Dolar

34,6055

Euro

36,3356

Altın

2.926,93

Bist

9.659,96

Bahçeli ve Kılıçdaroğlu'ndan 'Kavurmacı' açıklamaları

Kadir Topbaş'ın damadı Ömer Faruk Kavurmacı için verilen tahliye kararı uzun süre tartışıldı. Konu ile ilgil Bahçeli ve Kılıçdaroğlu'ndan da yorum geldi.

8 Yıl Önce Güncellendi

2017-05-09 14:44:46

Bahçeli ve Kılıçdaroğlu'ndan 'Kavurmacı' açıklamaları

TIMETURK | HABER MERKEZİ

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş'ın damadı Ömer Faruk Kavurmacı'nın sağlık sorunları nedeniyle tahliye edilmesine ilişkin tartışma devam ediyor.

Grup toplantısının ardından ise gazetecilerin sorularını cevaplayan Bahçeli, şunları söyledi:

"FETÖ ile mücadele kesintisiz sürdürülmelidir. Kim olursa, nereye kadar uzanırsa, kimin yakını olursa olsun herhangi bir ayrıcalık tanınmamalıdır. Ancak Türkiye'de tıbba güvenmek gerekir. Tıp insanları ölümcül bir hastalığın olduğu kararında olursa mahkemenin kararına da saygı duymak gerekir. Ancak öyle bir hastalığı da duyulmamıştır. 113 bin insanımızın istismarını bir kişi ile başka türlü alanlara çekmek doğru olmaz. Ben şahsen doğru bulmuyorum. Ergenekon davaları sırasında çok büyük hastalığı olan bir şahsın hayatını kaybetmesi de düşündürücü bir örnek olarak ortadadır."

KILIÇDAROĞLU NE DEDİ?

Kemal Kılıçdaroğlu ise grubunda yaptığı konuşma başlıklarından birini buna ayırdı. Kılıçdaroğlu şunları söyledi:

"Şimdi İstanbul'da büyükşehir belediye başkanının bir yakını. Hasta diye doktordan bir rapor alıyor. Tahliye ediliyor. Niçin tahliye edildi diye sormuyorum, aynı pozisyonda olanlar neden tahliye edilmiyor? Onu soruyorum ben. Bakın size örnek vereceğim. Şu anda cezaevlerinde ölümü bekleyen, ağır ve sürekli hastalığı olan 841 kişi bulunuyor. Niye bunlar tahliye edilmiyor? Vicdansa vicdan, eşitlikse eşitlik, neden bunlar için geçerli değil? Son 5 yılda hasta olmalarına rağmen tahliye edilmeyen kişilerin sayısı 451. Hangi ahlakla bunları tahliye etmediniz? Bu mudur vicdan, nedir bu Allah aşkına?Fatih Hilmioğlu, hepimiz gayet iyi biliyoruz. Bir kumpas sonucu alındı içeri, doktor raporu vardı. Ama emir gelmediği için, talimat gelmediği için, hakimler de korktuğu için gereğini yapamadılar. Ta ki AYM “Bu kadarı da olmaz, insafsızlıktır” dedi. Öyle çıktı.

Ergenekon davasında Kuddisi Okkır Ergenekon'un kasası olarak tutuklandı. Yargılandı. Kasa dedikleri Kuddisi Okkır hastalandı, dışarı cenazesi çıktı arkadaşlar. Bu kararı verenler vicdan azabı duyuyorlar mı arkadaşlar? Tuğgeneral Levent Ersöz, bedeni hapishanede çürüdü. Tahliye edilmedi ve öldü arkadaşlar. Hangi vicdan, hangi ahlak? Mehmet Haberal, bütün dünyanın takdir ettiği bir akademisyen. Daha yeni ödül aldı. Mehmet Haberal hastanede yatarken, neden hastanede yatıyor diye doktorlarını tutukladılar. Hapishaneye koydular. Ve AYM kararıyla çıktı. Hangi ahlak, hangi vicdan, hangi hukuktan bahsediyoruz? Miraz Bebek arkadaşlar, 8 aylık. Hapishanede, annesiyle beraber. Hangi hukuktan bahsediyorlar? Serhat Şimşek, cezaevinde felç geçirdi. Bağırsakları dışarıda, torba içinde. Akli dengesi bozulduğundan bağırsaklarıyla oynamasın diye elleri kelepçeli. Bu halde tahliye edilmedi. Bunlarda ne var arkadaşlar? Ahlak mı var, vicdan mı var?Gülay Çetin, hapishanede. Mide kanseri olmuş. Aylarca tahliyesini beklediler. “Buradan tabutla tahliye olmak istemiyorum” dedi. Adli Tıp'a gittiler, onlar da raporunu gönderdi. Çıksın diye. Çıkamadı. Öldükten sonra tahliye raporu geldi. 73 yaşında gazeteciler var, sağlık sorunları var. Tahliye edilmiyorlar, bir tek adamın iradesine bakılıyor. O tek adama bakan tüm yargıçlara sesleniyorum, siz yargıç değilsiniz."

Haber Ara