samimiyetle göstermek ve paylaşmak olduğunu ifade etti.

Bahçeli, şöyle konuştu:

"Dünyanın çok kutuplu yeni denkleminde, Türk jeopolitiğini merkezine koyan, bölgesel ve küresel dinamikleri, kayganlaşan güç dengelerini analiz sürecine dahil eden 'Türk Kuşağı: Türkiye'nin Büyük Stratejisi' çalışmamızla uzun yıllardır savunduğumuz düşüncelerimizi güncelleyip vizyon haline getirdik. Nitekim Türk dünyası ekseninde yeşeren ümitlerin her alana yayılarak kutlu bir dilek gibi milli vicdanda mahfuz tutulan Türk Birliği'nin bu yüzyıl içinde mutlaka gerçekleşeceğini öngörüyoruz. Devir artık Türk devridir."

"ÇIKARININ PEŞİNE DÜŞENLER DAVA ADAMI OLAMAZ"

Türk kuşağı ve Türk devrinin, adaletin, barışın, huzurun, güvenliğin, refahın, istikrarın yakın gelecekteki cazibe merkezi ve sivrilen adresi olduğunu belirten Bahçeli, "Siyasette önceliğimiz, istikrarlı, iddialı, sosyal ve ekonomik sorunları temelinden çözmüş bir Türkiye'nin uluslararası ilişkilerde oyun kurucu vasfıyla dünyanın barış, huzur ve refahına azami ölçüde destek olması, katkı vermesidir." dedi.

Bahçeli, yeni yüzyılın "Lider Ülke Türkiye Yüzyılı" olması konusunda tükenmeyen bir enerjiyle faaliyetlerini yoğunlaştıracaklarını belirterek geçmişten ilham alarak, yaşanmış ızdıraplı dönemleri unutmayarak tarihin parlak sayfalarını geleceğin Türkiye'sine mutlaka taşıyacaklarını ve hatta aşma iradesi göstereceklerini bildirdi.

Türk'ün ve Türk milletinin kaderi neyse milliyetçi-ülkücü hareketin kaderinin aynısı olduğunu belirten Bahçeli, "Dava ve iddia sahibi olmanın sorumlulukları vardır. Nefis terbiyesi olmadan dava insanı olmak imkansızdır. Çıkarlarının peşine düşenler, tarlası sırtında gezenler, sağın solun telkiniyle, onun bunun tahrikiyle fitneye bedenlik yapanlar, bununla da kalmayıp kurt ininde çakal besleyenler bizim gibi olmayacakları gibi mertlik taslayamaz, dava adamlığı postuna oturamaz." diye konuştu.

"ANAYASA MAHKEMESİ ADALET VE HUKUK İLKELERİNE AVAŞ AÇMIŞTIR"

Anayasa Mahkemesi'nin 6 Şubat 2020'de, Çağlayan Adliyesi'nin önünde etkisiz hale getirilen teröristlerden birinin lehine hak ihlali kararı verdiğini ifade eden Bahçeli, şöyle devam etti:

"Anayasa Mahkemesi adalet ve hukuk ilkelerine savaş açmıştır. 6 Şubat 2020'de hak ihlali kararıyla ödüllendirilen DHKP-C'li terörist tam 4 yıl sonra hunhar bir terör saldırısı esnasında hamdolsun imha edilmiş, adalet bir nebze de olsa yerini bulmuştur. Fakat Anayasa Mahkemesi haini haklı görmüş, Türk polisi de hak öyle değil böyle olur mesajıyla gereğini yapmıştır. Mahkeme başkanı, utanmadan sıkılmadan hala Anayasa Mahkemesi kararlarının 153'üncü maddeye göre kesin olduğundan bahisle gerçek ve tüzel kişileri bağlayacağını iddia etmektedir.

Bay Zühtü, senin ve bir kısım üye arkadaşının aklayıp hak ihlali kararıyla taltif ettiğiniz cani 6 Şubat'ta terör saldırısına teşebbüs etti, polislerimizi yaraladı ve bir vatandaşımızın da hayatına mal oldu, haberin oldu mu? Bu rezaleti duydun mu? Hak ihlali kararlarıyla Türk milletinin ve Türkiye Cumhuriyeti'nin egemenlik ve tarihsel haklarına ölümcül darbeler vurduğunuzu ne zaman ve daha neyin olması sonucunda görecek ve anlayacaksınız? Behey vicdansızlar, teröristin hakkı mı olur? Teröre hak mı verilir? Dünyanın neresinde hukuka ihanet gölgesi düşürülmüştür? Anayasa'nın 153'üncü maddesinin bireysel hak ihlali kararlarını kapsamayacağına göre, neyin dayatmasını yapıyorsunuz? Kimlere mesaj ulaştırıyorsunuz? Nereye hizmet ediyorsunuz?"

"ANAYASA MAHKEMESİ MİLLİ GÜVENLİK SORUNUDUR"

Çağlayan Adliyesi'nin polis kontrol noktasına gerçekleşen saldırı nedeniyle polislere ve adliye çalışanlarına geçmiş olsun dileğinde bulunan Bahçeli, vefat eden vatandaşa da Allah'tan rahmet diledi.

