TİMETURK I HABER MERKEZİ

İLKHA'nın haberine göre Balıkesir Bandırma 2 No'lu T Tipi Cezaevinde mmahkumlar, Ramazan ayına uygun iftar ve sahur düzenlemesi için talepte bulunmalarına rağmen herhangi bir düzenleme yapılmadı.

Mahkûmların yakınlarına haber vermesiyle ortaya çıkan olayda, ceza çeken mahkumların aileleri Adalet Bakanlığ'ını göreve çağırarak bu mağduriyetin giderilmesini istediler.

Toplamda 3 bine yakın tutuklu hükümlü ve personelin kaldığı Bandırma 2 Nolu T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu yerleşkesinde biri açık olmak üzere 3 cezaevi bulunuyor.

Ahmet Arslan isimli tuutklunun yazdığı mektupta, kendisinin daha önce bulunduğu Bursa H Tipi Cezaevinde Ramazan ayında cezaevi idaresi tarafından öğünlerde düzenleme yapıldığını, ancak Bandırma Cezaevinde idareye defalarca dilekçe yazmalarına rağmen bu konuda her hangi bir adım atılmadığını ve cezaevi yönetiminden kendilerine cevaben “yemekler açık cezaevinden geliyor, bizim elimizden bir şey gelmiyor” denildiğini yazdı.

Mektubunda sahur yemeğinin öğlen saatlerinde geldiğini belirten Arslan, “Uzun yaz günlerinde yemekler haliyle soğuyor ve yemekleri ısıtıp yeme gibi bir imkânımız da bulunmuyor” diye yazdı.

Arslan, yetkililere çağrıda bulunarak “Kendileri sıcak yemeklerini aileleriyle birlikte gönül hoşluğuyla yiyebilmektedirler. Oruç gibi bir ibadeti bizlerin de cezaevlerinde rahatlıkla yerine getirebilmemiz için bir talimatları yeterlidir. Müslüman bir ülkede eğer Müslümanlar ibadetlerini rahat yapamayacaksa daha nerede yapacaktır. Bu mağduriyetimizin giderilmesi hususunu kamuoyuna arz ederim” İfadelerini kullandı.

"MAHKUMLARA ZULMEDİLİYOR"

Yetkililere seslenen Ahmet Aslan'ın oğlu Gıyasettin Aslan ise “Adalet Bakanlığına, Ceza ve Tevkifevleri Müdürlüğü'ne seslenmek istiyorum. Onlar sahurlarına kalkıp yemeklerini sıcak yiyebiliyorlarsa cezaevinde kalkmakta olan insanlar da sahurlarını sıcak yiyebilmelidir. Mahkûmlara ikinci bir cezayı nasıl uygun görebiliyorlar. Kendileri sıcak yemek yerken cezaevinde olan mahkûmlara bunu neden layık görmüyorlar. İnancından dolayı cezaevinde olan bu insanlara oruçlarını tutmamaları için ellerinden geleni yapıyorlar. Biz öyle görüyoruz ki, oruçlarını tutmamaları için zulüm yapılıyor.Bugün benim babam, başkasının oğlu, eşi cezaevinde ve onlar bu şartlarda yaşarken biz evlerimizde nasıl sıcak yemek yiyebiliriz? Biz elimizi sıcak çorbamıza uzattığımız zaman midemizden aşağıya inmiyor.” dedi.

"İLK DUYDUĞUMUZDA İNANAMADIK"

Aynı cezaevinde kalan Ahmet Kurt'un oğlu Abdusselam Kurt ise babasıyla yaptıkları telefon görüşmesinde babasının Ramazan ayında sahur yemeklerinin önceki gün öğlen saatlerinde geleceğini söylediğini belirtti. İlk duyduklarında böyle bir şeye inanamadığını söyleyen Kurt, “Bunu duyduğumuzda inanamadık. Hele
böyle bir zamanda ve bu hükümet döneminde olmaz herhalde dedik. En azından bu konularda hassas olduklarını iddia ediyorlar. Daha sonra ki günde görüşe gittiğimiz de tüm mahkûmların hepsi bu durumu doğruladılar. Hadi akşam yemeği iftardan yaklaşık 1 saat önce falan geliyor bir şekilde idare ediyorlar. Ama sahur yemeği önceki gün saat 11.30 da geliyor soğuyor haliyle ve cezaevi şartlarında tekrar ısıtma imkânları da yok, artık o yemek yenmiyor ve sahursuz oruç tutmak zorunda kalıyorlar” diye konuştu.

Cezaevinde kalanların inançlarını yaşayamamalarını kabul edilemez olduğunu söyleyen Kurt, hükümeti eleştirerek, “Yakışmıyor gerçekten, meydanlarda yaptıkları siyasete yakışmıyor” dedi.

CEZAEVİ DOĞRULADI

Öte yandan cezaevi yönetimi ile yapılan telefon görüşmesinde öğünlerin her zamanki gibi rutin çıktığı belirtilerek; sabah kahvaltısının 08.00'de, öğlen yemeğinin 11.30'da akşam yemeğinin ise 18.00'de mahkûmlara verildiği belirtildi.