Bahçeli: 'Hükümet kaybetsin de nasıl kaybederse kaybetsin' demeyiz
Bahçeli 'Hükümet kaybetsin de nasıl kaybederse kaybetsin diyenlerden olmadık. Çünkü biz Türk milliyetçisiyiz' dedi.

Oluşturma Tarihi: 2016-11-29 10:42:39

Güncelleme Tarihi: 2016-11-29 10:42:39

TİMETURK | HABER MERKEZİ

Grubunda konuşan Devlet Bahçeli ekonomi konusunda açıklamalar yaptı.

Bahçeli şunları söyledi:

15 Temmuz ihanet girişimiyle yurdumuzu teslim almaya çalışan alçaklar, sinsi çalışmaları devreye aldılar. Kur üzerinde baskı kurarak, ekonomik dengeleler oynanarak, sıcak para kozu kullanarak Türkiye köşeye sıkıştırılmak istenmektedir. Hevesleri kursaklarında kalan hıyanet odakları son günlerde nabız yoklamaktadır. Biz bunun bir benzerini 2000-2001 yıllarında yaşamıştık. Bir gecede faiz ve döviz fırlamıştı. Yaşanan ekonomik kriz yıllardır peşimizi bırakmadı. Türkiye'nin bağımsız ve dik duruşundan ürperen sıcak para lobisi ülkemizi terbiye etmeye zorladı. Aynı oyun, aynı tertip şimdi yeniden tedavüldedir. Hükümet kaybetsin de nasıl kaybederse kaybetsin mantığı içinde değiliz. Aynı tezgah yeniden tedavüldedir. Dün bizi acımasızca eleştirenlere, ekonomik krizlerden medet umanlara siyasi üslupla yaklaşıyoruz. Yabancılarla işbirliği yapmak Türkiye'ye ihanettir. Bizi diğerlerinden ayıran vasıflardan birisi de budur, kolayını tercih edebilir, kötü tablodan dolayı hükümeti tenkit edebilirdik. O zaman tıpkı 2001 ve devamı yıllarda görüldüğü gibi siyasi muhataplarımızın durumuna düşer, ülkemizin üzerine yük bindirirdik. Ülkemizin ekonomisi alarm vermektedir.

Hükümet çevresinin faiz indirilmesi görüşleri sıklıkla gündemdeyken Merkez Bankası'nın faiz silahına sarılması, AP'nin kararıyla ters tepmiş, dövizin artması durdurulamamıştır. Türkiye ekonomisi dar boğaza düşmüştür. Kur, faiz, enflasyon döngüsü birbirini teşvik ederek ekonomiyi rehin alacaktır. Uluslararası ilişkilerdeki gelgitler dövizin tansiyonunu canlı tutmaktadır. Dövizdeki gelişmeleri tek başına küresel gelişmelerle ilişkilendirmek doğru değildir. Daha çok demokrasi, daha çok insani hak diyerek dövizden yağma yapanlara engel olabiliriz. Yapısal reformları harekete geçirerek kriz severleri şaşkına çevirebiliriz. Milletimiz zam ve vergi artışlarına direnerek güçlükle ayakta durmaktadır. Aç yatıp aç kalkanlara dövizleri bozdurun demek mağdur ve mazlumlara alay etmektedir. Banka hesapları kabarık kaymak tabaka fedakarlık yapsın, bi zahmet bankalar daha az kar etsin.

Ekonomik alaboranın külfetini vatandaşların sırtına yüklemek haksızlıktır. Hani tüm dünya bizi kıskanıyordu? Hani gıpta ile bakıyordu? Hani 14 yılda 3 Türkiye olmuştu? Türkiye ekonomisi yıprandıkça yalnızlaşmaktadır. Sorunlar ağırdır. Ekonomideki sorunlar hepimizi ilgilendirmektedir. Türkiye ekonomisinin kırılgan bünyesini tedavi etmek tek seçenektir. Küresel sermaye Türkiye'nin siyasi barometresine odaklanmıştır. Pes etmeyeceğiz. Türk lirasının kullanım alanı genişletilmeli, milli paramızın namusunu müdafaa etmeliyiz. Türk lirası Türk milletinin direncidir. Hükümet aldığı kararları daha derinleştirmelidir. Kararlı durursak hep birlikte bir millet, devlet olduğumuzu unutmazsak helal lokmamızı gaspetmeye kimsenin gücü yetmeyecektir. Bu kısır döngünün bitmesini yürekten istiyoruz. Kararlı olursak, hep beraber bir devlet olduğumuzu unuttuysak emeğimizi gasp etmeye kimse cesaret edemeyecektir. Bize düşen sineklerden yakınmak değil, bataklıklarını kurutmaktadır.