Bakan Soylu: İspat etsinler istifa etmeyen namerttir
İçişleri Bakanı Soylu, 'Büyükçekmece'de polis evleri basıyor, 'Hangi partiye oy verdiniz?' diye soruyor' iddiaları karşısında çok net konuştu. Soylu, ''Türkiye'ye taahhüdüm vardır. İspat etsinler istifa etmeyen namerttir! Çok net söylüyorum. Boş kağıdın altına imzamı atarım...'' ifadelerini kullandı.

Oluşturma Tarihi: 2019-04-12 23:53:59

Güncelleme Tarihi: 2019-04-12 23:53:59

Habertürk'te Hülya Hökenek'in suduğu 'Enine Boyuna' programına telefonla bağlanan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, 'Büyükçekmece'de polis evleri basıyor, 'Hangi partiye oy verdiniz?' diye soruyor yönündeki iddialara çok sert çıktı.

Bakan Soylu, ''Büyükçekmece'de kimin hangi oy tercihini kullandığını sorması. Biz hem kurumlarımıza hem de vatandaşlarımıza karşı sorumlu insanlarız. Ağzımızdan çıkan lafı ölçmemiz gerekir. En ufak bir şey varsa, ben iddialı bir adamım. En ufak bir şey varsa burada Habertürk'e bağlandım. Türkiye'ye taahhüdüm vardır. İspat etsinler istifa etmeyen namerttir!'' ifadelerini kullandı.

Bakan Süleyman Soylu konuşmasında şu ifadeleri kullandı:

"TÜRKİYE'NİN ÖVÜNECEĞİ EN ÖNEMLİ KIYMETLERDEN BİR TANESİ SEÇİMDİR"

Bizim Türkiye'de en kıymetli hazinemiz seçim ve demokrasimizdir. Devlet seçimin, vatandaşın hür iradesinin sandığa yansıması konusunda çalışmalarını eksiksiz yapmakla mükelleftir. Siyasi şapkalarımız olabilir. Ama bizi bu millet bu siyasi şapkalarımızla görevlendirdi. İlk kez seçim yapıyor değiliz. Türkiye 1946'da talihsiz sopalı seçim yaşadı. Bir de 1982 Anayasası seçiminde yaşadı. Bunlar arızalı seçimlerdi. 1982 seçiminde kullanılmayan oylar kullanıldı. Oyun nasıl kullanılacağı sandık başkanı ve herkes tarafından görüldü. Çok ince bir zarfta vatandaşın attığı oy görüldü. Benim İçişleri Bakanlığım döneminde 3 kez seçime gittik. Benden önce de defalarda gittik. Bir kişi şunu söylesin. Türkiye'nin doğu, batı, kuzey, güneyinde polis, jandarma ve bizim dönem dönem destek aldığımız korucularımız, seçimlerin güvenliğini ortaya koydu. Üzülmediğimiz olaylar var mı evet var. Mesela Malatya'daki müessif hadiseler. Şu anda Türkiye'nin övüneceği en önemli kıymetlerden bir tanesi seçimdir.

"EN UFAK BİR ŞEY VARSA İSTİFA ETMEYEN NAMERTTİR"

Seçimden sonraki itirazlar da hukuk çerçevesindedir. Ben o konuya girmiyorum. Buraya bağlanmamın sebebi başkadır. Bu kadar başarılı bir şekilde seçim güvenliğini sağlayan, en ufak görev alanı taşmasını gerçekleştirmeyen Büyükçekmece'de kimin hangi oy tercihini kullandığını sorması. Biz hem kurumlarımıza hem de vatandaşlarımıza karşı sorumlu insanlarız. Ağzımızdan çıkan lafı ölçmemiz gerekir. En ufak bir şey varsa, ben iddialı bir adamım. En ufak bir şey varsa burada Habertürk'e bağlandım. Türkiye'ye taahhüdüm vardır. İspat etsinler istifa etmeyen namerttir! Çok net söylüyorum. Boş kağıdın altına imzamı atarım. Bu kadar acımasız bir şekilde bir infaz ortaya koymayalım. Orada bizim ne yaptığımız, ne yapmak istediğimiz, idari ve adli tahkikatın nasıl sürdüğünü, bunun bugünün olayı olmadığını, bunun bir başlangıcı olduğu. Bu olayı yapanın hiç kusur günahı yok mu? Bu olayı yapan oradaki bizim polis kardeşlerimiz mi?