AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, partisinin MKYK toplantısı sonrasında açıklamalarda bulundu. Çelik, "Gönül isterdi ki müttefiklerimiz bir NATO üyesi olan Türkiye'nin ihtiyacını karşılamak için daha etkili olabilselerdi, ancak Türkiye kararını vermiştir. CHP, S-400 konusunda Amerikan tezlerini dillendirmektedir." ifadelerini kullandı.
Çelik'in açıklamasından öne çıkan başlıklar şu şekilde:
-Srebrenitsa moden dünyanın bir utancıdır. Büyük bir insani dramdır. Umarız ders alınır ama her seferinde böyle söylüyoruz. Kimse kolunu kıpırdatmıyor.
- 15 Temmuz'da milletimiz topyekün direnerek, demokrasimizin milli kimliğimizin bir parçası oldğunu dünyaya göstermiş oldu.
- 8-15 Temmuz haftasında birçok etkinlik gerçekleştirilecek.
- MKYK toplantısında iç ve dış politikalar ile sosyal politikalar konuları ele alınıyor.
- 27 Mayıs'tan bu tarafa terör örgütüne karşı Hakurk bölgesinde yoğun bir harekat sürüyor. Harekat başarılı bir şekilde devam ediyor.
- Terörle ücadelenen siyasi kısmı da yakın şekilde takip ediliyor. Bu konuda Iraklı makamlarla çalışmalar yapılıyor.
- S-400'ler Türkiye'nin milli güvenliği ile ilgili bir ihtiyaçtır.
- S-400 konusunda CHP'den milli bir duruş göremiyoruz.
- Türkiye'nin milli muhalefet açığı vardır. CHP, S-400 konusunda Amerikan tezlerini dillendirmektedir.
- Balkanların barış ve istikrarı bizi doğrudan ilgilendirmektedir.
- Herhangi bir siyasi parti zayıfladığında Türkiye karşıtlığını savunmak Yunan siyasetinde bir gelenek. Türkiye'nin komuşuluğu paha biçilemezdir. Türkiye hiçbir zaman Yuanistan zayıfken bundan yararlanmadı. Türkiye Yunanistan krizdeyken ona ekonomik çözüm bulmaya çalışmıştır, oysa onlar AB üyesi olmalarını bize karşı kullanıyor.
- Rum tarafını hukuksuz bir şekilde AB'ye aldılar. Rum tarafı sözünü tutmamakla meşhur. Tek taraflı eylemlere karşı kendimizi korumak için faaliyet yürütüyoruz. Rum tarafı sondajlara başladığında Türkiye uyardı.
- Avrupa Birliği Rum tarafının Akdeniz'deki çalışmalarına hiç ses çıkarmadı, ne var ki Türk tarafı hakkını aramaya başladığında, 'Bunu nasıl yapaliriz? Sorunu nasıl çözebilir?" şeklinde yaklaşmadılar. Rum tarafı Kıbrıs tarafına hakkını vermedikçe Yavuz ve Fatih gemilerinin çalışmaları devam edecektir. Rum tarafı tektaraflı olarak Kıbrıs tarafının hakkını yiyemeyecektir. Avrupa mercileri iki tarafın da haklarının korunduğu olduğu ortak bir çözüm yolu bulmalıdır.
- Avrupa Birlliği sorun çıkarma yolunu tercih ediyor. Avrupa Birliği ilkeler temelinde hareket etmelidir.
- Yunanistan Dışişleri Bakanının ifadesini aynen iade ederek kullanırsak 'Akdeniz'in haylaz çocuğu, şımarık çocuğu' Rum tarafı ile herhangi bir şekilde geçmişten de bunu yakinen biliyoruz. Bu şekilde söze dayanan bir ilişki kurmamız söz konusu değildir. Hukuka, belgeye, anlaşmaya dayanan bir ilişkiyle ancak KKTC'nin hakları korunursa bu kriz sona ermiş olur.
- Sayın Cumhurbaşkanımız ve Sayın Bahçeli her zaman görüşebilir. Aralarında böyle bir diyalog mevcut. Ancak başkanlık sistemi uygulanmaktadır ve bununla ilgili bir tartışma yoktur. Sistemde zaman zaman birtakım problemler görülebilir. Bunlar kapsamlı bir şekilde masaya yatırılıyor. Geniş kapsamlı görüşmeler sonucunda sistem analiz edilecek bir takım parçalar revize edilecektir. Ancak 'Biz eski sisteme dönmek istiyoruz' diyenlerle konuşulacak bir şey yoktur.
- Sayın Binali Yıldırım çok tecrübeli ve değerli bir şahsiyettir. 15 Temmuz darbe girişiminden kahramanca çıkmış bir başbakandır. Sayın Cumhurbaşkanımız Bosna'dan dönüşünden kendisinden istifade edeceğini söyledi, fakat bunun şu an hangi makam ya da hangi görevde olacağı belli değildir.