“CHP kapatılsın diyen adam...'
Geçtiğimiz gün Zülfü Livaneli’nin Deniz Baykal ve Bülent Ecevit hakkında kullandığı ifadeler medyada tartışılmaya devam ederken Milliyet yazarı Zafer Şahin konuya ilişkin dikkat çeken değerlendirmede bulundu

Oluşturma Tarihi: 2021-07-06 15:02:59

Güncelleme Tarihi: 2021-07-06 15:02:59

Mesele Baykal ve Ecevit mi?

Zülfü Livaneli'nin CHP'nin biri mezarda, diğeri hasta yatağındaki iki eski liderini ağır suçlamalarla hedef alması kişisel bir hesaplaşmadan öte bir şey.

Önce Kemal Kılıçdaroğlu'nun Baykal CHP'sini adeta gömdüğü “Ce-Ha-Pe Zihniyeti” adlı belgesel… Şimdi de partinin Karaoğlan'ı Ecevit'in FETÖ'cü, CHP'yi yeniden açan Baykal'ın sağcı ve Sünni olmakla suçlanması!

Hem Kılıçdaroğlu, hem de Livaneli CHP-İyi Parti ve HDP tabanlarına bir şey anlatmak istiyor. Doğrudan söylemeye cesaret edemedikleri bu şeyi eski CHP ve onun genel başkanlarına çakarak dile getiriyorlar.

Livaneli 2005 yılında “CHP kapatılsın, vakıf olsun. Türkiye'nin yeni bir sol partiye ihtiyacı var” diyen adam. Şimdi Ecevit ve Baykal'ı yerin dibine sokarken, Kılıçdaroğlu, Meral Akşener ve HDP'ye övgüler düzüyor!

Aslında proje çok net. CHP'nin HDP ve İyi Parti ile aynı anda ittifak yapacak bir çizgiye getirilmesi gerekiyordu. O aşama büyük ölçüde tamamlandı. Sıra artık HDP ve İyi Parti tabanlarının hem CHP hem de birbirleriyle resmi ya da gayri resmi ittifakı kabullenmesine geldi.

Tamam, Ecevit hayatta değil, özel hayatı üzerinden vurdukları Baykal da hasta yatağında. Ama gölgeleri CHP'nin üzerinde dolaşmaya devam ediyor. Sözcülüğünü Livaneli'nin yaptığı yeni bir sivil inisiyatif işte bu gölgeyi ortadan kaldırmaya, Kılıçdaroğlu'nun işini kolaylaştırmaya ve bunu yaparken de İyi Parti ve HDP tabanlarınaBiz değiştik” mesajı vermeye çalışıyor.

24 Haziran 2021 günü İstanbul'da ‘Demokrasi Konferansı' adıyla bir de toplantı düzenleyen bu sivil inisiyatif kimlerden oluşuyor bir bakalım. Amerika'nın Sesi'nin haberine göre, CHP, HDP ve 70 civarında sendika, STK destek veriyor bu oluşuma.

Eski AİHM yargıcı Rıza Türmen, Türk Tabipler Birliği Başkanı Şebnem Korur Fincancı, adının başına sadece sosyalist yazılması yeterli görülmeyip ‘Kürt sosyalisti' olarak tanıtılan Tarık Ziya Ekinci ve Zülfü Livaneli bu oluşumun öne çıkan figürleri. Amaçlarını “Türk siyasetinde yeni bir kanal oluşturmak ve eski aktörleri değiştirmek” olarak ilan ettiler.

Bu arkadaşların değiştirmek istediği aktörün Deniz Baykal olduğu gibi bir yanılgıya kapılmayın. Onların derdi Cumhurbaşkanı Erdoğan… Sadece farklı bir yol izliyorlar.

Erdoğan'a güçleri yetmez ama bu ekibe Kılıçdaroğlu'nun çok dikkat etmesi lazım.

Livaneli, 2002'de kendisini milletvekili yapan Baykal'a altı ay sonra bayrak açmış ve genel başkan adayı olmuştu.

Şimdi eski aktörleri değiştiriyoruz diyerek aynı tarifeyi Kemal Bey'e de uygularsa seyredin gümbürtüyü.

Devrimci Livaneli'nin Meclis günleri

Yemin töreni dışında Meclis kürsüsünde pek görünmedi.

Kimse gelmesin diye makam odasının kapısından adının yazılı olduğu levhayı kaldırttı!

CHP'den istifa etti ama milletvekilliğini bırakmadı. Vekilliğinin son iki yılını Avrupa'da kitap yazarak geçirdi.

Hiçbir Meclis komisyonunda görev almadı.

Beş yılda sadece bir kanun teklifi ve sekiz soru önergesine imza attı.

Ecevit ve Baykal'ın solculuğunu, devletçiliğini hatta Sünniliğini sabaha kadar tartışalım. Ama tek bir şartla. Devrimci Livaneli'nin Meclis karnesinden yansıyan manzarayla beraber.

Not: Bir siyasetçinin Sünni olması ayıp mıdır? Ya da bir kusur mudur? Bu kutuplaştırıcı dil Türkiye için çok ciddi bir tehdit değilse nedir?

Milliyet