MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Danıştay'ın "Öğrenci Andı" kararına ilişkin, "Terörle mücadelenin kahramanca sürdürüldüğü bugünkü zaman diliminde Andımız ile ilgili geçmişteki bir hatanın tamir ve telafisi bizi memnun ettiği gibi, geleceğe dair umutlarımızı daha da güçlendirmiştir. Adımız Türk olduğuna göre Andımızın da Türk olması tarihi mecburiyettir." dedi.
Bahçeli, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, Milli Eğitim Bakanlığının 1933'de yayımladığı bir genelgeyle ilk ve orta dereceli okullarda "Andın" okutulmasına karar verildiğini ve konuyla ilgili tutum ve duruşunu çok net gösterdiğini ifade etti.
"Andımız" uygulamasına 2012'de ortaokullarda ve 2013'te de ilkokullarda son verildiğini anımsatan Bahçeli, 8 Ekim 2013 tarihli Milli Eğitim Bakanlığı İlköğretim Kurumları Yönetmeliği'nde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 1. maddesinin, Danıştay 8. Dairesinin oy çokluğuyla aldığı karar sonucunda iptal edildiğini vurguladı.
Yargı süreci tamamlanmamış olsa da okullarda "Andın" okutulmasının artık mümkün hale geldiğini, yargı kararının uygulanmasıyla ilgili sorumluluğun da bundan sonra Milli Eğitim Bakanlığında olduğunu ifade eden Bahçeli, "Çözülme sürecinin en karanlık döneminde Andımız kurban seçilmişti. 'Ne Mutlu Türküm Diyene' seslenişi her taraftan silinmiş ve kazınmıştı. Bu durum elbette yanlıştı, vahim bir sapma haliydi. Kabullenmemiz imkansızdı. Sonuç itibariyle çok yoğun itiraz ve tepkimizi dile getirdik, Andımızı sahiplendik." değerlendirmesini yaptı.
Danıştay 8. Dairesinin, mahşeri vicdana tercüman olduğunu, Türk milletinin ruh kökünden fışkıran çığlığa bigane kalmadığını, kalamadığını vurgulayan Bahçeli, şöyle devam etti:
"Andımızdan rahatsız olmaya, Andımızı hırpalamaya ve yaftalamaya hiç kimsenin hakkı yoktur. Andımız Türk milletine mensubiyet şuurunun tezahürüdür.
Terörle mücadelenin kahramanca sürdürüldüğü bugünkü zaman diliminde, Andımız ile ilgili geçmişteki bir hatanın tamir ve telafisi bizi memnun ettiği gibi, geleceğe dair umutlarımızı daha da güçlendirmiştir. Adımız Türk olduğuna göre Andımızın da Türk olması tarihi mecburiyettir.
Peki, Danıştayın vermiş olduğu karara gölge düşürmek için kuyruğa girenlere, adeta tahammülsüzlük yarışına heves edenlere ne oluyor? Neden kabus görmüş gibi hareket edip, yıkım ve çözülme süreçlerinin kötü hatıralarına sarılıyorlar? Ne var Andımızda? Neresi sinirlerini bozuyor, neyi vicdanlarını bulandırıyor? Türküm demek suç mu? Doğruyum demek yanlış mı? Çalışkan olmak gaflet mi? Eğer Andımıza cephe alanlar, kripto damarın karanlık failleri değilse merakla soruyorum, dertleri nedir? Bu hazımsızlık niyedir? Bu ülkenin adı Türkiye Cumhuriyeti, üzerinde yaşayan millet ise Türk'tür."
Bahçeli, TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı AK Parti Yozgat Milletvekili Bekir Bozdağ'ın, Danıştayın kararına ilişkin değerlendirmelerini de eleştirdi.
"81 ilde basın açıklaması yapan malum bir sendikanın başkanı da durum muhasebesi ve özeleştiriyi yapacak milliliği göstersin." değerlendirmesinde bulunan Bahçeli, şunları kaydetti:
"Andımızı fıtrat ve köküne uygun okumak isteyen varsa kendi bilir. Ancak Türk milletinin Andına kimse karışmasın, hiç kimse ortalığı karıştırmasın. Andımızın neresinde sorun vardır? And Türk'tür, çünkü anı Türk'tür, ati Türk'tür, vatan Türk'tür, millet Türk'tür. Ağaç kovuğundan çıkmadık, gökten zembille inmedik. Tesadüfen olmadık, toplamayla oluşmadık. Tarihte Türk'tük, halde Türk'üz, istikbalde de Türk olacağız. Papaz kuş gibi uçar gider yargı kararı denilir. Andımızla ilgili yine yargı karar verir, ne var ki karşı çıkılır. Bunun neresi adil, neresi ahlakidir? Andımız milli kimliğimizin alameti farikalarından birisidir. Sevmeyen varsa sussun, okumayacak varsa kendi işine baksın."
Bahçeli, Twitter'daki açıklamasının sonunda, "Andın" sözlerinin yer aldığı paylaşımda bulundu.