Adana Cumhuriyet Başsavcılığınca, aralarında bankanın eski çalışanı ve bir firmanın şirket muhasebecisinin de olduğu tutuksuz 112 sanık hakkında "Resmi belgede sahtecilik", "Bilişim sistemlerinin, banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık", "Banka veya diğer kredi kurumlarınca tahsis edilmemesi gereken bir kredinin açılmasını sağlamak maksadıyla dolandırıcılık", "Kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık" ve "Özel belgede sahtecilik" suçlarından hazırlanan iddianame Adana 2. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi.
İddianamede, belgeler, şüpheli ifade tutanakları, müşteki anlatımları, bilirkişi raporları, HTS dökümleri, bankanın soruşturma raporu, Teftiş Kurulu Başkanlığının kanuni soruşturma çerçevesinde topladığı deliller ve alınan beyanlar, sahte maaş bordroları, sahte SGK hizmet dökümleri ve tutanaklara yer verildi.
Bankanın müşterisi olan bir şirketin yetkilisinin, 2016 yılında firmasında çalışıyormuş gibi gösterilen ve bankadan kredi kullanan 4 kişiyle ilgili şikayeti üzerine inceleme başlatıldığı belirtilen iddianamede, soruşturmanın genişletilmesi üzerine bankanın o dönemki bireysel müşteri ilişkileri asistanı H.İ'nin usulsüzlüklerinin ortaya çıkarıldığı ifade edildi.
H.İ. ile 10 sanığın, fikir ve iş birliği içinde dolandırıcılığı organize ettikleri, kredi kullanan kişilerin bankaya sunduğu SGK hizmet dökümlerinin ve maaş bordrolarının sahte olduğunun belirlendiği kaydedildi.
İddianamede, H.İ'nin aracılık yaptığı kredi kullanımlarının bankacılık teamüllerine ve rasyonelliğe aykırı olması üzerine ilk olarak 20 Haziran 2016'da konuya ilişkin müfettiş görevlendirildiği belirtildi.
Teftiş Kurulu Başkanlığının inceleme sonrasında hazırladığı raporda, banka çalışanı H.İ'nin farklı tarihlerde diğer sanıklara bireysel kredi kullandırdığı ve onları sigorta ve internet bankacılığı gibi ürünlerle aktif müşteri haline getirdiği ve "suça konu müşterileri portföyüne eklememesinin" dikkati çeken ilk bulgu olduğuna işaret edildi.
İnceleme sonucunda, 111 sanığın tamamında sahte maaş bordrosu ve sahte SGK hizmet döküm belgesine rastlandığı, bu kredilerin tamamının H.İ. tarafından banka sistemine girildiği aktarıldı.
Raporda ayrıca maaş bordrolarının incelendiğinde "dikkati çekmemesi amacıyla" 13 farklı firmaya yayıldığı, sanıkların 6 ay boyunca bu firmalarda çalışıyor gibi gösterildiği ancak SGK sicil numaraları üzerinden yaptırılan sorgulama ve firmaların çalışan personel listesinin incelenmesinde bu kişilerin belirtilen tarihlerde ilgili firmalarda "gerçekten çalışmadığının" tespit edildiği ve "kredi kullanmaya ehil olmayan kişiler" sınıfında bulundukları bilgilerine yer verildi.
Bankayı 2 milyon 756 bin 941 lira zarara uğrattılar
İddianamede, kredi kullanımında sahte belgelerin tespiti üzerine müfettişler tarafından şüpheli müşterilerin ifadeye çağrıldığı, incelemeler üzerine ilk dosyalarındaki yazı ve imzalar ile yapılandırma dosyalarındaki yazı ve imzaların uyuşmadığının belirlendiği, bu imzaların ise eylemi organize eden 10 sanık tarafından atıldığının anlaşıldığı belirtildi.
Eylemi organize eden 10 sanığın sahte evraklarla kredi kullanımı sağladıkları, bu kredilerden komisyon aldıkları, H.İ'nin de bankaya bu kredilerin girişini yaptığı anlatıldı.
Teftiş Kurulu Başkanlığının raporuna yer verilen iddianamenin sonuç kısmında, H.İ. ve birlikte hareket ettiği 10 sanığın, bankacılık yasa ve uygulamalarına göre tahsis edilmemesi gereken kredileri müşteri konumundaki diğer sanıklara kullandırarak menfaat sağladıkları ve bankayı 2 milyon 756 bin 941 lira zarara uğrattıkları kaydedildi.
İddianamede, 112 sanığın 5 suçtan 38'er yıla kadar hapisle cezalandırılmaları talep edildi.
"Bankaya gittiğimde başvuru evrakları hazırdı"
İddianamede ifadelerine yer verilen sanıklardan A.Y. kredi kullandığı süreçte maddi sıkıntı yaşadığını ve o dönem sanıklardan K.K. ile tanıştığını belirterek, şunları kaydetti:
"Nüfus cüzdanımın fotokopisini K.K'ye verdim. Bir süre sonra K.K. beni arayarak 'Şu an A.Ö'ye ait bir firmada işe başladın' dedi. Daha sonra kimse beni işbaşı yapmam için aramadı. Ben tekrar K.K'yi arayarak 'Benim paraya ihtiyacım var çalışmam lazım' dediğimde, 'Sana kredi çekelim ancak çekilen kredi tutarının yarısını şirkete vereceğiz' dedi. Bana 26 bin 500 lira kredi kullanacağımı ve bankanın şubesine gelmemi söyledi. Bankaya gittiğimde K.K. ve A.Ö. oradaydı. Bana ikinci katta bir görevlinin yanına gitmem gerektiğini söylediler. Görevlinin yanına gittiğimde başvuru evraklarım hazırdı. Ben sadece banka görevlisine nüfus cüzdanımı verdim. Bana gösterilen yerlere imza attım. Aynı gün bankadan 23 bin lira aldım. Bu paranın 12 bin 500 lirasını K.K. ve A.Ö'ye verdim. Bu şahıslar bana 'Seni işe başlatma yapmasaydık bu krediyi kullanamazdın. Bir hafta içinde de işe başlarsın' dediler."
Sanıklardan A.Ü. de 2016'da kahvehanede otururken tanımadığı iki kişinin yanına geldiğini anlatarak, şu beyanlarda bulundu:
"Bana uygun kredi kullandıracaklarını, alınacak paranın da yarısını kendilerinin alacağını söylediler. Ben 14 bin lira kredi kullanmak istediğimi söyleyerek bu kişilere nüfus cüzdanımın fotokopisini verdim. Bir hafta sonra beni aradılar ve kredimin hazır olduğunu, banka şubesine gelmemi söylediler. Beni bankanın ikinci katında bulunan H.İ. isimli banka çalışanına yönlendirdiler. Görevliye sadece nüfus cüzdanımı verdim. Başvuru evraklarım zaten orada hazırdı. 14 bin liranın 7 bin lirasını ben bu kişilere verdim. Kredi kullandığım zaman hiçbir iş yerinde sigortalı çalışmıyordum. Benim çalışıyor olarak gösterildiğim iş yerinin varlığından bile haberim yok."