Bahçeli, şöyle devam etti:

"Anayasa Mahkemesi artık milli güvenlik sorunudur. Mahkeme başkanı ve mahut üyeler devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünün, toplumsal huzur ve güvenliğin muarızı haline gelmişlerdir. Böyle gidemez, böyle bir mahkeme yapısı Türkiye'de yüksek yargı organları içinde yer alamaz, almamalıdır. Verdiği skandal hak ihlali kararlarıyla iç barış ve huzur ortamını sarsan ve kaos üretim merkezi olduğunu teyit eden Anayasa Mahkemesi, tekrar ifade ediyorum ki ya kapatılmalı ya da yeni baştan yapılandırılmalıdır. DEM'cilerin, DEM'lenmiş CHP'nin ve diğer marjinalleşmiş yedeklerinin Anayasa Mahkemesini siyasi siper haline getirmeleri Türk hukuk sistemine sürülmüş kara bir lekedir. Teröriste hak ihlali kararı veren bir mahkeme Türk milletinin mahkemesi olamaz, bunun adına da adalet denilemez."

"HAKLIYDIK AMA, HAKKIMIZ YENDİ"

MHP'nin 55 yıldır dava ve demokrasi mücadelesini hukuk sınırlarına bağlı kalarak yürüttüğünü belirten Bahçeli, "Haklıydık ama hakkımız yendi. Gözümüzden yaşlar, içimizden kanlar aktı, yine de kalkıp devlete bir şey demedik." şeklinde konuştu.

Bahçeli, ülkücü camiadan hayatını kaybeden önemli isimleri de hatırlatarak, "23 Kasım 1970'te ciğerlerine hava basılıp üç gün süreyle işkence yapıldıktan sonra pencereden atılarak şehit edilen Ankara Erkek Teknik Yüksek Öğretmen Okulu öğrencisi Dursun Önkuzu'nun hayat ve varlık hakları yok sayılırken çürümüş demokratlar, küstah özgürlük savunucuları neredeydi? Hangi deliktelerdi? Dava arkadaşlarımızın uğradıkları meşum ve menfur saldırılarının bedelini şimdi kimler, nasıl ödeyebilecek?" ifadelerini kullandı.

CHP'NİN YENİ ADRESİ KANDİL'DİR

Anayasa Mahkemesi'nin adalet ve hukuka kesif bir cephe açtığı kanaatinde olduklarını belirten Bahçeli, şöyle devam etti:

"DEM'lenmiş CHP'nin Anayasa Mahkemesini mevzi yapmasını, bölücü teröristlerin dayanak haline getirmelerini dış bağlantılı bir operasyon olarak değerlendiriyoruz. Yeminli Türkiye düşmanları faaldir. Ülkemize operasyon çekilmektedir. 31 Mart'ta Türk milleti operasyon maşalarına hesap soracaktır. Merkezi yönetimle uyumlu yerel yönetimlerin tesis ve tecellisi Türkiye'nin gücüne güç katacaktır. CHP'nin yeni adresi Kandil'dir. DEM, CHP'yi kafa kola almış, tehditlerle zincire vurmuştur. Özgür Bey erkenden havlu atmış, nihayet çuvallamıştır. Cumhur İttifakı devlete sahip çıkacak, vatana sahip çıkacak, bayrağa sahip çıkacak, demokrasiye sahip çıkacak, milli kaynaklara sahip çıkacak, istiklale sahip çıkacak, Türkiye Yüzyılı'nın mimarı olacaktır."

Devlet Bahçeli, hedeflerinin, etnik köken, dil ve din farklılıklarına bakılmaksızın bütün vatandaşların Türk milletinin eşit ve onurlu bireyleri olarak huzur, güven, refah ve mutluluk içinde bir arada kardeşçe yaşayacağı bir Türkiye olduğunu ifade etti.

Gelecek dönemde gündeme alınmasını ve mutabakata bağlanmasını temenni ettikleri 9 öncelikli konu başlığı olduğunu belirten Bahçeli, bunlar arasında ilk sırayı yeni bir anayasa yazımının aldığını söyledi.

100 MADDELİK YENİ ANAYASA

Milliyetçi Hareket Partisi'nin 100 maddelik yeni anayasa teklifiyle hazırlığını çoktan tamamladığına dikkati çeken Bahçeli, şunları kaydetti:

"Devlet ve toplum düzenini Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'yle tam manasıyla uyumlu hale getirecek yasal düzenlemeler yapılmalıdır. Nimet ve külfet dengesini isabetle kuracak bir vergi reformu hayata geçirilmelidir. Büyükşehir Belediye Kanunu, Belediye Kanunu, İl İdaresi Kanunu ve Köy Kanunu yeni ihtiyaçlar ve idarenin bütünlüğü çerçevesinde ele alınmalıdır. Terörle mücadeleye eklemlenen ve bölücülüğü etkisiz hale getirecek milli bir strateji oluşturulmalıdır. Toplumsal şiddete sıfır tolerans gösterecek bir mücadele planı hazırlanmalıdır. Etik ve ahlaki ilkeler kapsamında, toplumsal yozlaşmaya sebep olan sosyal medya başta olmak üzere dizi filmlere, ekonomik sömürü çarkını döndüren fırsatçılara, inanç istismarına çanak tutan merdiven altı yapılara etkin denetimler uygulanmalıdır. Başta İstanbul olmak üzere şehirlerimizin altyapısı güvenli hale getirilmeli ve mevcut riskli yapıların dönüştürülmesine hız verilmelidir. Devlete yuvalanan, varlığımızı ve birliğimizi riske atan, hala aktif olan kripto damar ile FETÖ benzeri her türlü yapının kararlılıkla ve kesinlikle üzerine gidilmelidir."

Haber Ara