AA'nın haberine göre İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca, CHP İstanbul İl Başkanı Cemal Canpolat'ın, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun önüne mermi atılması olayını protesto etmek amacıyla AK Parti İstanbul İl Başkanlığına gerçekleştirilen yürüyüş sırasında yaptığı açıklamada ''Cumhurbaşkanına hakaret'' ettiği iddiasıyla başlatılan soruşturma kapsamında ''şüpheli'' sıfatıyla ifadesi alındı.
CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, Genel Başkan Yardımcısı Yasemin Öney Cankurtaran, milletvekilleri Sezgin Tanrıkulu, Enis Berberoğlu, Erdoğan Toprak, Barış Yarkadaş, Gamze Akkuş İlgezdi, Maltepe Belediye Başkanı Ali Kılıç ve Şişli Belediye Başkanı Hayri İnönü ile çok sayıda partili Canpolat'a destek vermek için Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayının önünde toplandı.
Burada açıklama yapan Canpolat, Adana'da özel öğrenci yurdundaki yangında hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, ailelerine başsağlığı dilerken, "Yoksulluğun, yokluğun acımasızlığını Adana'da bir kez daha yaşadık. Bizim bugünkü mücadelemiz, yoksulların, ötekilerin mücadelesidir" dedi.
Kemal Kılıçdaroğlu'nun önüne mermi atılmasını protesto etmek amacıyla yapılan yürüyüş nedeniyle ifade vermeye geldiğini aktaran Canpolat, şunları söyledi:
"Bu, devletin, Başbakanın, eski Cumhurbaşkanının, Emniyet Genel Müdürünün, Valinin, İçişleri Bakanının, binlerce polisin önünde genel başkanımıza, adeta devlete meydan okurcasına önüne mermi atılmasının mücadelesidir. Devletin içinde çeteleşen gruplara dikkati çekmek için AKP'nin önünde yaptığımız eylemi 'Cumhurbaşkanına hakaret' diye bugün bizi buraya çağırdılar. CHP'yi ve muhalifleri bastırarak, sindirerek, etkisiz hale getirerek, Türkiye'de demokrasi uygulanamayacağını bilmenizi istiyorum. İlerici, aydın, demokrat, solcu basını susturarak, özellikle emek dünyasının, yoksulların, ötekilerin cumhuriyette ve laiklikte yeri olan bütün basın emekçilerini susturarak, hapse atarak, ülkeyi tek başına bir diktatör gibi yönetmesine CHP olarak müsaade etmeyeceğiz. Bizi, mahkemelere çağırarak, yargılayarak susturamayacaklarını bir kez daha belirtmek istiyoruz. Kuvay-i Milliye ruhundan gelen, yedi düvele karşı mücadele vermiş ve bu ülkenin tam bağımsızlığını kuran partinin İstanbul'da il başkanı olmaktan gurur duyuyorum ve CHP adına yargılanmayı bir onur sayıyorum. Bağnazlığa, gericiliğe, Cumhuriyet karşıtlığına karşı omuz omuza toplumsal muhalefetle birlikte mücadele edeceğimizi ve seve seve yargılanacağımızı belirtmek istiyoruz."
Açıklamanın ardından adliyeye giriş yapan Canpolat, soruşturmayı yürüten İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Basın Suçları Bürosuna çıktı. Burada soruşturmayı yürüten Başsavcıvekili Mehmet Akif Ekinci ve büro savcılarından Murat İnam'a ''Cumhurbaşkanına hakaret'' suçundan ''şüpheli'' sıfatıyla ifade verdi.
İfade işlemlerinin ardından adliye çıkışında da açıklama yapan Cemal Canpolat, Kılıçdaroğlu'na mermi atılmasının ardından AK Parti İl Başkanlığı önünde iktidarın dikkatini çekmek amacıyla eylem yaptıklarını hatırlatarak, "Devletin gözü önünde genel başkanımıza mermi atıldığında, çevik kuvvet elbisesi giydirilen ve sonra polis olmadığı anlaşılan kişiler ortaya çıktığında devletin içinde başka grupların oluştuğunu o gün söylemiştik. 15 Temmuz'dan sonra aslında söylediklerimiz doğru çıktı. Hukuka saygı duyduğumuz için yapılan çağrı üzerine gelip ifademizi verdik. CHP olarak ne ifade vermekten ne de mücadeleden çekiniriz" dedi.
Soruşturmaya konu olan protesto eylemi 9 Haziran'da Sütlüce'de gerçekleştirildi. Şehit polisler için 8 Haziran'da Fatih Camisi'nde düzenlenen cenaze töreninde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun önüne mermi atıldı. CHP İstanbul İl Örgütü de Kılıçdaroğlu'nun önüne mermi atılması olayını protesto etmek için 9 Haziran'da AK Parti İstanbul İl Başkanlığı önünde basın açıklaması gerçekleştirme kararı aldı. Yürüyüşün polis tarafından engellenmesi nedeniyle Sütlüce'deki AK Parti İstanbul İl Başkanlığı yakınında basın açıklaması yapıldı. Yapılan açıklamada ''Cumhurbaşkanına hakaret'' edildiği iddiasıyla İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca soruşturma başlatılmıştı.