Her biri 15 kilo ağırlığındaki levhalarla birlikte cami içinde de hemen hemen her gün kubbeden ve pencerelerden düşen taş ve cam parçalarını temizleyen cami cemaati, camiye korkarak geldiklerini belirtti.
Manisa'nın Yunusemre ilçesinde bulunan ve 1569 yılında Mehmet Paşa tarafından yaptırılan Lalapaşa Cami hem cami cemaati hem de çevredeki vatandaşlar için tehlike oluşturmaya başladı. Manisa'da bütün Osmanlı eserlerinin restorasyonu yapılırken Lalapaşa Cami'de herhangi bir çalışma yapılmadığı için caminin artık yıkılmaya yüz tuttuğunu belirten cemaat, tarihi caminin bir an önce bakıma alınmasını istedi. Minarede her biri 15 kilogram ağırlığındaki kurşun levhaların ocak ayından bu yana bir bir düşmeye başladığını belirten cemaat, ölümlü bir kaza yaşanmadan önlem alınmasını istedi. Vatandaşlar, sadece cami minaresinin değil, cami içinde kubbe altındaki çatlaklar, patlayan vitray pencerelerden düşen cam ve taş parçalarının da tehlike oluşturduğunu dile getirdi. Cemaat hemen hemen her gün düşen cam ve taş parçalarını temizlediklerini söyledi.
"ECELİ KAZA DEĞİL ECELİ MÜSEMMA OLUR"
Minareden düşen kurşun levhaları göstererek tehlikenin boyutuna dikkat çeken cami cemaatinden Halil Esmeray, bu levhaların birisinin başına düşmesi halinde ölümle sonuçlanabileceğini söyledi. Esmeray, "Bu eserleri ecdadımız bıraktı bizlere. Bu eserlerin yıkılmaması için, bunların düzgün kalması için hepimiz elimizden geldiğince gayret gösteriyoruz. Valimiz bize söz vermişti buranın yapılacağına dair ama valimizin tayini başka bir ile çıktı bizim cami de kaldı böyle. Şu an görüldüğü gibi minaremiz bilhassa tehlike saçıyor. Minaredeki kurşun saclar aşağıya dökülüyor artık. Bir vatandaşın kafasına düşecek olsa bu eceli kaza değil eceli müsemma olur bu. Buranın yapılmasını istiyoruz. Yukarıdaki pencerelerimiz deforme olmuş durumda. Onların bakımının yapılması lazım. Cemaatin üzerine düşerse bu cemaat içinde bir dram oluşturur. Tepe noktasında da çatlaklar var. Bunlara bakılması lazım" dedi.
"GÖRÜNEN KÖY KILAVUZ İSTEMEZ"
Caminin yıpranmış bir durumda olduğunu kaydeden cemaatten Ahmet Aydeniz ise şunları söyledi:
"Dışını söylemeye bile gerek yok. Görünen köy kılavuz istemez. Yağmur yağdığı zamanlarda oluklardan aşağıya akan su sütunların üzerine düşüyor ve onları da tahrip ediyor. Buranın bir an evvel yapılmasını istiyoruz."
Camiyi ayakta tutan taşıyıcı sisteminin bakımsızlıktan ve eskimeden dolayı iyice yıprandığını ve çatlakların oluştuğunu kaydeden Ramazan Özmen isimli vatandaş, "Cemaatten bile camiye gelip namaz kılmaya korkan insanlar var. Sabah namazına buraya gelip korkanlar var. Burası hayati tehlike arz ediyor. Birilerinin başına geldi mi ah vah diyoruz ama biz ah vah demeyelim şu sorunlar çözülsün. Yetkili kimse, bu işlerle kim ilgileniyorsa valilik mi, müftülük mü, anıtlar kurulu mu ilgilenir? Hangisi ilgileniyorsa burayı çözüme kavuştursun" diye konuştu.
Rize Valisi olarak atanan eski Manisa Valisi Erdoğan Bektaş'ın caminin çevresinin yapılacağını ve sorunların giderileceği konusunda kendilerine söz verdiğini kaydeden Özmen, "Eski valimiz bize dedi ki ‘Ben buraları halledeceğim. Ama 3-5 ay sabredin, buraları çözümleyeceğim' dedi. Ama valimiz görevden ayrıldı başka ile tayini çıktı. Yeni gelen valimizin de bu konudan haberdar değil galiba. Yeni gelen valimizden özellikle rica ediyoruz. Belediye başkanımızdan rica ediyoruz kim ilgilenecekse kim bu sorunları halledecekse çözsün" ifadelerinde bulundu.
Caminin tarihi nedeniyle yerli ve yabancı çok sayıda turistin de ziyaret ederek fotoğraf çektiğini kaydeden Özmen, turistlerin caminin ve çevresinin içler acısı halini sorduklarında kendilerinin de cevap veremediğini dile getirdi.
GEREKLİ YAZIŞMALAR YAPILDI
Manisa Müftüsü Sinan Cihan ise tarihi camiyle ilgili gerekli yazışmaların Anıtlar Kurulu ile yapıldığını ve havaların düzelmesiyle birlikte çalışmaların başlayabileceğini ifade etti.