Bodrum tarihinde hiç görülmemiş bir kalabalık yaşanıyor. Pandemiyle beraber kentin kapasitesinin üzerinde göç alması sonucu ortaya çıkan trafik ve çöp probleminin çok acil çözülmesi gerekiyor. Çöp arabaları sabah akşam çöpleri topluyor ancak yeterli değil her yer çöp ve yaz sıcağında berbat da bir koku oluşuyor. Görüntüler de bu koku da Bodrum'a yakışmıyor. 'Peki çözüm ne, yetkililer ne diyor?' diye araştırdığımda inanılmaz bir savunma okudum. Bodrum Belediye Başkanı Ahmet Aras, "Vatandaşımızın desteği olmadan bu sorunların altında kalkılması mümkün değil. Yasaların bize verdiği görevleri yerine getirmeye çalışıyoruz. Yardım ve destek bekliyorum. Bodrum'daki çevre temizliği, altyapı, temizlik sadece belediyenin değil, herkesin sorunu. Mutlu ve sağlıklı bir yaşam için buraya geldiniz, şikayet etmeyi bırakın, cep telefonu ile çöpleri çekip bize göndermeyi bırakın, alın onları çöpe atın, vatandaşlık haklarınızı yerine getirin" diyor.
Bu çöplerin toplanmaması vatandaşın sorunu mu? Hayır. Biz vatandaşlık haklarımızı yerine getirip çöpe atıyoruz ancak çöpümüz toplanmıyor. 'Şikayet etmeyin, fotoğraf çekip paylaşmayın' diyor sayın başkan, peki şikayet etmeyi bırakalım da Bodrum çöpüyle de mi ün kazansın? Çöp sorununun dışında susuzluk meselesine başkanın bir skandal açıklaması daha var: "Tüm sorunları anında çözmek için bizim elimizde sihirli bir değnek yok. Bunun için vatandaşlarımızın yardım ve desteğine ihtiyacımız var. Yaşanan sıkıntıları biliyoruz. En önemlisi içme suyu problemi. Mumcular Barajı'nın doluluk oranı şu anda yüzde 28 oranında, ağustos ayı itibarıyla su alamayacağız. Kuraklık sadece ilçemizin değil bütün ülkemizin problemi. Bu nedenle Bodrum için ek su kaynakları yaratmaya çalışıyoruz, önümüzdeki yıllarda kentin en büyük sorunlarından biri su olacak. Bodrum susuz bir yaz geçirmeye hazırlanıyor. Bahçe ve çim sulamaları gibi işleri devam ettirmemeliyiz." (3) Ne kadar aptalca olursa olsun, liderin herhangi bir iş isteği, askerleri tarafından hazırlanan stratejik raporlarla çabucak desteklenecektir.
Peki ya bahçemizdeki çim kurusun, yetiştirdiğimiz onlarca yüzlerce bitkiyi de sulamayalım da ölsünler mi? çözüme bakın, el insaf.
Sabah