TİMETURK I HABER MERKEZİ
PINAR HİLAL BALTA
Dokunulmazlık teklifi 376 oy ile Meclis'te kabul edilmiş ve referanduma gerek kalmadan sonuçlanmıştı. Şimdi geriye yalnızca Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın imzası kaldı. Cumhurbaşkanı da imzaladığında başta HDP'liler olmak üzere vekillere gözaltılar başlayacak...
DEMİRTAŞ: ZORLA GÖTÜRECEKLER
Selahattin Demirtaş, 5 Mayıs'ta Reuters Haber Ajansına verdiği bir demeçte "Kendi ayağımızla bu mahkemelere gitmeyeceğiz, bizi götürmek istiyorlarsa zorla götürmek zorunda kalacaklar" demişti.
DEMİRTAŞ: ERDOĞAN BENİ TUTUKLATTIĞINA PİŞMAN OLACAK
17 Mayıs'ta Guardian Gazetesi'ne verdiği bir demeçte ise "Erdoğan beni hapisten çıkarmak için her şeyi yapacak, çünkü biliyorum ki, hapisteyken çok daha etkili olacağım. Erdoğan, beni tutuklattığına pişman olacak" demişti.
DOKUNULMAZLIK TBMM'DEN GEÇTİ
20 Mayıs'ta saat 15.00'ten sonra dokunulmazlık teklifi 376 oy ile TBMM'den geçti.
DEMİRTAŞ'TAN CHP'YE "52 VEKİL" ÇAĞRISI
Aynı günün akşam saatlerinde Meclis'te kameralar karşısına geçen HDP Eş Genel Başkanları Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş ve HDP milletvekilleri "Bugün aleni bir şekilde CHP kurumsal desteğiyle gerçekleşmiş karardır. Anayasa Mahkemesine iptal başvurusu için 52 vekilin daha desteğine ihtiyacımız var. Darbeye karşıyım diyen 52 milletvekili varsa imza atsınlar. 52 cesur yürek var mı parlamentoda onu da imzaya açıldığında göreceğiz" dedi.
CHP'DEN ELEŞTİRİLER
CHP'den konu ile ilgili farklı tarihlerde bir çok muhalif ses yükselmişti. Kılıçdaroğlu'nu direkt ve açık şekilde eleştiren CHP'liler şunları söylemişti:
CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu: “Dokunulmazlıkları AKP'nin siyasal çıkar ve Gündem mühendisliğine hapsolarak tartışmayı doğru bulmadım, bulmuyorum; nokta!”
CHP İstanbul Milletvekili Mehmet Bekaroğlu: “Yargının bugünkü haliyle dokunulmazlıklar kaldırılırsa, tüm CHP'li ve HDP'li milletvekilleri ceza alır; AKP'liler de aklanır."
Erdoğan Toprak ise “2002'de dokunulmazlıkları kaldırmayı vaat edip oy alan AKP, 14 yıl tüm yolsuzluk fezlekelerini örttü. Şimdi kimse ucuz kahramanlık yapmasın."
İstanbul milletvekilinden, Barış Yarkadaş: “Yapılmak istenen, dokunulmazlıkların kaldırılması değil, parlamenter sistemin yargı yoluyla yönetilmesi ve tasfiye edilmesidir."
CHP Mersin Milletvekili Fikri Sağlar: "Kendi ilkelerimizden vazgeçerek ayağımıza sıktık.Recepistan'a katkı verdik. 110 imza toplayıp derhal AYM'ye gitmeliyiz."
CHP Yalova Milletvekili Muharrem İnce: "Evet oyu verenler 1 yıl sonra çocuklarına, eşlerine dahi anlatamayacak, yüzlerine bakamayacaklar ve ‘hayır' oyu verdik diyerek gezecekler."
ANTALYA'DA "HDP'YE DESTEK VERELİM" SESLERİ
Bu sesler 22 Mayıs'taki Antalya kampında itirazların açık açık dillendirilmesine dönüştü. Kampın basına kapalı bölümünde HDP'nin çağrısına destek vermek gündeme geldi.
KILIÇDAROĞLU REST ÇEKTİ
Kılıçdaroğlu ise rest çekerek "kurumsal olarak böyle bir adım atılmayacak. Kimse de gidip HDP'nin itirazına imza atmayacak. Atan olursa ya HDP'ye gitsin ya da istifa edip bağımsız milletvekili olarak çalışsın" dedi.
HDP: HAYIR DİYEN CHP'LİLERİN YERİ ARTIK HDP'DİR
HDP Grup Başkanvekili Çağlar Demirel, dün (24 Mayıs) yaptığı açıklamada “Sayımızın yetmediğini biliyoruz. İmzaların tamamlanması için vicdanlara sesleniyoruz. Tarih önünde başının eğik olmasını istemeyen bütün milletvekillerine destek vermeleri çağrısında bulunuyoruz. Biz CHP'de vicdanlı milletvekilleri olduğunu biliyoruz. Bizce onların yeri artık CHP olmamalıdır" dedi.
GRUPTA AÇIKLANDI: CHP NASIL BİR YOK İZLEYECKE?
Kılıçdaroğlu'nun bu ifadesi de çok tartışıldı ve eleştirildi. Fakat dün (24 Mayıs) yaptığı grup toplantısında toplu bir şekilde AYM'ye gidilmeyeceğini, HDP'nin AYM'ye gidişine de bireysel dahi olsa destek verilmeyeceği fakat CHP'li vekillerin konuyu "bireysel olarak AYM'ye kendilerinin taşıması halinde" partinin vekiline destek vereceği söylendi.
Açıklamayı kürsüden bizzat yapan Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
Anayasa mahkemesine gitmeyeceğiz. Ama fezleksi olan her vekilimize bütün hukuki desteğimizi vereceğiz. Dokunulmazlıkların kalkması üzerine Batı karamsar bir tablo çiziyor. Yargı tarafsız değilse siyasi otoritenin emrindeyse demokrasi ciddi yara alır kaygısını taşıyorlar, bu kaygıyı biz de taşıyoruz. Yargıtay,Danıştay ve Sayıştay başkanları Cumhurbaşkanı ile bir araya geliyorlar. Yargı benim için ayakbağıdır diyen bir adamın ayakkabı bağı olmaya neden gidiyorsunuz?
